T24 Haber Merkezi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın 2023 yılı bütçeleri görüşmelerine ilişkin TBMM Genel Kurulu'nda konuştu. Kamuoyu tarafından merakla beklenen EYT ve asgari ücret konusunda, çalışmaların devam ettiğini söyleyen Bakan Bilgin, asgari ücret görüşmelerinde 'emekçilerden yana tavır alacaklarını' söyledi. EYT konusunda teknik problemler olduğunu vurgulayan Bilgin, "En kapsamlı düzenlemeyi yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın" dedi.
TBMM Genel Kurulunda, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 2023 yılı bütçelerinin görüşmelerine başlandı. Görüşmelere katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, konuşma yaptı. Asgari ücretli çalışan sayısının 'yüzde 60 değil yüzde 38' olduğunu söyleyen Bilgin, asgari ücret hakkında, 'çalışmaların devam ettiğini' belirterek, "konuşulan rakamları burada söylemem doğru değil" dedi.
EYT konusunda "Türk kamuoyunun en fazla ilgilendiği konulardan bir tanesi" betimlemesini yapan Bilgin, çalışmalarda 'teknik problemler' olduğunu söyleyerek, "Dijital ortamda kayıt sistemleri yok. İş değiştirmiş, evrakları kaybolmuş. Tüm bunları organize etmeye çalışıyoruz" dedi.
Bakan Bilgin'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Küçük ve orta ölçekli işletmelerde sendikalaşmaya ve işçilerin sendikal haklarına karşı bir tavrın gelişmiş olması ve bir zihniyetin var olması. Bu bir tarihsel sorun olarak görülebilir ama buna karşı mücadele etmek tüm siyasi partilerin önemli bir görevidir. Emekçilerin, sermaye karşısında örgütlenmesini sağlayacak mücadeleyi desteklememiz lazım.
Sendikalaşan iş yerlerinde, örgütlenen işçilere karşı tavırlar var. Örgütlenen işçileri, iş yerlerinden atmaya kadar uzanan girişimler var. Bunlar bana ulaştığı zaman sendikanın kimliğine hiç bakmam. Patronunu ararım. Bizim hukukumuza aykırı hangi işlem varsa uygularım, kapatmak da dahil.
Bizim görev alanımızda çalışma ilişkileri ilk sırada yer almaktadır. Endüstriyel ilişkilerde, işçi-işveren ilişkisi önemlidir. Biz devlet olarak nerede duruyoruz sorusu Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren devlet emekçilerinin hukukunu düzenleyecek tedbirleri almaya gayret etmiştir. Cumhuriyet, herkesin cumhuriyetidir. Çalışanlarını koruyan bir sosyal devlet anlayışına dayanmaktadır. Modern toplumda sendikalar en önemli kurumdur. Emekçilerin örgütlenmesi onları işverene karşı eşit hale getirecek bir müessese olarak düşünülmüştür. Kanunlarımız bu anlayışla işlev görmektedir. Sendikalaşmayı önemli görüyoruz. Türkiye'de kamuda sendikalaşma oranı yüksek sayılabilir, işçilerimizde oran düşüktür. Yüzde 14 oranı Türkiye'nin geldiği yere oldukça geri anlayıştır. Neden küçük ve orta ölçekli işletmelerde böyledir. Tutucu bir anlayıştır.
Sık sık asgari ücretin yüzde 60 düzeyinde oluştuğu söyleniyor. Bu doğru değil, asgari ücretlerin oranı yüzde 38 küsur. O da küçümsenecek bir rakam değildir. Onu ciddiye almamız lazım. Rakamı doğrultmak için söylüyorum. Bu bize şunu gösteriyor. Asgari ücret düzenlemesi sadece asgari ücretlileri ilgilendiren bir konu değil. Asgari ücrete ciddi düzenleme yaptığınızda bütün ücretler farklılaştırıyor. Asgari ücret siyaseti aynı zamanda diğer ücretleri belirleyen ve düzenleyen etki yapmaktadır. Bu ücretliler, çalışanlar lehine bir etki yaratmaktadır.
Kamuoyunun beklentisi 8 bin TL üzerinde, işverenlerin beklentisi 7 bin TL olarak çıktı. Çalışmalar devam ederken konuşulan rakamları burada söylemem doğru değil.
Asgari ücrette biz emekçilerimizden yana tavır alacağız.
İşsizlik sigortası fonunun desteklediği bazı projeler var. Bu projenin etkinliği konusunda gerekli hassayetleri ortaya koyduk. Bunlardan birisi TYP, toplum yararına çalışma projeleri. Toplum yararına olmayan hiçbir yere o paradan verilmediğini belirtmek isterim. Bunun herhangi şekilde istismar edilmesine yönelik bütün tedbirleri aldık. Bizim fon kaynaklarımızı iyi yönetmemiz lazım, fonu en etkin şekilde adeta bir bankanın finansı gibi yönetecek titizliği gösteriyoruz. Burada herhangi istismara asla izin vermiyoruz. Bu fonun kaynaklarının da bugünlerde giderek büyüdüğünü ifade etmek isterim. Fon kaynaklarından kullanılan çeşitli kamu kuruluşları için kaynakları takip ediyoruz. Günümüzün reel değerleri, faizleri üzerinden takip ediyoruz. Onların buharlaşmasına asla izin vermeyiz.
EYT konusu Türk kamuoyunun en fazla ilgilendiği konulardan bir tanesi. Doğrudan doğruya iş verenleri ilgilendiriyor. Çalışmanın teknik yöntemiyle ilgili problemler var. Dijital ortamda kayıt sistemleri yok. İş değiştirmiş, evrakları kaybolmuş. Tüm bunları organize etmeye çalışıyoruz. Bu ayın sonuna kadar Meclis'e getireceğimi söylemiştim. Tamamlandığında Yüce Meclis'te paylaşacağım. En kapsamlı düzenlemeyi yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Gerçekçi bir çalışma yapmamız lazım, özel sektöre, kamuya yansıyacak yükü ortaya çıkardıktan sonra hesaplandığında kamuoyuna açıklayacağım.