Fehmi Koru: İktidar seçimde muhalefeti hazırlıksız yakalamak ister; "baskın seçim"in taze bir örneği var

Fehmi Koru: İktidar seçimde muhalefeti hazırlıksız yakalamak ister; "baskın seçim"in taze bir örneği var

Fehmi Koru*

Sonunda beklenen oldu: Büyümeyi önceleyen ekonomik politikaları, bütçenin imkanlarını zorlayarak destekçi kitleleri umutlandıran vaatleri henüz hayata geçmeden, iktidar partisi, gelecek yıl bu zamanlar yapılması kararlaştırılmış seçimin tarihini erkene alıverdi.

İktidar partisinin aldığı karar gerekli merci tarafından da onaylandı.

Merak etmeyin “Ben demiştim” demeyeceğim, daha doğrusu diyemeyeceğim; çünkü baskın seçim kararının alındığı ülke Türkiye değil. Bir zamanlar eksenimizin oraya doğru kaydığını tartıştırıldığımız başka bir ülke: Malezya.

Ülkede bıçak sırtı bir iktidar durumuna düşmüş olan BN (Barisan Nasional) koalisyonunun ana partisi UMNO’nun gelecek yıl bu zamanlarda yapılacak seçimde iktidarı kaybetmesi bekleniyordu. Başbakan İsmail Sabri Yakub, ustaca bir çalımla, ‘baskın seçim’ planını devreye soktu ve 10 Ekim akşamı çıktığı televizyon programında meclisi feshedip derhal seçime gitme kararı aldıklarını açıklayıverdi.

Anladığım kadarıyla muhalefeti hazırlıksız yakaladı bu karar.

Öyle olmalı ki, kısa süre öncesine kadar, tıkanmış görünen politik ortamdan çıkmanın tek çaresinin seçim olduğu tezini gündemde tutan muhalefet partileri, kararın Kral tarafından da onaylandığını öğrenince, itiraz etmeye başladılar.

Kasım ve aralık ayları Malezyada muson iklimi etkisinde geçiyor. Geçen yıl muson yüzünden 50’den fazla insan hayatını kaybetti, sellerde evler yıkıldı. Muhalefet bunu ileri sürüp seçimin daha ileri bir tarihte, daha önce alınan karara uyularak 2023 eylül ayında, yapılmasını istemeye başladı.

Hazırlıksız yakalandılar çünkü.

 Malezya başbakanı İsmail Sabri Yakub..

Seçim kararını açıklamadan önce, Başbakan İsmail Yakub, ekonominin imkanlarını zorlayarak seçmenlere kendisini şirin gösterecek bir dizi karar almış bulunuyor. Çoğu bir an önce seçime gidileceği için vaat düzeyinde kalsa da, seçmenin zihninin vaatlerle çelindiği anlaşılıyor. Daha önce %5.3 olarak açıklanmış büyüme tahmini %6.5 olarak revize edilmiş, fakir fukaraya yapılan yardımlar artırılmış…

Ekonomik sıkıntıları, birdenbire artan hayat pahalılığını hissettirmeden seçime gitmek istiyor UMNO.

Nisan ayında %1.5 civarında olan enflasyon ağustos ayında %4.7 olarak gerçekleşmiş, artış sürecek gibi.

Doğal kaynaklar açısından zengin bir ülke Malezya. Petrol de üretiyor. Ukrayna savaşı yüzünden petrol fiyatının artması iktidarın yararına.

İktidar partisinin zamanında yapılacak seçime kadar geçecek süre içerisinde kendisini zora düşürecek sürprizlerle karşılaşma ihtimali de büyük.

UMNO’nun başkanı Ahmad Zahid Hamidi hakkında açılmış 40 kadar yolsuzluk soruşturmasından aklandı, ancak gelecek ay mahkeme tarafından karara bağlanması beklenen 47 başka yolsuzluk iddiası daha var Hamidi hakkında…

Hamidi’den önce UMNO’ya 2008 ile 2018 tarihleri arasında başkanlık ve İsmail’den önce 2009 ile 2018 yılları arasında ülkeye başbakanlık yapmış olan Najib Razak ülkeyi derinden sarsan büyük bir yolsuzluk skandalı sonrasında yargılanmış ve ağır cezalara çarptırılmıştı.

Bir çok dalda Oscar’a aday gösterilmiş, Martin Scorsese’nin yönettiği, Leonardo diCaprio’nun başrolünü üstlendiği ‘The Wolf of Wall Street’ filmi sonrasında başı yanmıştı Razak’ın…

Meğer o filmin masraflarının büyük bölümünü üstlenen 20’li yaşlarındaki Jho Low adlı genç, Razak tarafından kurulmuş Varlık Fonu’nun kaynaklarını kendi parası gibi kullanmaktaymış.

Kendisinin de fonun yüz milyonlarca dolarını ABD’ye kaçırdığı skandal patlayınca anlaşılan Başbakan Razak’tan aldığı desteğin sağladığı cüretle.

Filmin yapımcısı olan Riza Aziz de Razak’ın damadı değil miymiş…

Konuyu bir başka vesileyle burada ele almıştım; ilgiyle okunabilir.

Şi̇mdi de UMNO’nun son genel başkanı Hamidi’nin başı benzer yolsuzluk iddialarıyla dertte. Onun için de bir an önce seçime gidilmesi gerekiyor.

Demek ki, Malezya’da iktidar böyle yanlışlıklara yol açabiliyor; karakteri müsait olanları baştan çıkartabiliyor iktidar.

Malezya’da birbiri ardına yaşanan bu işte.

Bizde durum ne?

İktidar kendisine çok güveniyor ve ekonomik durumdan yararlandıkları için AK Parti’ye oy verdikleri bilinen, ancak sıkıntılar yüzünden kendisinden uzaklaştığı görülen seçmenini, birkaç ekonomik jestle yeniden yuvaya döndürmenin altyapısını oluşturma gayretinde.

En son açıklanan 250 bin konut, 500 bin arsa müjdesi o seçmen kitlesine dönük bir jest.

Talep görülünce arsa sayısı 1 milyona çıkartılıverdi.

Çekirdek seçmen kitlesinin ise kendisini asla terk etmeyeceğini hesap ediyor AK Parti, ancak onları da konser ve festival yasaklarıyla sadakatlerini sürdürmeye zorlamayı da ihmal etmiyor.

MHP’li son birkaç yılı dışarıda bırakacak olursak, ülkeyi 20 yıldır tek başına yöneten AK Parti’nin lideri de olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, önceki gün, “Yolsuzluğun olmadığı, yoksulluğun olamayacağı Türkiye’yi biz yaparız; şu an itibarıyla da onun hazırlığı içindeyiz” vaadinde bile bulunmadı mı?

Epistemolojik kopuş iddialı, büyüme odaklı ekonomik programla da halka sıkıntıları fazla hissettirmeyecek bir yol izlenmek isteniyor.

Her ne kadar “Engel yok, bir kez daha aday olabilir” deniliyorsa da, anayasadaki başka yöne çekilmesi zor ifadeye göre, birbiri ardına iki kez cumhurbaşkanı seçildiği için Tayyip Erdoğan’ın yeniden aday olabilmesinin önünde engel bulunuyor ve engeli aşabilmenin tek yolu da TBMM tarafından alınacak bir kararla erken seçime gidilmesi…

Malezya’da iktidarın büyük ortağı UMNO, muhalefeti ters köşeye yatırıp, 2023’ün bu aylarında yapılacak seçimi yıl bitmeden yapma kararı aldı; seçimin yeni tarihi muson mevsimine denk gelmesine rağmen hem de… Muhtemelen o da bir hesap.

Bizde iktidar sözcüleri “Seçim zamanında yapılacak” deyip durdukları için iddiamı eski gücünde tekrarlayamıyorum; ancak galiba UMNO sözcüleri de baskın seçim kararını açıklayana kadar “Seçim zamanında yapılacak” demekteymişler…

Muhalefet partilerinin kaderi hep ters köşeye yatırılmaktır.

[Şu günlerde bu son tespitime aykırı bir gelişme İngiltere’de yaşanıyor. Partisi içerisinde sert eleştirilere muhatap çiçeği burnunda başbakan Liz Truss, isyancıları “Seçime giderim ha” diye korkutuyor. Anamuhalefet İşçi Partisi kamuoyu yoklamalarında iktidardaki Muhafazakar Parti’nin hayli önünde görünüyor. Muhalefet orada hazır bekliyor.]

*Bu yazı fehmikoru.com adresinden aynen alınmıştır.