İktidara yakın iş insanı Ethem Sancak, Sakarya'da bulunan tank-palet fabrikasıyla ilgili tartışmalar halen güncelliğini korurken, "Tank-palet fabrikası almadık biz. Onu dezenformasyonla çarpıtıyorlar. Koç'un takriben 10 milyon euroluk girdiği ihaleyi yaklaşık 3.5 milyon euroya aldık." dedi. Sancak, "Fabrika kuracaktık Karasu'da, o uzun sürüyordu, ordunun acil ihtiyaçları vardı. Bir an önce tank imalatına geçelim diye Savunma Bakanlığı bize Arifiye'yi 25 yıllığına kiraladı." açıklamasını yaptı.
Candaş Tolga Işık ile Az Önce Konuştum’a katılan Ethem Sancak'ın açıklamaları şöyle:
"Gençlik yıllarımda tanınan popüler bir gençlik lideriydim. Uzun bir süre siyasetle uğraştım. Doğu Perinçek’in Türkiye İşçi Köylü Partisi’ni uzun süre yönettim. Darbe olduktan sonra siyaset bitti benim için.
İş ararken bir Eczacı arkadaşım vasıtasıyla bir ilaç şirketine yönetici olarak girdim. O zaman 300 tane ecza deposu vardı biz sondan ikinciydik. Ben Genel Müdür olunca bunu büyütmeye başlattık. 4-5 yıl içerisinde Türkiye’nin en büyük deposu haline geldi.
Yeni bir anlayış getirdim ben. İlaca zam geliyordu o zaman depocular etiketleyip para kazanıyorlardı. Ben bunun haksızlık olduğunu düşündüm çünkü bizim görevimiz aracılık yapmak. Ben kendi depomda bunu yasakladım. Rafta ne fiyatsa satmaya başladım.
Siirt’in bir köyü protesto için seçime gitmedi. Ben de bir iş gezisindeydim. O zaman Dünya İlaç Dağıtıcıları Federasyonu’nun yönetim kurulu üyesiydim. 2001 zenginlik sıralamasında Türkiye’nin 20. zenginiydim. Daha AK Parti yoktu.
Amerika’da iş gezisindeydim. Çok heyecanlandım ‘Sayın Valim sen tutanağı tut gelelim Tayyip Bey’i ikna edelim’ seyahatimi yarıda kestim döndüm Siirt’e, Tayyip Bey’den randevu istedik. Bize randevu verdi.
Işık: Bu bir lidere karşı beslenecek duygu olarak fazla değil mi?
Bu Türk halkı onlarca yıldır Mustafa Kemal’e aşık, vazgeçiyor mu? İkisi de bu toplumun tarihe geçecek büyük liderleri.
Orada şunu gördüm, çok ahlaklı bir kimlik, hiç yalan söylemeyi bilmeyen, dobra dobra halkla diyaloğunda da öyle olan ahlaklı bir lider gördüm ve Ahmet Kaya’ın deyimiyle aşık oldum adama. Neferi olarak arkasından yürüdüm, hiçbir şey de istemedim.
İhraç edilmemek için istifa ettim. Fiili olarak AK Parti’nin üyesi değilim. İstifa ettim. ‘Ethem Sancak ihraç istemiyle İl Disiplin Kurulu’na sevk edildi’ haberini duyunca dedim ki bu onur kırıcı bir şey eğer partiye rahatsızlık verdiysem kendim istifa edeyim ve istifa dilekçemi yazdım gönderdim.
Işık: Sizi hiç kimse arayıp ‘Dur yapma’ demedi mi?
İlçe Başkanı’nı arayıp ‘İstifamı yollayayım’ deyince çok üzüldü. ‘Sen bizim abimizsin’ dedi. ‘Beni yuvadan kopardınız napayım?’ dedim. Hayır, hiç kimse aramadı.
Bizim solculuğumuz milli bağımsızlıktı. Deniz Gezmiş idama giderken ‘Kahrolsun Amerikan emperyalizmi’ demiştir. Vatansever olmayanın solcu olmaya hakkı yoktur. Sol, kendi insanını ve emeği sevmektir.
Toplumsal bir fenomen haline gelince AK Parti ve iktidarı alınca, Amerika her yerde yaptığı gibi o partilerin içine sızmaya çalışır, teslim almaya çalışır ve köleleştirmeye çalışır. Kimisi buna direnmez kölesi olur kimisi de direnir onları da darbelerle devirirler.
AK Parti’den kişisel bir beklentim olmadığı için üyesi olmuşum olmamışım fark etmiyor. Ben ruhen zaten o davanın insanıyım. Zaten bir kart da vermiyorlar üyelik için. Dolayısıyla bir şey hissetmedim.
Tank-palet fabrikası almadık biz. Onu dezenformasyonla çarpıtıyorlar. Koç'un takriben 10 milyon euroluk girdiği ihaleyi yaklaşık 3.5 milyon euroya aldık. Tankları yapacak yer arıyorduk. Fabrika kuracaktık Karasu'da, o uzun sürüyordu, ordunun acil ihtiyaçları vardı. Bir an önce tank imalatına geçelim diye Savunma Bakanlığı bize Arifiye'yi 25 yıllığına kiraladı.
Savunma sanayi işine girdiğim zaman yatırdım para 50 milyon dolardı, çıktığımda 60 milyon dolar para aldım.
Işık: 200 milyon dolara aldığınız tank palet fabrikasının yarısını 300 milyon dolara Katarlılara sattığınız söyleniyor
Yalan kardeşim. Ben tank-palet fabrikasına bir kuruş para vermedim, kiraladım çünkü. 50 milyon dolar yatırım yapacaktım. Şirket yapacaktı bunları. Katarlılarla ortaktım, bir de yerli ortağım vardı. Ben aldım, 1 milyar euroya kadar ciroyu çıkarttım. İlk 100'e girdi, dünya savunma sanayi sıralamasında. Dağılmış bir şirketi 4 bin çalışana çıkarttım. Sonra görevim bitti, bayrağı bir vatansever adama devrettim.
Işık: Neden bitti göreviniz? Tank palet fabrikasının yarısını 300 milyon dolara Katarlılara satıldı mı satılmadı mı?
Ortaklar arasında ihtilaf çıktı. Yalan. Tank palet fabrikasının yarısını 300 milyon dolara Katarlılara falan satmadım. Ben BMC'yi aldığımda Katar, tank-palet falan filan yoktu, dağılmış bir şirketti. Onları toparlamak için şirketi aldım ben. Dağılmış şirketin yarısını Katarlılara sattım. Paralarını verdiler, paylarına düşen neyse hissede. 700 milyona almıştım 350 milyona yarısını sattım onlara. Ortak aldım. Bir de finansman verdiler. Sonra büyüttük, 72 savunma sanayi ürünü geliştirdik orada. Sonra tank ihalesi yapıldı. Koç'a önerildi prototipleri o geliştirdiği için. Koç yüksek fiyat istedi. Devlet vermedi o yüksek fiyata. İhaleye girdik, biz FNSS ve Koç. En düşük teklifi ben verdim, tankın imalatı için. İhale bende kaldı.
Sağlık sektörüne döndüm. Orada Türkiye’nin en eksiği ilaç molekülü geliştirmek, dolayısıyla Asyalı bilim adamlarıyla bir araya geldik ve onları üreteceğiz.
Işık: Siyaset bitti mi?
Benim için siyaset bitmez, insan siyasi bir varlıktır ve siyaset halka hizmettir. Halka hizmet etmeyi düşündüğün sürece siyasete gireceksin. Kutsal bir iştir. Ben siyasetçilere büyük saygı duyuyorum.
En büyük hayalim Beşiktaş’a bir gün başkan olmaktı ama galiba ömrüm yetmeyecek ona. Çok iyi bir Başkanımız var, iyi götürüyor, çok fedakar, çok temiz bir başkanımız var. İyi bir takım inşa ediyoruz.
TIKLAYIN | Ethem Sancak'a Katar ve Rusya iddialarını sorduk: T24'e verecek cevabım yok, vaktimi almayın!