GATA'ya husumet, Fransa'ya hassasiyet gerçeği değiştirmez

GATA'ya husumet, Fransa'ya hassasiyet gerçeği değiştirmez
 

T24- CHP, Deniz Baykal'ın ''Fransa Devlet Başkanı'nın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a 'eşini buraya getirme' diye mesaj gönderdiği'' yönündeki sözleriyle ilgili Başbakanlık'tan yapılan açıklamanın Baykal'ı doğruladığını belirtti. CHP'den yapılan yazılı açıklama “GATA'ya husumet, Fransa'ya hassasiyet gerçekleri değiştiremez” denildi.

CHP, Baykal'ın, ''Fransa Devlet Başkanı'nın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a 'eşini buraya getirme' diye mesaj gönderdiği'' yönündeki sözleri ve ardından yapılan açıklamalara ilişkin olarak yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, Türkiye'nin 2004 yılındaki Fransa Büyükelçisi Uluç Özülker'in bugün bir gazetede yer alan açıklamasında, ''Fransa'nın, Sayın Emine Erdoğan'ın türbanlı olması nedeniyle hassasiyetini hissettirdiğini, ziyaret programının da dört kez değiştirildiğini'' söylediği ifade edildi.

Bazı gazetecilerin bu konuda yaptıkları haberlerden alıntılara yer verilen açıklamada, şunlar kaydedildi: ''Tüm bu gerçekler ortadayken, Başbakanlık 9 Şubat günü saat 19.43'te bir açıklama yaptı ve Sayın Başbakan'ın 19 Temmuz 2004'te eşiyle birlikte Fransa'ya gittiğini duyurdu.

Daha sonra bunun doğru olmadığını hatırlamış veya birileri tarafından uyarılmış olacaklar ki saat 23.27'de bir açıklama daha yaptılar ve 2004 yılında değil, 12 Temmuz 2008 tarihinde Fransa'ya eşli ziyaret yaptığını duyurdular.

Başbakanlık son açıklamasıyla Başbakanlığı yalanlarken, 2004 yılında Sayın Emine Erdoğan'ın Paris'e götürülemediğini açıklayan Genel Başkan Sayın Deniz Baykal'ı da doğrulamış oldular. Yani Başbakanlık telaş içinde yalanlama yapıp, daha sonra kendisini yalanlarken, Genel Başkan Sayın Deniz Baykal'ın açıkladığı gibi, 2004 yılında Sayın Başbakan'ın Fransa'ya eşsiz gittiği de doğrulanmış oldu.

Genel Başkan Deniz Baykal 2004 yılında meydana gelen bu sevimsiz, üzüntü verici olayı başından beri bilmesine rağmen, Başbakan Erdoğan'ın 31 Ocak 2010 günü TRT'de katıldığı programda, GATA'da Sayın Emine Erdoğan'a yönelik uygulamadan bahsedip, türban konusunu istismar edinceye ve aynı istismarı TBMM Genel Kurulu'nda da sürdürünceye kadar bu konudan hiç bahsetmedi. Daha sonra da bu olaydan duyduğu büyük üzüntüyü de belirtti.

Bu gerçekler gösteriyor ki, GATA'ya husumet, Fransa'ya hassasiyet siyaseti gerçekleri değiştiremez. İçerde husumet, dışarıda hassasiyet olmaz. Mugalata ve demogoji ile gerçeklerin üstü örtülemez.''