Gezi Park'ı direnişine destek amacıyla Ankara'da yapılan gösterilerde polis kurşunuyla vurulan Ethem Sarısülük'ün yaralamasına ilişkin başlatılan soruşturmada, savcı "polisin bilirkişi olarak" görevlendirilmesine itiraz etti.
Mesut Hasan Benli'nin .radikal.com.tr'de yer alan haberine göre, Gezi Park eylemleri destek amacıyla Ankara’da yapılan gösterilerde, işçi Ethem Sarısülük polis kurşunuyla yaralanmıştı. Sarısülük’ün hastanede tedavisi sürerken, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı , olaya ilişkin soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında bilirkişiler eşliğinde Sarısülük’ün vurulduğu yer olan Kızılay Meydanın keşif yapıldı. Ancak keşif sırasında çarpıcı bir gelişme yaşandı.
Komisyon bilirkişi listesinde yer alan N.A’nın polis olduğunun anlaşılması üzerine, soruşturmayı sürdüren savcı, bu isme itiraz etti. Bunun üzerine TÜBİTAK ’tan bilirkişi talep edildi. TÜBİTAK’ın olay yeri inceleme çalışması yapacak nitelikte teknik eleman bulunmadığının bildirilmesi üzerine, savcı ‘işin aciliyeti’ nedeniyle Ankara İl Jandarma Komutanlığı Olay Yeri İnceleme Timinde görevli personelden bilirkişi talep etti. Talep üzerine bilirkişi olarak iki Başçavuş görevlendirildi.
Tanık anlatımları ve bilirkişi incelemesi sonucu hazırlanan olay yeri keşif tutanağında Ethem Sarısülük’ün vurulması şöyle anlatıldı: “Tanık beyanlarına ve bilirkişilerin tespitlerine göre Ethem Sarısülük’ün yaralandığı yeri Ankara Metrosu Milli Müdafaa çıkışında, çıkışa 8 metre mesafede kaldırım üzeri olduğu anlaşıldı. Ateş edildiği yer itibariyle olay mahallinde merminin sektiğini gösteren herhangi bir iz veya emarenin bulunmadığı bilirkişiler aracılığıyla tespit edildi.”
Keşif sırasında Sarısülük’ün vurulmasını gören bazı tanıklarda dinlenildi. Tanık İsmail Kızılçay, ifadesinde şunları anlattı: “Olaylar sırasında polis yoğun gaz kullanmıştı. Metronun girişinin YKM mağazası tarafından girişin yaklaşık 4-5 metre önünde isminin sonradan Ethem Sarısülük olduğunu öğrendiğim şahıs yere düştü. Başında kan akıyordu. Kan tazyikli şekilde fışkırarak akıyordu. Ethem yere düşmeden önce 5-6 el silah sesi duydum. Silahı ateşleyen çevik kuvvette görevli üniformalı bir polis memuruydu. Polis memuru elinde silahla ateş ediyordu. Bir ara silah olan eli önden arkaya doğru gitti. Eli arkadayken yani namlunun ucu yukarıdan geriye doğru dönmüşken ateş etti. Silah atışlarının ortalarında Ethem yere düştü.
Tanık Burhan Çoban da Sarısülük’ün vurulduğu anda Kızılay’da olduğunu kaydederek, “Polisler geri çekiliyorlardı. Polislerden biri kalkanı yere bıraktı ileriye, göstericilere doğru gelerek, göstericilere tekme ve yumruk atmaya başladı. Göstericiler topluca polisin üzerine yürüyünce bu defa belinde silahını çekti ve 5-6 el ateş etti. Ateş sırasında Ethem Sarsülük yere düştü. Başında yaralanmıştı. Yoğun bir şekilde kan akıyordu. Polis memuru silahı belinde çeker çekmez ateş etmeye başladı. Silah havaya kalkıncaya kadar ateşine devam etti. Havadayken de ateş etti. En son silah havadayken geriye doğru yatırdı ve bu haldeyken de ateş etti. İlk ateşe başladığında yüzü eylemcilere dönüktü.”
Tanık Mehmet Can Tayşan da olaylar sırasında polisin yerde yatan bir göstericiye tekme attığına dikkat çektikten sonra şunları anlattı:
“Olaylar sırasında polislerden birisi bir anda elindeki kalkanı yere bıraktı. Polis grubunun arasında çıkıp göstericilere doğru geldi. Yerde yatan bir gösterici vardı. Ona tekme attı. Gösterici grubu polisin üzerine doğru yürüyünce, polis belindeki silahı çekti. Çeker çekmez, silah göstericilere dönük iken, ateşledi. Ethem Sarısülük ilk ateşten yaklaşık 10 saniye sonra atış devam ederken yere düştü. Başında yaralanmıştı kan akıyordu.”
Ethem Sarısülük’ün ailesinin avukatlarından Eylem Hakverdi, keşif sırasında, olay mahallini gösteren kameraların görüntülerini soruşturmaya dosyasına getirtilmesini istedi. Bu talep üzerine Savcı da, olay yerini gösteren kamera kayıtlarını kendisine gönderilmesini istedi. Öte yandan Sarısülük’ün ağabeyi Mustafa Sarısülük kardeşinin hayatını kaybetmesi durumunda organlarını bağışlayacağını açıkladı.
Ethem Sarılük'ün vurulma anı