Akit, yazarı Faruk Köse'nin bugünkü yazısını yayımlamadı. "Gazeteden kendisine herhangi bir bildirimde bulunulmadığını" söyleyen Köse, "Bir fasık size haber getirirse doğruluğunu araştırın" başlıklı yazısını Twitter'dan paylaştı. Köse'nin yayımlanmayan yazısında "Müslümanlar aslını esasını dinlemeden, araştırmadan Müslüman kardeşlerini hemen hedef tahtasına koyabiliyorlar. 'Yargısız infaz'da bulunabiliyorlar" ifadeleri yer aldı.
Faruk Köse'nin T24'e verdiği ve hafta içinde ilk bölümü "Erdoğan, Kabataş tacizi nedeniyle yarı özür dilemeli" başlığıyla yayımlanan söyleşisi tepki yarattı. Tepkilere Twitter'dan ve T24 aracılığıyla yanıt veren Köse'nin, pazar günü yayımlanacak yazısı Akit'te yayımlanmadı.
Köse, Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Akit'te bugünkü yazım yayımlanmadı. Telefon edip nedenini soranlara verecek cevabım yok. Çünkü bana herhangi bir bildirimde bulunan olmadı” dedi. Faruk Köse, devam eden tweetlerinde şu ifadeleri kullandı:
"Müslümanlara küfredilmesini sevmem, tasvip etmem. Akit camiasının Müslüman olduğundan kuşkum yok. Yazımı yayımlamadılar diye saldırmam."
"Benim üzerimden Akit camiasına küfredilmesini istemem. Bunu beni sevdiğiniz için yapıyorsanız, yapmayın derim. Birbirimize seviyeli olalım."
"Ümmet birliğini savunan biri olarak, bana yanlış yaptı diye Müslümanlara küfretmem. Eleştiri ayrı ama Akit camiasına küfreden benden uzaktır."
Akit'in yayımlamadığı yazısını Twitter'da paylaşan Faruk Köse'nin bugün (28 Haziran 2015) yazısı şöyle:
Faruk Köse’nin Twitter’dan (yeniden eskiye) paylaştığı mesajlar şöyle:
Yeni Akit yazarı Faruk Köse, T24’te 24 Haziran’da yayımlanan söyleşisinin ilk bölümünde, Gezi Parkı eylemleri sırasında dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan'ın da ileri sürdüğü Kabataş tacizinin ispatlanamadığının hatırlatılması ve "Sizce olayları gerçek gibi sunan Erdoğan, bugün özür dilemeli mi" sorusu üzerine şu yanıtı vermişti:
“Erdoğan özür dilemeli ama, ‘Beni yanılttılar’ tarzında. Sonuçta bizzat gidip görmüş değil. Kendisine güvendiği kadrolar tarafından getirilen bilgi olmadan öyle bir açıklama yapmazdı herhalde. Bu yüzden, özürden ziyade, ‘Beni yanılttılar’ türünden bir yarı özür gibi olabilir... Eğer bu bilgiler yanlışsa özür dilemesi daha faziletli olur.”
Köse, söyleşinin 25 Haziran’da yayımlanan ikinci bölümünde de hükümete yakın medyayı eleştirmişti. "Muhafazakâr medya"nın iktidarla kötü bir sınav verdiğini söyleyen Faruk Köse, gazetesi Yeni Akit’i de seçim sürecindeki yayın politikası nedeniyle şöyle eleştirmişti:
“Parti bülteninden bir farkı yoktu. Ama niye öyle olduğu ayrı bir konu. Başka nasıl bir alternatif olabilirdi ki? Bu gazetenin patronajı, yakın olduğu bir partiyi karar aşamasında kendi haline mi bırakacaktı, yoksa 'ikazlarıma sonra devam ederim' mi diyecekti? Patronaj bu yönü tercih etmiş olabilir. Ben bireysel olarak bu yönü tercih etmedim, yayın yönetmeni olsaydım da böyle yapmazdım. Ama bu yöndeki tercihe de bir şey diyemem.”