Gazeteci Meral Tamer, geçen hafta gerçekleşen 50. Dünya Ekonomik Forumu'nu değerlendirdi. Bu yıl gerçekleşen zirvede ana gündemlerden biri olan iklim krizini ve aktivistleri Z kuşağı ve küresel düzeyde önemli konumlara gelen kadınlar üzerinden anlatan Tamer, "Geleceği şekillendirmek için gecelerini gündüzlerine katan kadınlar tanıdım" yazdı.
Eşitlik, Adalet, Kadın Platformu'na izlenimlerini yazan Tamer, Davos'ta panele katılan iklim aktivisti Greta Thunberg dışında etkilendiği genç aktivistleri de tanıttı. Tamer'in Davos izlenimleri şöyle:
"Yaşadığımız coğrafya, hayatımızın her alanına nasıl da damgasını vuruyor? Geçen hafta Davos’ta yapılan Dünya Ekonomik Forumu (DEF) toplantılarında, dünyanın dört bir yanından gelen çok sayıda gencecik aktivist kızla tanıştım. İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg kadar ünlü olmasalar da Afrika’dan, Asya’dan, Amerika’dan 13 -18 yaş arası gençler, kendi coğrafyalarındaki en can alıcı sorunların yarattığı sıkı aktivistler olarak, hem de ana oturumlarda panelisttiler. Ve bu teenager’lerin % 90’ı kızdı.
Her yıl ocak ayının sonlarına doğru yapılan Davos toplantılarına 1998’den bu yana tam 20 kez katıldım. Geçen hafta 50’inci doğum gününü kutlayan Dünya Ekonomik Forumu’nda bu yıl bence en büyük değişiklik, 20 yaş altı Z kuşağı aktivist gençlerin baş tacı edilmesiydi. Buna karşılık bu kızların Davos’un müdavimi büyük şirket ve bankaların CEO’larıyla eşdeğer panelist oldukları oturumlarda ise bayağı irkildim ve şu çarpıcı ayrımı net olarak gördüm.
Bir yanda sorulara yanıt verirken nasıl kıvırtacağını çok iyi bilen, idare-i maslahatçı, mış gibi yapmayı adet haline getirmiş, çoğu ikiyüzlü bankacılar ve büyük şirket CEO’ları… Diğer yanda ise heyecan dolu, tutkulu, gözleri parlayan, yalan-dolandan uzak, hedefine odaklanmış gencecik beyinler…
18 yaşındaki Zambialı Natasha Mwsana’nın dediği çok doğru: “Yetişkinlerin tecrübesi varsa, bizim de fikirlerimiz, enerjimiz, dinamizmimiz var. Bizden önceki tüm genç jenerasyonlara göre daha özgünüz; sosyal medyanın da katkısıyla bizden önceki bütün nesillerin gençlerinden daha güçlüyüz. Gelin bizim fikirlerimizle sizin tecrübelerinizi birleştirelim.”
Ben zaten bir süredir tam da böyle düşünüyorum ve genç neslin fikirlerinin uygulamaya geçmesinde katkıda bulunmak istiyorum.
Natasha, gerçekten çok yüksek uçan bir genç kız. Olumlu değişim yaratmak için kolları sıvadığı mücadele alanları neredeyse sonsuz. Çocuk ve kadın hakları aktivisti, Afrika Birliği Komisyonu Genç Danışma Kurulu Üyesi. Çocuk gazeteci olarak çalışmış ve medyayı kullanarak kız çocuklarıyla kadınlara güç kazandırmaya uğraşıyor. Afrika’nın güneyinde HIV ve AİDS’le Mücadelenin Yaygınlaştırılması Servisi’nde sosyal denetçi. Genç insanların radikal biçimde harekete geçmelerine önayak olduğu için kendisiyle gurur duyuyor. Müthiş ateşli bir hatip.
Bu yıl Davos’ta çok sayıdaki aktivist genç kızın açık ara en ünlüsü kuşkusuz İsveçli Greta Thunberg’ti ve her haliyle bunu yerden göğe hak ediyordu. Greta ile 2 oturumda toplam 2 saat beraber olduk. Her davranışını dikkatle izledim. Yaşıtlarına hiç benzemiyor. Büyük insan gibi, bilge bir kişiliği var. Çok sakin. Az konuşuyor, ama mesajlarını çok net, altını çize çize veriyor.
Birkaç genç aktivist kızdan daha söz etmek istiyorum:
-Autumn Peltier: 15 yaşında, Kanadalı. 8 yaşından beri Ontario’da temiz içme suyu için çalışıyor. 2018’de 13 yaşındayken Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda dünya liderlerine seslendi. Artık uluslararası kabul görmüş bir savunucu. Geçen yıl Ontario’da Çevre Komisyonu Başkanı seçildi.
-Naomi Wadler: 13 yaşında, sosyal adalet aktivisti. ABD’de yaygın silah kullanımının yasaklanmasını istiyor. Silahlı şiddet mağdurlarının, özellikle de siyahi kadın mağdurların mart 2019’da yaptığı silah karşıtı protestoları savunan ateşli konuşmalar yapıyor
-Melati Wijsen: Bali’de doğup büyümüş 18 yaşında Endonezya/Hollandalı aktivist. 2 yaş küçük kızkardeşi Isabel’le birlikte 6 yıl önce kurdukları Bye Bye Plastic Bags, bugün uluslararası alanda tanınan bir platform. Gençlerin güçlenmesi için de çalışmalar yapan iki kardeş, ilkokuldayken Mandela, Mahatma Gandi ve Lady Diana’yla ilgili öğretmenlerinin gösterdiği bir filmden etkilenerek aktivist olmuşlar.
Bu kızların gelecekte önemli görevlerde karşımıza çıkacağına kuşku yok. Zaten şimdiden küresel düzeyde çok önemli mevkilerde artık kadınların ve bu yılki Davos toplantıları, bu kadınların resmi geçidi gibiydi. IMF’in yeni Başkanı Kristalina Georgieva’yı dinlerken güvenip ikna oluyorsunuz. Şimdi Avrupa Merkez Bankası Başkanı olan selefi Christine Lagarde tabii çok farklı, havalı, kendinden hoşnut ve emin. Avrupa Komisyonu’nun ilk kadın Başkanı 7 çocuklu Ursula van der Leyen, Almanya’nın da ilk kadın Savunma Bakanı’ydı. İlklerin kadınları bunlar ve her gün yenileri ekleniyor. Yunanistan’ın ilk kadın Cumhurbaşkanını da Davos’tan selamlayıp kutladık.
Bir toplantıdan diğerine koşuştururken 220 yıllık New York Borsası’nın ilk kadın Başkanı ve CEO’su Stacey Cunningham’la çarpışınca, özür dilemeden önce kutlamak geliyor içinizden. Dünya teknoloji borsası olarak kabul edilen Nasdaq’ın Başkanı ve CEO’su ise yıllardır kadınların liderliği ve finansal hizmetlerde öne çıkmalarının savunuculuğunu yapan Adena Friedman. Nasdaq olarak 4 bin şirketi yönlendiriyorlar.
Liste çok uzun, manşetlere çıkmayan çok değerli kadınlar tanıdım bu yıl Davos’ta. Geleceği şekillendirmek, 4. Endüstri Devrimi’nin yeni iş alanlarını yaratmak, devlet memurlarının elindeki imkanları toplum yararına yönlendirmek için gecelerini gündüzlerine katan…
İstanbul’dan hepsine selam olsun."