Fehmi Koru*
Seçimlere partiler genel hatlarıyla dört blok halinde katılıyor. Cumhur ve Millet ittifakları yanında bu seçimde HDP ve kendilerini sol olarak tanımlayan partilerin oluşturduğu ‘Emek ve Özgürlük’ adını taşıyan bir ittifak ile daha sağda yer alan partilerin ‘ATA’ adlı bir ittifakı da bulunuyor..
[Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılma tehdidi altındaki HDP bu seçime Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi amblemi altında katılacak.]
Tabloya biraz daha yakından bakalım.
Cumhur İttifakı içerisinde yer alan partiler: Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Büyük Birlik Partisi (BBP) ve bunlara şu yakınlarda katılmış Yeniden Refah Partisi (YRP) ile HÜDA-PAR…
Millet İttifakı çatısı altında buluşan partiler: Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi (SP), Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Gelecek Partisi, Demokrat Parti (DP)…
Emek ve Özgürlük İttifakı partileri: Emek Partisi (EMEP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) veya Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, Emekçi Hareket Partisi (EHP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF)…
[Daha solda konuşlanan 4 parti -Türkiye Komünist Partisi (TKP), Türkiye Komünist Hareketi (TKH), Sol Parti (SOL), Devrim Hareketi (DH) ve Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (TSİP) de ‘Sosyalist Güç Birliği’ adı altında bir ittifak oluşturdular, ancak bu partiler seçime kendi logoları ve ayrı aday listeleriyle katılacaklar.]
ATA İttifakı partileri: Zafer Partisi (ZP), Adalet Partisi (AP), Ülkem Partisi (ÜP), Türkiye İttifakı Partisi (TİP)…
Kamuoyu yoklamalarında varlığı görülen Memleket Partisi ittifaklar dışı kalmayı yeğledi. Bu arada seçime kendi logolarıyla katılacak bazı partilerin kendilerini bazı ittifaklara yakın hissettikleri de biliniyor.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Cumhur İttifakı Tayyip Erdoğan’ı, Millet İttifakı Kemal Kılıçdaroğlu’nu, ATA İttifakı Sinan Oğan’ı destekliyor. Memleket Partisi genel başkanı Muharrem İnce 100 binden fazla imza toplayarak cumhurbaşkanı adayı olabildi. Emek ve Özgürlük İttifakı, milletvekili seçiminde ittifaklarına oy verecek seçmenlerin Kılıçdaroğlu’nu desteklemeleri beklentisiyle cumhurbaşkanı adayı çıkarmadı.
Özet tablo bu.
Tescilli parti sayısının 100’ün üzerinde olduğu bir ülke Türkiye; bunlardan 36 partinin isterse seçime katılabileceği Yüksek Seçim Kurulu tarafından açıklandı.
40 gün sonra yapılacak seçimin en önemli özelliği partilerin gruplaşarak seçmen karşısına çıkacak olmaları.
İttifaklar…
Acaba bu gruplar varlıklarını seçime kadar mı sürdürecekler, yoksa ittifaklar kalıcıya dönüşebilir mi?
Taraflardan gelen açıklamalar niyetin kalıcılık taşımadığı yolunda.
Gerçek niyete uyacak mı?
Aslında ‘Cumhur İttifakı’ adını taşıyan oluşum sürekliliği üzerinde taşıyor. AK Parti, MHP ve BBP, bir anayasa değişikliği halkoylaması, bir cumhurbaşkanlığı ve genel seçim, bir de yerel seçim dönemlerinde birlikte hareket ettiler.
Daha da önemlisi, ittifak oluşana kadar birbirlerinden farklı tarafları çok belirgin olan bu üç parti, süreç içerisinde birbirlerine daha fazla benzer hale geldiler.İktidardaki partinin -AK Parti- aldığı kararlardan itiraz etmeleri beklenenleri ve en son HÜDA-PAR’ın ittifaka alınmasında olduğu gibi bazı stratejik kararları, MHP ve BBP içlerine sindirebildi. AK Parti de, MHP ve BBP birlikteliğini koruma amacıyla, kendisinin geçmişinde temsil ettiği varsayılan ilkelere ters düşen bazı kararları alabildi.
MHP ve BBP iktidar partisiyle birlikte olmaktan yararlanıyor, iktidar partisi de oylarının düşmesine rağmen onların yanında bulunmaları sayesinde iktidarını koruyabiliyor.
İktidar partisini sistem değişikliğine teşvik edip başkanlık sistemine geçişi sağlayan MHP, bununla parlamenter sistemde yüzde 30-40 diliminde kalınsa bile iktidarını koruyabilecek AK Parti’yi ‘%50+1’ eşiğini aşmaya ve bu yüzden kendisine dayanmaya zorlamış oldu.
Cumhur İttifakı iktidarın devamına bağlı bir kalıcılığa şimdiden sahip.
Ya Millet İttifakı?
Millet İttifakı’nı oluşturan partiler ilk bakışta birbirine pek -hatta hiç- benzemiyor. ‘Milli Görüş’ çizgisindeki Saadet ve farklı kimliklere sahip olsalar da Saadet’le ortak noktaları bulunan DEVA ve Gelecek partilerinin, tek parti döneminin gururlu sürdürücüsü CHP ile uyuşabilmesi ancak birlikteliğin ‘geçici’ olması halinde anlaşılabiliyor.
Kendisini yeni kurulmasına rağmen sağın her rengini çatısı altında toplayıp en güçlü parti haline dönüşebilecek biçimde kurgulayan İYİ Parti için de durum pek farklı değil.
İYİ Parti seçim olsun, birlikteliğin amacı -iktidar- gerçekleşsin ve sonrasında her parti kendi yoluna gitsin diye gün sayıyor.
Ya da dışarıdan bakana öyle bir izlenim veriyor.
Seçimde sandıktan Millet İttifakı’nın iktidarı çıkarsa ittifak bozulur mu?
MHP ile BBP’nin AK Parti’ye devleti yönetme görevi verip iktidarın nimetlerinden yararlanma yoluna gitmeleri benzeri bir görev bölüşümü ile yetinir mi Millet İttifakı içerisinde yer alan partiler?
Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı, diğer beş partinin genel başkanları onun yardımcısı formulü uzun erimli bir geleceği garantiye alır mı?
Hazır ellerinde uzun sürmüş bir çabanın sonucu olarak iktidar sonrası için ortaya çıkardıkları bir ilkeler metni varken?
Hiç değilse parlamenter sisteme geçişi sağlayana kadar?
Emek ve Özgürlük İttifakı’nın Meclis’e hangi güçle katılacağını görmek gerekiyor bu soruya cevap verebilmek için…
Bir de muhafazakar partilerin ittifak içerisinde gördükleri/görecekleri -aday listelerine de yansıyacak- itibarın onlar sayesinde getireceği muhafazakar oyların ne kadar kalabalık olacağına…
Aritmetik olarak Millet İttifakı’nın sandıktan iktidar olarak çıksa bile anayasa değiştirecek çoğunluğu elde etmesi kuşkulu; bunu ancak Meclis’e sayısal açığı giderecek sayıda milletvekiliyle girmesi halinde Emek ve Özgürlük İttifakı’nın desteğiyle sağlayabilir Millet İttifakı.
Seçime kendi adaylarıyla gireceği anlaşılan İYİ Parti’nin seçmenden ne oranda destek göreceği de sonrasıyla ilgili hesaplar bakımından önemli.
Üzerinde düşünülmesi gereken pek çok ayrıntı bulunuyor.
Erken demeden her türlü ihtimali şimdiden hesaplamakta yarar var.
*Bu yazı fehmikoru.com adresinden aynen alınmıştır.