AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyesi işadamı Ethem Sancak'a ait Esmedya grubu bünyesindeki Güneş gazetesi, 10 insan hakları aktivistinin gözaltına alınması ve tutuklanması ve tutuklu gazeteciler için biraraya gelen dayanışma grubunu "24 Temmuz'da planlandığı iddia edilen kaos planının bir parçası" olduğu iddiasını öne süren yayınlarının ardından, Genel Yayın Yönetmeni Turgay Güler'in Fethullah Gülen'i savunan yazılarıyla da tekrar tartışma konusu oldu. Güler'in, "Hocaefendi" diye andığı "Fethullah Gülen'den hayır duası" istediği ve cemaatin kapatılan gazetesi Zaman'ın Genel Yayın Yönetmeni için "Ekrem Dumanlı'yı yedirmeyiz" dediği yazısı sosyal medyada paylaşılıyor.
TIKLAYIN - "Gazeteci dayanışma grubuna iftirayla saldıran Güneş, gazete değil provokasyon merkezi..."
Güneş gazetesi, 21 Temmuz Cuma günü, Whatsapp'ta, Cumhuriyet gazetesi davası için ilk duruşma tarihini vurgulayan "24 Temmuz'da Birlikte Özgürüz" ismiyle kurulan dayanışma grubunu "delil" olarak gösterdiği "haber"de, tutuklu Cumhuriyet muhabiri Ahmet Şık'ın eşi Yonca Şık ile gazeteciler Mustafa Hoş, Banu Güven, Nevin Lagendijik, Oda TV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ile CHP ve HDP milletvekillerini hedef göstermişti.
İnsan hakları aktivistleri ile 24 Temmuz grubunu hedef alan yayında "İhanetin merkez üssü olarak ise Kadıköy seçilmişti. Burada sözde 'kurtarılmış bir alan' oluşturulacak, İran uyruklu İsveç vatandaşı olan casus Ali Gharavi'nin haritada işaretlediği Güneydoğu başta olmak üzere tüm Türkiye'ye model olarak sunulacaktı" iddialarına yer verildi. Sabah grubuna bağlı Takvim gazetesi de internet sitesinde aynı iddiaları paylaşmıştı.
Bu yayınların ardından, Güneş Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Turgay Güler'in, Akşam gazetesinde "Ekrem Dumanlı ile pişti olmak" başlığıyla yayımlanan (29 Ekim 2013) yazısı tekrar gündeme geldi. Güler'in yazısı şöyle:
"Fethullah Gülen Hocaefendi rahatsızlandığında ilk arayanlardan biri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dı. Erdoğan ve Gülen arasındaki bu telefon görüşmesinin detaylarını Ekrem Dumanlı aktarıyor: “Erdoğan zarif bir ses tonuyla geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Hocaefendi de aynı zarafetle Sayın Başbakan’ın hatırını sordu, “Zahmet buyurdunuz...” dedi. Söz sırası dualaşmaya gelmişti. İkisi de hem dua istedi birbirlerinden, hem dua ettiler birbirlerine. “Görülmeye, duyulmaya, düşünmeye değer bir tabloydu”diyor Ekrem Dumanlı. Ardından da haklı olarak ve dahi cesaretle ekliyor: “Uzaktan bu manzarayı izleyebilseydiniz, eminim, ‘Yahu işgüzarlar! Artık aradan çekilin ki fitne ateşi sönsün!’ diyecektiniz. Öyle samimi öyle halisane bir iletişim vardı ortada...”
Görüşmenin sonunda Hocaefendi arkadaşlarına dönerek, “Sesi çok güzel geliyordu” diyor ve o sesteki duruluk ve içtenliğe dair övgülerini sıralıyor. Ekrem Dumanlı “Geçmiş olsun” başlığıyla kaleme aldığı yazısında bu ayrıntıyı çok önemsemiş. Yüksek çözünürlüklü bir fotoğraf çekmiş. Çok net göstermiş. Malumu ilam etmiş. “Gayrısı yalandır” demiş. Dumanlı, iki paragrafa sığdırdığı bu gerçeği anlatırken mühim mesajlar veriyor. “Görülmeye, duyulmaya, düşünmeye değer bir tabloydu” diyor. Düşünmeye! Kesinlikle haklı. Bir başka yerde “Yahu işgüzarlar! Artık aradan çekilin ki fitne ateşi sönsün!” diye feveran ediyor. Ancak bu kadar iyi ve böylesi bir cesaretle özetlenebilirdi. Geçtiğimiz günlerde yine bu köşede kaleme aldığım bir yazıda, aynını kendi üslubumla dile getirmiştim. O işgüzarlar o yazıyı fitne ateşine “odun” etti. Dumanlı’nın kibarca “işgüzar” diye nitelendirdiği bu tipleri ben “fitne çetesi” olarak görüyorum. İşte o fitne çetesi, kendilerine yönelik eleştirileri “cemaat eleştirisi” olarak göstermeyi başarıyor. Neyse... Gelelim asıl meseleye, Ekrem Dumanlı’nın yazısında zikrettiği işgüzarların kim olduklarını herkes çok iyi biliyor. Dumanlı da. Erdoğan’a en ağır hakaret ve iftiralarda bulunan “işgüzarlar” Dumanlı’nın pek uzağında değil. Dumanlı’yı zor durumda bırakmamak adına kendisinin de yakından tanıdığı bu işgüzarların isimlerini şimdilik zikretmeyeceğim. Şimdilik! “Yahu işgüzarlar. Artık aradan çekilin ki fitne ateşi sönsün!” gibi üst perdeden bir tonlamayı Hocaefendi’nin bilgisi dahilinde yaptığı aşikâr. Eminim ki gereğini de yapacaktır. Bu arada yeri gelmişken bir kez daha Hocaefendi’ye Allah’tan acil şifalar diliyorum. Hayır duasını bizler için de eksik etmemesini temenni ediyorum. Ve son bir not. Ekrem Dumanlı bundan böyle bu fitne çetesinin hedefinde olacaktır. Geçmişte de olduğu gibi. Şüphesiz, Dumanlı’yı da yedirmeyiz."