İstanbul Fatih Belediyesi, 2016’da Yusufpaşa’da bulunan restoranlara bir tebligat göndererek, tabelalarda sadece Latin alfabesi kullanılacağını bildirdi. Arapça yazılı tabelasını değiştirmek istemeyen fast-food restoranı sahibi Mohamed Nizar Bitar belediyeye karşı hukuk mücadelesi başlattı. Fatih Belediyesi’nin dava muhatabının Koruma Kurulu olduğunu iddia ederken, Kültür ve Turizm Bakanlığı, tebligattan kurulun haberi olmadığını belirtti. Bitar, "Logomuzu ve markamızı tescil ettirirken kimse bir şey demedi. Arapça'yı kaldırırsam işler yüzde 70 düşer" diyor.
Son yıllarda Fatih’te birçok Suriyeli restoranının açılması ve yeni restoranlarda Latin alfabesi dışında yazılar yazılması üzerine, Fatih Belediyesi geçen sene Bölge Koruma Kurulu’nun kararına istinaden ‘Yeni tabela standartları’ uygulaması başlattı. Uygulamaya göre tabelalarda sadece Latin alfabesine izin veriliyor.
Hürriyet'ten İdris Emen'in haberine göre Belediyenin tebligatı üzerine bazı Suriyeli restoranlar tabelalarını değiştirerek Arap alfabesiyle yazılan yazıları kaldırarak yerine Latin alfabesiyle yazı yazdı. Ancak tebligat üzerine tabelasının üzerinde Arapça yazıyı kaldırmak istemeyen Suriyeli Mohammed Nizar Bitar hukuk mücadelesi başlattı.
Suriyeli iş adamı Mohammed Nizar Bitar, 2011 yılında İstanbul’da Araplara hitap eden Şam-Osmanlı mutfağına ait bir restoran kurmak için kolları sıvadı. İlk işyerini Taksim’de açan Bitar, restoranına Arapça’da ‘Fes’ anlamına gelen ‘Tarbuş’ ismini verdi. Restoranın logosu ve ismi için Türk Patenti Enstitüsü’ne başvurarak markasını tescil eden Bitar, daha sonra Fatih Yusufpaşa’da yeni bir şube daha açtı. Restoranın tabelasına ise hem Türkçe hem de Arapça “Tarbuş, Şam’ın Osmanlı mutfağı” yazısını yazdı. Zaman içerisinde işlerin iyi gitmesiyle Bitar, Türkiye genelindeki restoran sayısını 9’a çıkarıp aynı isimle yurtdışında da 3 restoran açtı.
Türkiye’de 9 fast food dükkanı bulunan Bitar, 12 Aralık 2016’da İstanbul 4. İdare Mahkemesi’ne başvurarak yürütmeyi durdurma ve işlemin iptali talebiyle dava açtı. Dava dilekçesinde tabela uygulamasıyla ilgili dünyanın farklı yerlerinden örnekler verilerek, “Suudi Arabistan’da Türkler yoğun olarak bulunduğundan Latin Alfabesi ile ve Türkçe tabelalar da bulunur. Aksi durum evrensel insan hakları prensiplerine de aykırı düşer” ifadesi kullanıldı. Dilekçede ayrıca tabelaların değiştirilmesinin esnafa ciddi bir külfet getireceğine de yer verildi.
Davalı taraf olan Fatih Belediyesi ise mahkemeye gönderdiği yazıda davaya muhatabın kendisi değil Koruma Kurulu olduğunu, dolayısıyla söz konusu davanın Kültür ve Turizm Bakanlığı’na karşı açılması gerektiğini savundu. Davada Koruma Kurulu’nun 05/04/2016 tarihli 1496 sayılı kararının iptal edilmesini istendiği belirterek usül ve esas yönünden davanın reddini istedi. Bunun üzerine mahkeme Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı da davalılar arasına aldı. Ancak Kültür Turizm Bakanlığı hukuk müşavirliği tarafından 4 Nisan’da mahkemeye bir yazı göndererek, Fatih Belediyesi tarafından iş yerlerine gönderilen tebligatlarda belirtilen alfabe kullanımlarının Kurul'un kararı ile ilgisinin bulunmadığı, Fatih Belediyesi tarafından hazırlanan ‘Yeni tabela standartları’ kurul kararı kapsamında yapıldığı, ancak söz konusu çalışmanın Kurul’dan onay alan bir çalışma olmadığı belirtildi.
Dava dosyasını inceleyen mahkeme 9 Mayıs 2016’da aldığı ara kararla Suriyeli işadamının yürütmeyi durdurma talebini reddetti. Uygulamanın iptali ile açılan davanın devam ettiğini söyleyen Suriyeli işadamı Mohamed Nizar Bitar, “Markamızı ve logomuzu tescil ettirdik. Şu anda Türkiye’de 9 şubemiz var. Yurtdışında da üç tane şubemiz var. Dört yıl önce Yusufpaşa’daki restoranımızı açtık. Restoranına Arapça tabela asan ilk şirket olduk. O zaman kimse bize bir şey demedi” dedi.
Tabelasının üzerindeki Arapça yazıyı kaldırdığı takdirde müşteri kaybedeceğini söyleyen Bitar, şöyle konuştu:
“Tebligat üzerine Suriyeli restoranların bir kısmı tabelalarını değiştirdi. Ancak ciddi oranda müşteri kaybettiler. Arapların çoğu Türkçe bilmiyor. Tabeladaki Arapça yazıyı kaldırırsam müşterilerimin yüzde 70’ini kaybederim. Bu yüzden tabelada mutlaka Arapça yazı olmalı. Ben de bu yüzden dava açtım. Suudi Arabistan’da, Almanya’daki Türk restoranlarında tabelalara Türkçe yazı yazılıyor kimse onlara karışmıyor. Türkler Almanya’ya gittiğinde tabelalarında Türkçe yazı olan restoranlarda yemek yemeyi tercih ediyor. Aynısı Araplar için de geçerli.”
Fatih Belediyesi’nin dava muhatabının Koruma Kurulu olduğunu iddia etmesi üzerine Kültür ve Turizm Bakanlığı Hukuk Müşavirliği tarafından mahkemeye gönderilen 4 Nisan tarihli yazıda davalı tarafın Fatih Belediyesi olduğu belirtilerek şu ifade kullanıldı:
“Dava dilekçesinde Fatih Belediyesi tarafından iş yerlerine yapılan tebligatlarda belirtilen alfabe kullanımlarının dava konusu Kurul kararı ile ilgisinin bulunmadığı, dava dilekçesi ekinde yer alan, ‘yeni tabela standartları’na ilişkin metnin dava konusu kurul kararı kapsamında yapıldığı anlaşılmakla birlikte söz konusu çalışmanın Kurul Müdürlüğü’ne iletilen ve onay görmüş bir çalışma olmadığı, Fatih Belediye Başkanlığı’nca ilgili firma sahiplerine tebligat yolu ile iletilen bir yazı olduğu anlaşılmaktadır.”