Feyzioğlu'ndan Bozdağ'a: Özlemimiz, adalet bakanı gibi davranan bir adalet bakanı

Feyzioğlu'ndan Bozdağ'a: Özlemimiz, adalet bakanı gibi davranan bir adalet bakanı

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, kendisi hakkında referandum çalışması yaptığı için eleştiride bulunan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a cevap vererek, "Halk oylamasının baskısını üzerinizde taşıdığınızı biliyoruz ama özlemimiz nedir biliyor musunuz, adalet bakanı gibi davranan adalet bakanı, siyaset bakanı gibi davranan değil" dedi.

Türkiye Barolar Birliği tarafından, 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla başkent Ankara'da düzenlenen programda konuşan Feyzioğlu, "Bugün Türkiye'de avukatlık varsa, Türkiye Cumhuriyeti, hukukun üstünlüğü ve Mustafa Kemal Atatürk sayesindedir" dedi.

Feyzioğlu, konuşmasının devamında kendisi için, "Sayın Feyzioğlu kanuna göre 'Evet', 'Hayır' kampanyası yapamaz. Senin işin o değil ki. Sen işine bak. Bu ideolojik duvarları da yıkmaz bizim an vazifemiz şeklinde konuşan Adalet Bakanı Bozdağ'a da cevap verdi.

Bakan Bozdağ'ın açıklamasını okuduğunu ve üzüldüğü söyleyen Metin Feyzioğlu, "Sayın Bakanı bizi siyaset yapmakla suçlayacağına, HSK'nın 13 üyesinin 6'sının doğrudan iktidar partisi genel başkanı, kalan 7'sinin de büyük çoğunluğu iktidar partisi meclisi grubu tarafından seçileceği hükmünden hakimlerin bağımsızlığını ve tarafsızlığını nasıl sağlandığını açıklamaya biraz vakit ayırsa, sanıyorum Adalet Bakanı gibi davranmış olur."

"Sözleri zihin karıştırıyor"

Bakan Bozdağ'ın açıklamasında zihin karıştırıcı bir cümleye rastladığını kaydeden Feyzioğlu, şöyle konuştu:

"Sayın Cumhurbaşkanı arkasında küresel güçler var dediği 2010 anayasa yazımı sürecinde Sayın Bakanın selefi, maalesef benim selefim Barolar Birliği Yönetim Kurulunun dik duruşuna rağmen CNN ekranlarında 2010 anayasa değişikliğinin nasıl yargıyı vesayetten kurtaracağını, nasıl özgürleştireceğini ve memlekete nasıl adalet getireceğini 'yetmez ama keşke şu da olsaydı ama' cümleleriyle savunarak değişikliğin referandumdan geçmesine el birliği ile katlıda bulunmuşlardı. Dolayısıyla Sayın Bakan 2010'da ki küresel güçlerin müdahalesiyle yazıldığını bizzat Sayın Cumhurbaşkanının söylediği anayasa değişikliğinin yazımında ve savunulmasında aktif görev almış 2 selefimi savunmaktadır. Bu Sayın Bakanın pozisyonu açısından sanıyorum sıkıntılıdır ama hesabı bize verecek değildir.

"Yargı ele geçiriliyor diye mücadele ettik"

"Ayna bağlamda biz 'yargı ele geçiliyor' diye mücadele ettik. HSYK'yı F tipi cemaat ele geçiriyor dediğimizde, 'yargı ele geçiriliyor demek faşizimdir' diye bize manşetten cevap veren sayın selefimizi 'Anlaştığımız en iyi Barolar Birliği Başkanıydı' diye göklere çıkartmış olmasını içişlerimize müdahale ötesinde kendi pozisyonunu tartışmalı hale getirecek olacak olarak görüyoruz. Yani Sayın Bakan küresel güçlerin hazırladığı bizzat Sayın Cumhurbaşkanının ifade ettiği bir anaysa değişikliğini yazan, savunan ve yargı ele geçiliyor dediğimizde bize 'yargı ele geçiyor diyen faşisttir' diye cevap verenleri mi savunmakta? O zaman Sayın Bakan F tipi suç örgütünün yaptığını mı savunuyor?"