Danıştay, gazetecilerin Emniyet binalarına giriş yasağını, "Basının bilgi alma, halkın da basın aracılığıyla bilgi alma ve habere ulaşma hakkı yönünden telafisi güç veya imkansız sonuçlar ortaya çıkabilecektir" gerekçesiyle durdurdu.
Özden Atik’in DHA’da yer alan haberine göre, İstanbul Barosu'nun, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan ve basın mensuplarının emniyet müdürlüklerine girişini yeniden düzenleyen genelgenin iptali ve yürütmenin durdurulması için Danıştay 10. Dairesi'ne açtığı davanın reddine yaptığı itiraz kabul edildi. Danıştay İdari Dava Daireler Kurulu, idari mahkemenin verdiği kararı kaldırarak yürütülmesinin durdurulmasına hükmetti.
İstanbul Barosu'nun resmi sitesinden duyurulan 5 Mart 2015 tarihli kararda, İstanbul Barosu'nun Danıştay 10. Dairesi'ne yaptığı yürütmenin durdurulması talebinin reddedilmesi üzerine itirazda bulunduğu ve yürütmenin durdurulmasını talep ettiği belirtildi. Kararda, İstanbul Barosu'nun Emniyet Müdürlüğü genelgesiyle basın mensuplarının artık hizmet binalarına giriş yapamayacaklarının, Vatan Caddesi'ndeki ve Gayrettepe'deki binalarda bulunan basın odalarının kapatıldığı, böylece basına sansür uygulandığı ve Anayasal güvence altına alınan halkın bilgi edinme ve haber alma hakkının ihlal edildiği belirtilerek iptal başvurusunda bulunduğu hatırlatıldı. Davalı Emniyet Genel Müdürlüğü'nün ise genelgenin hukuka aykırılık bulunmadığı, ayrıca kurumun resmi internet sitesinde yer alan "Duyurular" kısmında kamuoyunu bilgilendirdiği yönündeki savunusuna da yer verildi.
Anayasa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Basın Kanunu'nun haberleşme ve ifade özgürlüğüne yönelik kararlarıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarının yer aldığı kararda, "Bireylerin haber alma özgürlüğünün sağlanmasına yönelik en önemli araçlardan olan basın organ ve mensuplarının, herhangi bir ayrım yapılmaksızın birer kamu kurumu olan emniyet binalarına girişinin doğrudan yasaklanması, demokratik bir toplumda gerekli olmayan, hakkın özüne dokunan, hukuken kabul edilebilir bir zorlayıcı sebebe dayanmayan ve ölçülü olmaktan uzak bir müdahale niteliğindedir" denildi.
Soruşturmanın gizliliğini konusunun ise zaten başlı başına suç olduğu ve ceza kanununda bulunduğu ifade edilen kararda, şunlar belirtildi: "Soruşturmanın gizliliğini ihlal etmeksizin yapılacak yayınlar hakkında da yasak getirilmesi amacıyla basın mensuplarının emniyet binalarına girişinin yasaklanması geniş bir alanda ifade, basın ve haber alma özgürlüğünün kısıtlanması sonucunu doğuracaktır."
Kararda ayrıca, "Genelgenin uygulanması halinde basın mensuplarının halkı ilgilendiren emniyet hizmetlerine ilişkin haberlere ulaşması engellenecek olup, basının bilgi alma, halkın da basın aracılığıyla bilgi alma ve habere ulaşma hakkı yönünden telafisi güç veya imkansız sonuçlar ortaya çıkabilecektir" denildi. Genelgenin dava konusu kısımlarının, Anayasa'da ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde öngörülen temel bir hakkı ihlal eder nitelikte ve Basın Kanunu'na açıkça aykırı olduğu belirtilerek bu nedenlerle Danıştay 10. Dairesi'nce verilen kararın kaldırılmasına ve yürütülmesinin durdurulmasına oyçokluğuyla hükmedildi.