Ethem Sarısülük'ün kardeşine 'kamu malına zarar' soruldu

Ethem Sarısülük'ün kardeşine 'kamu malına zarar' soruldu

Gezi Parkı eylemleri kapsamında Ethem Sarısülük’ün Ankara'da polis kurşunu ile öldürülmesiyle ilgili davanın 28 Ekim 2013 tarihinde yapılan davanın ikinci duruşmasının ardından adliye çevresinde olaylar çıkmıştı. Çıkan olaylar nedeniyle Ankara Adliyesi’nin camları kırılmıştı. Savcılık bu olaylara karışan şüpheliler hakkında “2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanuna muhalefet’ ve ‘kamu malına zarar verme’ suçundan soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında tespit edilen şüphelilerin ifadesi alındı. Bu kapsamda Ethem Sarısülük’ün kardeşi Cem Sarısülük’ün de “şüpheli sıfatıyla” ifadesine başvuruldu. 

Polis hakaret edip gaz sıktı

Cem Sarısülük ifadesinde Adliye’nin camlarının kırılması olayına karışmadığını belirterek, şunları anlattı: “Dava ile ilgili adliyenin bahçesi içerisinde meydana gelen olaylar sırasında oradaydım. Ben camların kırıldığı bölgede değildim. Diğer bölgedeydim. Taşı polisler attı. Otolara geldiğini zannetmiyorum. Duruşma bitiminde ana kapıdan değil yan kapıdan yani ‘Dil Tarih’ in bulunduğu Atatürk Bulvarı tarafından ailemizle birlikte çıkış yaptık. Orada 15-20 kişilik bir polis grubu vardı. Bize hakaret edip gaz bombası attılar. Ben de bunun karşılığında fevri olarak yerde bulduğum taşları attım. Kime değip değmediğini bilemiyorum boş alana doğru taşları attım.”

Polisin tutumu etkili oldu

Sarısülük’ün avukatı Teoman Özkan da yaptığı savunmada, müvekkilinin kardeşinin polisler tarafından vurulduğunu hatırlatarak “Müvekkilimin kardeşinin polisler tarafından vurulması soruşturma aşaması, 1 ve 2. duruşmada çıkan olaylar sonrası halen kolluk kuvvetlerinin müvekkil ve ailesine karşı devam eden tutumları bu olayı ortaya getirmiştir” dedi.