Gaz fişeklerinin vücutlarına isabet etmesi sonucu hayatlarını kaybeden Enes Ata ve Mahsum Mızrak davasında polislere ikinci beraat

Gaz fişeklerinin vücutlarına isabet etmesi sonucu hayatlarını kaybeden Enes Ata ve Mahsum Mızrak davasında polislere ikinci beraat

Diyarbakır’da 2006 yılında çıkan olaylarda polisin attığı gaz fişeklerinin vücutlarına isabet etmesi sonucu hayatlarını kaybeden Enes Ata ve Mahsum Mızrak’ın ölümüne ilişkin olarak 3 polis hakkında İstinaf’ta bozulan davada mahkeme heyeti ikinci kez beraat kararı verdi. Avukatlar duruşmada delillerin karartıldığını belirtti. Mahkeme faillerin bulunması için Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı.

Diyarbakır’da 28 Mart 2006’da başlayan olaylarda, gaz fişekleriyle Enes Ata (8) ve Mahsum Mızrak’ın (14) ölümüne sebebiyet verdikleri gerekçesiyle özel hareket polisleri Hayrettin Akar, Nuri Özgenç ve Bilal Özkara hakkında “olası kastla ölüme neden olmak” suçundan açılan davada Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde beraat kararı verilirken, 9 yıl süren davada, adli emanette tutulan birçok önemli delil kayboldu.  

İstinaf Mahkemesi'ne taşınan yerel mahkeme kararının usul yönünde bozulması üzerine duruşma bugün tekrar aynı mahkemede görüldü.  Tutuksuz yargılanan sanık polislerin katılmadığı duruşmada, avukatları hazır bulundu. Duruşmaya Mızrak ve Ata’nın ailesi ve avukatları Barış Yavuz ve İHD Diyarbakır Şube Başkanı Abdullah Zeytun katıldı.

Savcı, beraat talep etti

Beraat yönündeki mütalaasını tekrarlayan iddia makamı, Mahsum Mızrak ve Enes Ata’nın güvenlik güçlerinin kullandığı ateşli silah sonucu yaşamını yitirdiğini, ancak delillerin incelenmesi sonucunda maktullerin ölümlerine sebebiyet veren eylemlerinin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğine dair her türlü şüpheden uzak ve cezalandırılmalarına yetecek derecede delil elde edilmediği anlaşıldığını ileri sürerek, sanıklar hakkında beraat kararı verilmesini talep etti. 

"Deliller çalındı, hala beraat kararı isteniyor"

Avukatlar Barış Yavuz ve Abdullah Zeytun, mütalaaya katılmadıklarını ve sanıkların cezalandırılmalarını istedi. Avukat Yavuz, “Karar İstinaf’tan bozma ile dönmesine rağmen bugün yine aynı kararla karşı karşıya kalacağız.  Mahsun’un kafasından gaz kapsülü çıktı. Üzerlerinde bulunan numaraları sorduk, yargılanan 3 polis gösterildi. Tabi 10 yıldır 3 polis ortada yok. Bu adliye odalarının birinde tutulan deliller çalındı. Bugün hala beraat kararı isteniyor” diye konuştu.
 
“Deliller karartıldı, çalındı” diyen avukat Zeytun ise “Enes Ata’nın adli emanetteki delileri kaybettirildi. Yaşamını yitirirken üzerinde bulunana elbiseleri, polisin telsiz konuşmaları mahkeme kararı olmadan imha edildi. Çünkü o zamanın şüphelileri sonranın sanıkları kamu görevlileri oldukları için hem soruşturma hem kovuşturma aşamasında aklanmak istendi.  Biz sanıkların kamu görevlileri olması nedeniyle daha hassas yaklaşılmasını beklerken, söz konusu jandarma, polis, kamu görevlisi olunca alelacele karar verilmektedir. Beraat mütalaasından vazgeçilerek sanıkların cezalandırılmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Beraat ve suç duyurusu

Verilen kısa aranın ardından mahkeme heyeti, sanık polislerin üzerine atılı suçları işledikleri sabit olamadığı gerekçesiyle ayrı ayrı beraatlarına karar verdi. Mahkeme faillerin araştırılarak bulunması için Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmasını da kararlaştırdı.
 
Mızrak ve Ata’nın avukatları, kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıyacaklarını kaydetti. (MA)