Fethullah Gülen'in avukatı Nurullah Albayrak, İçişleri Efkan Ala'nın Erzurum'da yaptığı bir konuşmada “müvekkiline karşı gerçek dışı isnad ve ithamlarda bulunduğu” gerekçesiyle dava açtı. Albayrak, Ala’nın 50 bin TL manevi tazminat cezası ödemesini talep ediyor.
Hürriyet gazetesinde yer alan habere göre, Bakan Âlâ, Erzurum'da yaptığı konuşmada "Sen, Fas'tan Endonezya'ya kadar, Kırım'dan, Sudan'a kadar herkesin 'Allah razı olsun dediği, hareketin liderine sen 'dur' diyorsun. Kimsin sen? Kimsin? Buna senin gücün yeter mi?" demişti.
Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'ne verilen dava dilekçesinde, “davalı İçişleri Bakanı Efkan Âlâ'nın 27 Ocak'ta Erzurum'da yaptığı konuşmasında Fethullah Gülen’e karşı gerçek dışı isnad ve ithamlarda bulunduğu” öne sürüldü.
Dilekçede, "Bu beyanlar müvekkilimin kişilik haklarına açık ve ağır saldırı niteliğindedir. Söz konusu ifadeler eleştiri ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyecek nitelikte olup, müvekkilimin kişilik haklarına saldırma kastının tezahürüdür" denildi.
Avukat Albayrak dilekçesinde, "Davalı konuşmasında müvekkilimin ismini vermese de, tüm yazılı ve görsel medyada sözlerin müvekkilime söylendiği açık olarak ifade edilmiştir" dedi.
Avukat Albayrak, İçişleri Bakanı Efkan Âlâ tarafından söylenilen hakaret içerikli sözlerle kamuoyunda müvekkiline karşı husumet ve kuşku yaratmaya çalışılarak, müvekkilinin kişilik haklarına saldırıldığını iddia etti. Avukat Albayrak dilekçesinde, "Dava konusu sözleri sarfetmek suretiyle insanları birbirine düşürme ve insanlar arasına kin ve düşmanlık sokma gayretiyle hareket etmek hukuken ve vicdanen kabul edilemez bir davranıştır" dedi.
"Davalı İçişleri Bakanı'dır. Bu sıfatı ile insanların seçim meydanlarında suçlu ilan edilemeyeceğini ve karakter suikastı yapılamayacağını bilir, bilmesi gerekir" denilen dilekçede, şunlar dile getirildi:
"Konuşmada söylenilen 'darbe teşebbüsünde bulunmak, başkaldırmak, defekte etmek, yuvalanmak, iyi niyeti suiistimal etmek, uluslararası sömürge düzenine ‘one munite’ diyen bir lidere dur demek' şeklinde ifade edilen sözler mesnetsiz, haksız ve hukuksuz birer iddiadan başka bir şey değildir. İftira niteliğindeki bu tür iddiaların sorumsuzca dile getirilmesi, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmekten başka bir amaca hizmet etmemektedir. İçişleri Bakanı tarafından hukuk hiçe sayılarak bu tür sözlerin sarfedilmesi, sosyal medyada insanların ahlaki ve hukuki kriterleri yok sayarak hakaret ve iftira atmalarını teşvik etmektedir. Bunun ahlaki ve vicdani sorumluluğu doğrudan davalıya ait olacaktır."
Avukat Albayrak dilekçesinde, davalının siyasi bir kişilik kazanmasının hemen ardından gerçek dışı iddialarda bulunduğunu ifade ederek, "İddialarının iftira olduğunun ortaya çıktığında ise 'ben isim vermedim ki' deyip sorumluluktan sıyrılmaya çalışmıştır. Bu durum davalının rahatlıkla mesnetsiz iddialarda bulunabildiğini göstermektedir" dedi.