Fatih Altaylı: Allah aşkına ister şehit sayısı olsun, ister Koronavirüs bize doğruyu söyleyin

Fatih Altaylı: Allah aşkına ister şehit sayısı olsun, ister Koronavirüs bize doğruyu söyleyin

HaberTürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı, bugünkü yazısında halkın doğru bilgilendirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Altaylı, "Allah aşkına ister şehit sayısı olsun, ister Koronavirüs Bize doğruyu söyleyin. Doğru insan doğrudan korkmaz." düşüncesini dile getirdi. 

Altaylı, "Geçen hafta sonunda İran’a sıçrayan ve ülkede yayılmaya başlayan ‘Novel Corona Virüs’ ile ilgili bir yazı kaleme aldım ve İran ile Türkiye arasındaki geçirgen yapıyı, İranlıların yoğun bir biçimde geldiği başta Van ve tüm Doğu illerimizde risk olduğunu, ayrıca İranlıların tercih ettiği turizm kentlerimizin ve İstanbul’un da tehdit altına girebileceğini, Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda bir an önce önlem alması gerektiğini yazdım. Yazıyı gazeteye yolladığımın ertesi sabahı editör arkadaşlarımdan biri aradı. 'Abi muhtemelen gözünden kaçtı. Sağlık Bakanlığı dün gece yarısı İran’dan gelen yolcuların artık çok sıkı denetime alındığını ve tüm önlemlerin yürürlükte olduğunu kaydetti. Senin yazı biraz geç kalmış oluyor' diye uyardı. Sevindim. Sorumlu mevkidekiler hızlı davranmışlardı. 'O zaman yazıyı kullanmayın. Gereken zaten yapılmış' dedim. Ancak aradan geçen birkaç güne bakınca, gerekenin pek de doğru biçimde yapılıp yapılmadığı konusunda toplumun büyük bölümü gibi bende de şüpheler oluşmayla başladı." ifadesini kullandı. 

Altaylı yazısında şunları kaydetti: 

Hastalığın kuluçka süreleri dikkate alınmadan her gün sayısız uçuşla İstanbul’a, Ankara’ya gelen uçaklar. Sınırda sadece yüksek ateşlilere yönelik kontroller. Ve toplumda baş gösteren müthiş bir tedirginlik.

Tüm bunların üzerine tuz biber ekecek şekilde dün sabah Tahran’dan kalkan bir THY uçağında 40’a yakın kişide “Çok yüksek ateş” ortaya çıkması ve bunun THY ekibi tarafından fark edilmesi. İstanbul’a yaklaşan uçağın yönünün Ankara’ya çevrilerek yolcuların karantinaya alınması. Açık söylüyorum THY uçağının durumunda bir anormallik yok. Doğru olan yapılmış. Anormal olan ise birkaç saat sonra İran’a ait bir yolcu uçağının gelip İstanbul’a inmesi. THY uçağındaki olası hastalara karşı THY personelinin görev bilinci sayesinde önlem alınabildi ama ya İran uçağı? Hiçbir fikrimiz yok ne olduğu konusunda.

Bu arada Ankara’ya inen THY uçağının İstanbul’a inecekken Ankara’ya yönlendirildiği aşikarken ve bunda eleştirilebilecek bir şey olmadığı halde bazı işgüzarların “Yok zaten Ankara’ya gidecekti o uçak” diyerek milleti yine aptal yerine koyması. İşte bunu anlamak mümkün değil.

Uzmanların söylediği kadarı ile Sağlık Bakanlığı başından beri alınması gereken önlemleri alınabilecek en iyi şekilde almış. Önünde sonunda Türkiye’ye de gelmesi kaçınılmaz olan Corona Virüsü ile mücadele etmek için hazırlık yapılmış.

Tüm bunlara rağmen halka doğruyu söylemekten kaçınmak öylesine içselleşmiş ki, doğru yapılan bir işte bile doğruyu söylemekten imtina etmeye başlamış bir kamu otoritesi ile karşı karşıyayız! Ve işin daha da fenası önce “Dönmedi, zaten Ankara’ya gidiyordu” diyen de bu devletin resmi görevlisi. Daha sonra gerçeği söyleyip “Döndürdük uçağı çünkü Ankara’da daha hazırlıklı bir hastane bekliyordu” diyen de. 

Yazının devamı için tıklayın