Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bilgin, RTÜK'ün Halk TV’ye verdiği cezalarla ilgili, “Bu cezalarla RTÜK yaklaşan seçimde eleştirel tüm sesleri susturmak için görev yapacağını göstermiştir. Demokrasimize, basın ve ifade özgürlüğüne zarar veren her uygulamanın karşısında gazeteciliği savunmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) Halk TV’ye 5 kez program durdurma ve iletişim gelirinin yüzde 11’ine ulaşan oranda para cezası vermesine tepki gösterdi.
TIKLAYIN - RTÜK’ten Halk TV’ye para ve program durdurma cezası
Bilgin, yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“Halk TV’ye verilen son cezalarla RTÜK yaklaşan seçimde eleştirel tüm sesleri susturmak için görev yapacağını göstermiştir. Eleştirel televizyon kanalları türlü gerekçelerle kapanmakla karşı karşıya kalacakları ağır cezalarla susturulmaya, sözde disipline edilmeye çalışılmaktadır. Yılın sadece ilk 9 ayında Halk TV’ye verilen ceza sayısı 11’e ulaştı.
Gerekçelere baktığımızda ise yayın konuklarının sözleri nedeniyle verilen cezaların başı çektiğini görüyoruz. Daha önce konukların sözleri nedeniyle verilen cezalar, kanalların itirazlarıyla yargıdan dönmüş, RTÜK cezalarının hukuk dışı olduğu kanıtlanmıştı. Buna karşın Üst Kurul, başta siyasi konuklar olmak üzere ekrandaki eleştirel görüşlere karşı iktidarın sansür kurulu olarak görev yapmaya devam etmekte, ceza yetkisini tehdit ve otosansür için kullanmaktadır. Muhalefet milletvekillerinin sözleri nedeniyle ceza verilmesi, muhalefet sözcülerinin seçim döneminde ekranlarda dilediği gibi konuşabilmesinin, siyasi eleştiri ve propaganda yapabilmesinin önüne engel olacaktır. Bu durum halkın haber alma hakkını yok saymak anlamına gelir. Bu da seçimlerde özgür iradeleriyle, her kesimden bilgi alarak, tüm siyasi parti ve adayları dinleyip kararlarını özgürce verecek seçmene de saygısızlık demektir.
Bu karanlık tablo açıkça göstermektedir ki Türkiye’nin ulaşmayı hedeflediği yeni demokratik döneminde RTÜK ve diğer medya düzenleyici kuruluşlarının siyaset dışı, özerk ve mesleki ağırlıklı yeni yapılanmaya kavuşması zorunludur. RTÜK mahkeme değildir. Demokrasimize, basın ve ifade özgürlüğüne zarar veren her uygulamanın karşısında gazeteciliği savunmaktan vazgeçmeyeceğiz.”