Gardırop detoksu

Gardırop detoksu
Yeni bir şey almadan mutlu olamayanlara, çarşı pazar gezmeden duramayanlara müjde. Kriz günlerinde bütçenizdeki kara deliği daha da büyütmemenin yöntemi bulundu: Gardırop detoksu. Hürriyet' yazarı Sibel Arna'nın yazısına göre; Stil danışmanlığı şirketi Karakter A’nın ekibi evinize geliyor, gardırobunuzun altını üstüne getiriyor. Neyi neyle nasıl giyeceğinizi gösteriyor, bugüne kadar aklınızın ucuna bile gelmemiş kombinasyonlar yaratıyorlar. Böylece 40 yıllık kıyafetlerinizi yeniymiş gibi yeniden bayıla bayıla giymeye başlıyorsunuz. Gardırop detoksu, stil danışmanlığı şirketi Karakter A’nın kurucusu Rana Solaker’in bulduğu bir isim ama bu iş ABD’de 80’lerden beri yapılıyor. Oradaki adı ise gardırop check-up. "Amaç insanın yeni bir şey almamasını sağlamak" diyor Rana Solaker. "Eski kıyafetlerini yeniden sevdiriyoruz. Hazırladığımız kombinasyonların fotoğraflarını çekip nereye giderken giyileceğini belirliyoruz." Ekibin bir parçası olan Ahu Yağtuğ, gardırop detoksu yaptıran kişilerin zamandan da tasarruf ettiğini söylüyor: "Ben üç saat gardırobun önünde oturan insanlar tanıyorum. Detokstan sonra buna son veriyorlar." Önce stil kabilesi belirleniyor Gardırop detoksu kısa bir stil analiziyle başlıyor. Müşterinin hangi stil kabilesine ait olduğu bulunuyor. Romantik mi, şehirli mi, bohem mi? Analizde cilt ve saç rengine uygun olan olmayan renkler de ortaya çıkıyor. İlk aşama atılacak ve verilecek kıyafetlerin ayıklanması. Sonra geri kalan kıyafetler renk ve mevsimlere göre ayrılıyor ve eşleştirme işlemi başlıyor. Rana Solaker bir ipucu veriyor: "Kıyafetleri eşleştirirken çok cesur davranıyoruz. Yan yana gelmesine alışık olmadığınız renkleri bir arada kullanıyoruz. Moda artık çok eklektik." Ahu Yağtuğ değerlendirmekte zorlandıkları parçaları dönüştürdüklerini anlatıyor: "Yırtık kot pantolonlar yeniden moda oldu. Kalıbı güzel olanları lime lime yırtıyoruz. Yüksek vatkalı ceketlerin vatkalarını çıkartıyoruz. Tişörtleri kısaltıyoruz ya da yakasını kesip tek omuz haline getiriyoruz." En fazla dört saat Rana Solaker, gardırop detoksunun lüks bir hizmek olarak gözüktüğünü ama uzun vadede bütçe dostu olduğunu söylüyor. Saati 150 lira olan hizmet, 2-4 saat sürüyor. Ekipten iki kişi tamamen objektif olarak kişinin gardırobuna el atıyor. İsteyenler yakın kız arkadaşlarını da çağırıyor. Yakın arkadaşların görevi motive etmek. Onlar da geldiğinde olay ufak çaplı bir detoks partisine dönüşüyor. Ver, kalsın, at Ahu Yağtuğ ve Rana Solaker, gardırop detoksuna başlamadan önce üç kutuya ihtiyacımız olduğunu söylüyor. Ver kutusu, at kutusu ve kalsın kutusu: Ver Giydiğinizde dar ya da bol gelen, kısacası artık size olmayan, son iki senedir bir kez dahi giymediğiniz, size hiç yakışmayan, teninize ve saç renginize uymayan, zayıflama umuduyla aldığınız iki beden küçük giysilere veda etmenin zamanı geldi. Kalsın Kaşmir kazak, trençkot, blazer ceket gibi modası geçmeyen, sevdiğiniz ve devamlı giydiğiniz, dikimi iyi, vücudunuza oturan giysileriniz dolabınızdaki yerlerine geri dönebilir. At Çok iyi bir kuru temizleyicinin bile çıkaramadığı lekeleri olan, çekmiş, sünmüş, yıpranmış, kimseye yakışmayacağına emin olduğunuz giysileri atın. Onlar gardıropların toksik maddeleri, yer kaplamaktan başka işe yaramazlar. Yapılacaklar ve asla yapılmayacaklar Jean takımdan uzak durun. Jean alt ile üstü bir arada kesinlikle kullanmayın. Aynı deseni baştan aşağı giymekten kaçının. Tepeden tırnağa leopar ya da ekose dolaşmayın. Cavalli, D&G gibi markalar bunu yapsa da siz yapmayın. Aksesuvar kullanmaktan korkmayın. Örneğin Dedikoducu Kız (Gossip Girl) dizisi yüzünden saç bantları çok moda, siz de deneyin. Bütün trendleri bir seferde uygulamanız mümkün değildir, unutmayın. Pırıl pırıl, tiril tiril bir üstün altına, bozuk ve salaş bir alt giymek stilize durur. Aynanın karşısında çok vakit geçirmiş gibi durmamaya özen gösterin. Zaten gerçekte de giyinme süreniz en fazla 10 dakika olsun. Gardırop detoksunda iç çamaşırı raflarına da giriyoruz. Bu da işin bir parçası. Tek omzu düşük bir kazağın hangi sutyenle giyileceğini bilmek lazım. Yazlık, kışlık ayrımına karşıyız. Hepsi dolapta aynı anda bulunmalı. İnce bir ipekli elbiseyi kışın bir davete giderken giyebiliyoruz. Açık ayakkabıları da aynı şekilde, karlı havada bile giyen var. Ayakkabı ve çantanın göz önünde olması şart. Ayakkabılarınızı kapalı kutulara saklamayın. Çünkü unutuluyor. Dolaba kokusuz güve ilacı asılmalı. Kıyafetlerin formunu koruması için tahta askı kullanılmalı. Giysiler mutlaka tersten yıkanmalı. Ayakkabı ve çizme kalıba konmalı.