Fransız mizah dergisi Hz. Muhammed karikatürü yayımlayacak

Fransız mizah dergisi Hz. Muhammed karikatürü yayımlayacak

Hz. Muhammed'e hakaret eden 'Müslümanların Masumiyeti' adlı filme olan tepkiler devam ederken, Fransız 'Charlie Hebdo' dergisi Hz. Muhammed'i çıplak tasvir ettiği karikatürlere yer verdi.

Tüm dünyada Müslümanların büyük tepkisine neden olan ve çıkan olaylarda onlarca insanın hayatını kaybettiği 'Müslümanların Masumiyeti' adlı filmin internette yayınlanmasının ardından kriz yaratacak bir gelişmede Fransa 'da yaşandı.

2006 ve 2011 yıllarında yayınladığı karikatürlerle krizlere neden olan haftalık mizah dergisi 'Charlie Hebdo' yarın yayımlanacak son sayısında, Hazreti Muhammed'i tasvir ettiği iddia edilen karikatürleri bastı.

Derginin kapağında bir Musevi'nin ittiği tekerlekli sandalyeye oturtulmuş bir Müslüman görünüyor.

İç sayfalarda ise Hz. Muhammed'i temsil eden ve kendisini çıplak gösteren bir karikatüre yer veriliyor.

Dergi, bugün piyasaya çıkacak son sayısıyla 'Müslümanların Masumiyeti' adlı tartışmalı filme Fransa 'da radikal İslamcıların düzenlediği gösterilere tepki verdiğini söylüyor.

 

Başbakan Ayrault'tan eleştiri

 

Fransız yetkililer karikatürün şiddet olaylarına neden olmasından endişe ediyor.

Başbakan Jean-Marc Ayrault, söz konusu karikatürleri ''aşırı'' bulduğunu ve onaylamadığını söyledi.

Başbakanlık'tan yapılan yazılı açıklamada, ''mevcut konjonktür içinde başbakan bu tür aşırılıkları onaylamıyor ve herkesi sorumlu olmaya davet ediyor'' ifadesi kullanıldı.

''İfade özgürlüğünün, cumhuriyetin temel ilkelerinden birisi olduğu'' bildirilen açıklamada, ''bu özgürlüğün yasaların belirlediği sınırlar çerçevesinde kullanılması gerektiği'' görüşü savunuldu.

Açıklamada, ''laiklik ilkesi, hoşgörü değerleri ile din ve inanç özgürlüğüne saygının, cumhuriyet sözleşmesinin kalbinde yatan en önemli unsurlar olduğu'' ifade edildi.

Derginin yönetimi, ''ITele'' televizyon kanalına yaptığı açıklamada, Hazreti Muhammed'i tasvir ettikleri karikatürün daha önce yayınlanan karikatürlerden ''daha fazla tahrik edici olmadığı'' görüşünü savunarak, ''zaten basın özgürlüğü bir tahrik değil mi '' sorusunu yöneltti.