Financial Times gazetesi dün yayımladığı "Türkiye'de Yatırım" başlıklı özel ekinde, son bir kaç yılda olağanüstü bir ekonomik büyüme gerçekleştiren Türkiye'nin 2001 yılından bu yana en büyük ekonomik çöküş tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu yazdı. Türkiye'nin son yıllarda yabancı sermaye çekme konusunda başarı sağladığı, otomobil ve beyaz eşya ihracatında dünya pazarlarında payını artırdığı, Ülker gibi bazı şirketlerin yurtdışında şirket alımına geçtiği belirtilen ekte, küresel ekonomiyle bütünleşmeye siyasi istikrarın ve piyasalardaki likidite bolluğunun da yardımcı olduğu kaydedildi. Çatışma uyarısı Bununla birlikte 2007'de 20.2 milyar dolara yükselen doğrudan yabancı yatırımın bu yıl 15 milyar dolar düzeyine gerilemesinin beklendiği, 2006'da 17.3 milyar dolar ile zirveye çıkan portföy yatırımlarının da 2007'de kuruduğu belirtildi. AK Parti'nin kapatılmaktan ceza alarak kurtulduğu, siyasi tansiyonun çok yükseldiği, tüm partilerin marttaki yerel seçimlere odaklandığı belirtilen ekte, AB'ye katılım sürecinde durgunluk yaşandığına da dikkat çekildi. Bazı uzmanlar AK Parti'nin seçim başarısı elde etmesi halinde çelişkili kararlara imza atabileceğini bunun da çatışma ortamını körükleyeceğini dile getirdi. Uzun vadede artan milliyetçiliğin yabancı yatırıma karşı bir kamuoyu oluşturabileceği ihtimali de vurgulandı. Ekonomik büyümenin yavaşlamasıyla birlikte işsizlik korkularının büyüdüğü ifade edilen ekte, muhasebe ve kurumsal yönetime ilişkin yasalar üzerinde reform çalışmalarının yapıldığı, hükümetin ticarette yeni rotalar belirlemesi sonrasında Ortadoğu ile ticarette patlama yaşandığı da dile getirildi. Belçikalı Godiva'yı satın alan Ülker, ekte bir vaka çalışması olarak yer alırken, şirketin tarihsel gelişimine de yer verildi. Türk-İngiliz Ticaret Odası Başkanı Remzi Gür ile yapılan röportajda Gür'den "perakende sektörünün önde gelen ismi ve başbakanın arkadaşı" olarak bahsedildi. Altyapı projeleri ve yatırımlarının ele alındığı bölümde ise İstanbul Boğazı'ndaki tüpgeçit projesinden bahsedilirken Türkiye'nin bir ulaşım merkezi olmla hayalini gerçekleştirebilmesi için uzun bir yolun kat edilmesi gerektiği ifade edildi.