Gazeteciler baskıya ve sansüre karşı 10 Ekim'de Ankara'da yürüyecek

Gazeteciler baskıya ve sansüre karşı 10 Ekim'de Ankara'da yürüyecek

Gazeteciler, özgür medya talebiyle 10 Ekim Cumartesi günü Ankara’da gerçekleştirilecek olan Emek, Demokrasi ve Barış Mitingi’ne çağrıda bulundu. DİSK’e bağlı Basın İş Sendikası tarafından yapılan çağrıda “Mesleğimizin onuru için, halkın haber alma hakkı için tüm gazetecileri, baskıya ve sansüre karşı aynı pankart arkasında yürümeye çağırıyoruz” dendi.

Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın da katılımcısı olacağı 10 Ekim’deki Emek, Demokrasi ve Barış Mitingi’nde 29 platform ve bileşen, özgür bir ülke için özgür basın pankartıyla yürüyecek.

DİSK Basın-İş Sendikası tarafından gazeteciler açısından tablonun her geçen gün ‘vahimleştiği’ belirtilerek, habercilerin kafalarına silah dayandığına işaret edildi. Basın-İş, gazetecilerin sokağa çıkma yasağı uygulanan yerlerde yaşananları kamuoyuna aktarmasının istenmediğini öne sürdü.

DİSK Basın-İş Sendikası tarafından yapılan çağrı şöyle:

Ajanslar, gazete binaları terörle mücadele timleri tarafından aranıp gazeteciler toplu halde gözaltına alınıyor. Tablo her geçen gün vahimleşiyor. Habercilerin kafalarına silah dayanıyor. Sokağa çıkma yasağına uymadığı gerekçesiyle gazeteciler gözaltına alınmak isteniyor. Aslında gazetecilerin sokağa çıkma yasağı uygulanan yerlerde yaşananları kamuoyuna aktarması istenmiyor.

Gazete binaları milletvekilinin başını çektiği güruh tarafından basılıyor, iktidarın hoşuna gitmeyen haberler yapan, yazılar kaleme alan gazeteciler işlerinden oluyor. Gazeteciler öldüresiye dövülüyor.

Sansür, otosansür vakayı adiyeden oldu. Onlarca internet sitesine bir günde erişim engelleniyor. Başka ülkelerde olsa büyük sonuçlar doğuracak olaylar, ölümler birçok gazetenin birinci sayfasında, birçok televizyonun haber bültenlerinde yer almıyor.

Hükümetle gazete/kanal yöneticileri arasında doğrudan telefon hatları kuruluyor. Devlet yöneticileri gazete patronlarını ağlatıyor. Ağlayan patronlar neredeyse her ay düzenli tensikat yapıyor.

Doğu ve Güneydoğu illerinde çalışan meslektaşlarımız ağır tacizlere, ölüm tehditlerine maruz kalıyor. İktidar basın kartını istediğine verip, istediğine vermemeye çalışıyor. Akreditasyon uygulamasında artık kantarın topuzu ziyadesiyle kaçtı. Artık gazetecilerin bazı cenazeleri izlemesine bile izin verilmiyor. Sadece Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a değil, diğer hükümet ve devlet görevlilerine bile istemedikleri soru yöneltilemiyor. Gazeteciler en temel işi olan soru sormayı unutacak hale geldi neredeyse...

Bu hengame içinde gazetecilerin örgütlenme ve özlük haklarını bile konuşamıyoruz.

Biz aşağıda imzası bulunan gazeteci örgütleri ve gazeteciler meslektaşlarımızı 10 Ekim'de Ankara'da yapılacak mitinge çağırıyoruz. Mesleğimizin onuru için, halkın haber alma hakkı için tüm gazetecileri, baskıya ve sansüre karşı aynı pankart arkasında yürümeye çağırıyoruz.

İ