HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, 90 yaşında ölen Suudi Arabistan’ın Kralı Abdullah bin Abdülaziz el Suud için yas ilan edilirken İdlib'deki hava saldırısında şehit olan 34 asker için yas ilan edilmemesini bugünkü köşesinde eleştirdi. Altaylı, "34 gencecik aslan gibi evladımızın, 90’lık bir Suudi kadar kıymeti yok muydu acaba" düşüncesini dile getirdi.
Altaylı, "Ardından 22. Sonra 33. En son 34. Ne soğuk değil mi. Sayılar. Pırlanta gibi, aslan gibi evlatlarımız bir sayı haline geliyor bir anda. İçimizi yakan, yüreğimize saplanan sayılar.Her birinin fotoğrafını gördükçe, her birinin yaşam hikayesini okudukça, sevdiklerine ilettikleri son mesajları öğrendikçe yüreğimize sayılarla saplanan hançeri biri içerde çevirip duruyor sanki.Elimizden bir şey gelmiyor kahrolmaktan öte... Asıl kahrolması gerekenlerin başına gelecekleri görmek için beklemekten başka. O zaman zarfında yapabileceğimiz tek şey yasımızı tutmak.Ne yalan söyleyeyim, İdlib’de o kahrolası tuzağa düştüğü gün evlatlarımız ve sayılar insafsızca zikredilirken 'Herhalde ulusal yas ilan ederler' diye düşündüm…Ertesi gün böyle bir açıklama olmayınca 'Herhalde şehitlerimizin sayısının tam olarak belli olmasını bekliyorlar' dedim. Sonra da umudu kestim. Ulusal yas ilan edilmeyecekti.Bir günlük bile. Kendileri bilir diye düşündüm. Ve aslında bu yazıyı da yazmayacaktım.Ta ki, birileri yüzsüzlük edip üste çıkmaya kalkışmasaydı." ifadesini kullandı.
Altaylı yazısında şunları kaydetti:
Yas ilan etmek şart değil. Yas tutmak için ille de yas ilan etmek gerekmez” gibisinden yakalanmasaydı.
Vallahi de billahi de sesimi çıkarmayacaktım.Türkiye’ye türlü fenalığı yapmayı adet edinmiş Suudi Arabistan’ın Kralı Abdullah bin Abdülaziz el Suud’un bizi hiç de ilgilendirmeyen 90 yaşındaki ölümünden sonra Türkiye’de ilan edilen bir günlük yası hatırlatmaya ve “36 gencecik aslan gibi evladımızın, 90’lık bir Suudi kadar kıymeti yok muydu acaba. Suudi kralların yasını tutturuyorsunuz da, yerli ve milli aslanların yasını niye keyfekeder bırakıyorsunuz acaba” demeyecektim. Ama fena halde damarıma bastılar.
Yazının devamı için tıklayın