Evliliklerin yüzde 51'i görücü usulü, erkeklerin yüzde 73'ü dindar eş istiyor; işte Boşanma Komisyonu'nun raporu...

Evliliklerin yüzde 51'i görücü usulü, erkeklerin yüzde 73'ü dindar eş istiyor; işte Boşanma Komisyonu'nun raporu...

"Aile Bütünlüğünü Olumsuz Etkileyen Unsurlar ile Boşanma Olaylarının Araştırılması ve Aile Kurumunun Güçlendirilmesi İçin Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi" amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, çalışmalarını tamamladı. Komisyonun taslak raporunda ilginç bulgulara yer verildi. 

Rapora göre, erkeklerin yüzde 85'i evleneceği kişinin ilk kez evlilik yapacak olmasını, yüzde 73'ü de dindar olmasını istiyor. Kadınların yüzde 92'si ise evleneceği kişinin bir işinin olmasını şart koşuyor.   

 

 

Toplumun yarısı hâlâ görücü usulü evleniyor

 

Araştırmada, kadınların yüzde 21'i eşinden gördüğü şiddet nedeniyle boşanma kararı alırken, erkeklerde ise “kadının erkeğin ailesine karşı saygısız davranması” yüzde 11'lik oranla boşanma gerekçeleri arasında yer alıyor. Araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye’de görücü usulü evlilik halen yaygın. Toplumun yüzde 51'i bu evlilik tarzını benimsiyor. Yüzde 10’luk bir kesim ise görüşü hiç alınmadan, ailenin kararıyla evlendiriliyor.

 

"Yüzde 81 cinsel içerikli sahnelerden rahatsız"

 

Rapora göre, Türkiye genelindeki bireylerin yüzde 81’i televizyonda yayınlanan cinsel içerikli sahnelerden, yüzde 70’i televizyonda yayınlanan şiddet içerikli sahnelerden rahatsız oluyor . Türkiye genelinde televizyonda yayınlanan programlarla ilgili resmi kurumlara şikâyette bulunanların oranı sadece yüzde 3’tür.

 

"Sosyal medya bağımlılığı boşanmayı tetikliyor"

 

Araştırmanın sonuçlarını yorumlayan uzmanlar, iletişimsizliğe neden olan sosyal medyanın boşanmayı tetiklediği görüşünü dile getirdi. Son yıllarda artan boşanma olaylarının sonuçları incelendiğinde bu sonuçların altında internetin özellikle de sosyal medyanın önemli bir yeri olduğunun tespit edildiğine vurgu yapılan araştırmada, şu ifadelere yer verildi:

"Çiftlerin en büyük problemlerinden bir tanesi iletişim kuramamaktadır. Bu iletişimi sosyal medya ile çok daha iyi kurmakta ve birbirleriyle konuşmak yerine iletişimi atlayarak ne yazık ki sosyal medyaya daha çok yüklenmekteler ve bu da çiftlerin bir biriyle olan ilişkilerini azaltan ve koparan bir vaziyet haline gelmektedir."

Raporun tam metni için tıklayın