Fatih Terim: Teşhis edersiniz ama tehdit etmeyin

Fatih Terim: Teşhis edersiniz ama tehdit etmeyin

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, milli takımda yaşandığı iddia edilen kavgayla ilgili, "Bugün maç günü başlıklar var. Bir ülke bunu konuşuyor: 'Oynayacaklar mı? Bekliyoruz'. Tehdit eder gibi. Tespit edersiniz, teşhis de edersiniz ama tehdit etmeyin sakın" dedi.

Terim, karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında, iki puan daha kaybettiklerini belirterek, son birkaç haftadır iyi gitmediklerini söyledi.

"Kaybedebilirdik de kazanabilirdik de öyle bir maçtı ama 2-1'den sonra daha dikkatli olmamız gerekirdi" diyen Terim, şöyle devam etti:

"Maalesef birtakım oyunsal problemlerimiz var. Bunları çalışıyoruz ama 10-15 günlük aralarda bunları yapamıyoruz. Çalışarak halledeceğimizi düşünüyoruz. Açıkçası güzel goller yiyoruz. Yediğimiz gollere baktığınız zaman hepsi jeneriklik goller.

Sadece bugün değil bundan önceki maç, ondan önceki maç... 'Olmaz' demeyin, hepsi bizim maçlarda oluyor. Kim güzel gol atmak isterse biz varız burada. Bazen böyle denk gelir. Çarpan oluyor, vole vuran oluyor, oluyor da oluyor.

Buna rağmen Galatasaray takımı daha iyi oynamalıydı. Daha az gol pozisyonuna sokmalıydı. Bu tip hatalar da yapmamalıydık. Bu uzun yarış içinde bunlar oluyor. En kısa zamanda iyi bir sonuca ihtiyacımız var."

 

'Oyuncularımın iyi niyetinden eminim'

 

Terim, bir gazetecinin, "Siz her sonuçtan sonra açıklamalarınızda oyuncularınıza sahip çıkıyorsunuz. Fakat bazı futbolcuların yeteri kadar sorumluluk almadığını ya da gerektiği kadar her şeylerini sahaya vermediklerini düşünüyor musunuz?" sorusuna, şu yanıtı verdi:

"Benim genel tarzım, tavrım, karakterim odur. Eğer bir oyuncuya bir şey söyleyeceksem bunu onun yüzüne söylerim, kendi içimizde hallederiz. Soyunma odasında söylerim, teke tek söylerim, herkesin içinde söylerim ama bizim ailemizin içinde söylerim.

Hayatım boyunca hiçbir mağlubiyeti veya kaybı onlara yormadım. Biz, burada, bunun için varız. Böyle bir şey gördüğüm anda da gerekeni yaparız. Bundan şüphe yok. Muhakkak ki her şeyi görüyoruz ama zamanı, zemini, yeri vardır ama ben oyuncularımın iyi niyetinden eminim.

'Sorumluluk almama' demeyelim ona. Hazır olmadıklarını, konsantre olmadıklarını söyleyebiliriz. Çünkü milli takım aralarından sonra kolay değil adapte olmak. Muslera, dün akşam geldi. 24 saat önce geldi. Uçaktaki basınçtan vücudunda birtakım reaksiyonlar var.

Dolayısıyla kolay değil. Ona yoruyorum ben. Ancak tabii ki ben ve arkadaşlarım burada yanlışlıkları düzeltmek için varız. Yoksa sebep, bahane aramak için değil. Ben öyle kabul ediyorum."

 

'Teşhis edersiniz ama tehdit etmeyin sakın'

 

Bir gazetecinin, "Milli takımda yaşandığı iddia edilen konularla ilgili bir açıklamanız olacak mı? Yaşananların takım içine yansımaları nasıl oluyor?" yönündeki sorusuna karşılık Terim, yaşananları kulüp olarak dikkatle takip ettiklerini bildirdi.

Terim, yaşananlardan hiç hoşnut olmadıklarını ifade ederek, "Ne yapılmak isteniyor? Bunu daha geniş bir platformda değerlendirmek gerek" diye konuştu.

Milli takım sağlık heyetinin teşhis koyduğunu, sakat oyuncularla ilgili gerekli raporu verdiğini vurgulayan Terim, şöyle konuştu:

"Aradan 10 gün geçmiş. Bütün prosedürler dışımızda gelişmiş. Fakat gelgelelim birtakım insanlar, arkadaşlarımız maalesef doğru olmayan şekilde hareket ediyor. Kavga etmeden, sakin bir şekilde çözmeliyiz. Bugünün sorunu değil. Söylemlerimizi, eylemlerimizi, mümkünse daha ölçülü tutmalıyız. Galatasaray Kulübü, duruşuyla, bakış açısıyla bir şey demiyor gibi gözükebilir ama çok yakından takip ettiği bu konuda çok hassas olduğu da açık. Gerektiği zaman gerektiği yerlere gerektiği şekilde neyse gerekeni yapar. Yaralamamak lazım.

Bugün maç günü başlıklar var. Bir ülke bunu konuşuyor: 'Oynayacaklar mı? Bekliyoruz'. Tehdit eder gibi. Tespit edersiniz, teşhis de edersiniz ama tehdit etmeyin sakın. Nasıl bir anlayıştır ki bu, kendinize yapılmasını istemediğiniz bir şeyi bu çocuklara yaparsınız. 15 oyuncu yolluyoruz mili takımlara. Bununla iftihar ediyoruz, gurur duyuyoruz. Selçuk da Burak da daha önce milli takımlarda oynadı. İlk defa gitmiyorlar. Allah izin verirse bundan sonra da oynayacaklar. Onlara öyle bir davranıyorsunuz ki bir daha milli takımda oynamayacaklar gibi."

 

'Bir insan bir insanı suçlayacaksa yüz defa düşünmeli'

 

Deneyimli teknik adam, bir mağlubiyet veya başarısızlık sonrası futbolcuları veya teknik adamları halkın önüne atma ve onu suçlu gösterme dürtülerinden vazgeçilmesi gerektiğini söyledi.

Bunun hoş bir şey olmadığını ve bu alışkanlıklardan vazgeçilmesi gerektiğini belirten Terim, şöyle devam etti:

"Bu, herkes için geçerli. Bir insan bir insanı suçlayacaksa yüz defa düşünmeli. Braga maçı öncesi Hamit ve Elmander, ikisi de oynamadı. Ben hiç ağzımı açtım mı? Braga maçından bir gün sonra ikisi de idmana çıktı. Bazı sakatlıklar 3 günde geçer.

Özellikle niye Galatasaraylı oyuncular? Volkan orada, bizim çocuklar burada. 'Kavga etmedik' diyorlar. Duyan, bilen varsa Federasyon'dan çıksın söylesin. Kime inanacağız. Bıraktık işi gücü, biz de bunlarla uğraşıyoruz. Bize de yazık, günah değil mi? Bu kadar emek veriyoruz. Acaba başka planlar mı bunlar? Herkesin ailesi var. Yine bu çocuklar milli takımları temsil edecekler. Atılan başlıklar yakışmıyor arkadaşlar. Bu kıyım edebiyatı nereden çıktı? 'Bir tweet atıldı' deniyor, kavgayla ilgili. Eğer kavga varsa neden herkes yazmıyor?"

 

'Artık futbolu buna layık olanların yönetme zamanı gelmiştir'

 

Terim, Türkiye'de futbolun içinde en önemli aktör olan teknik direktörler, futbolcular ve hakemlerin artık örgütlenmesi gerektiğini vurguladı.

"Artık futbolu buna layık olanların yönetme zamanı gelmiştir" diyen Terim, şunları kaydetti:

"Hep beraber yaşamayı öğrenmeliyiz, bilmeliyiz. Birbirimize tolerans içerisinde tahammül etmeyi bilmeliyiz. Hepimizin hatası var. Lütfen, kötüye doğru gidiyoruz. Çok acımasız davranıyoruz. Rica ediyorum. Çok üzgünüm. Milli takım ilk kez mi maç kaybediyor? Yine kaybedecek. Bir daha kaybedecek. Ne olacak? Bizler de kaybettik. Ayrılırken bile nazik, kibar, sevgi içinde ayrılmayı beceremiyoruz. Sevgisizlik bizi bu hale getiriyor maalesef."