Gazetecilere polis operasyonu protesto edildi

T24 Ankara

MA ve Jinnews’tan gazetecilere polis operasyonları İHD Ankara Şube’de protesto edildi. Sendikalar ve gazeteciler, “Özgür basın susturulamaz” diyerek gözaltına alınan gazetecilerin serbest bırakılmasını talep etti.

Polis, bu sabah Ankara, İstanbul, Van, Diyarbakır, Urfa ve Mardin’de birçok gazetecinin evine baskın düzenledi. Mezopotamya Haber Ajansı (MA) Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever, Ankara Haber Şefi Deniz Nazlım, muhabirler Selman Güzelyüz, Zemo Ağgöz, Berivan Altan, Hakan Yalçın, Emrullah Acar ve Ceylan Şahinli ile JinNews muhabirleri Habibe Eren ve Öznur Değer, dosya kapsamında gözaltına alınanlar arasında. JinNews muhabiri Derya Ren ise farklı bir soruşturmadan Diyarbakır’daki ev baskınında gözaltına alındı. 

Gazeteciler, Disk Basın-İş, Türkiye Gazeteciler Sendikası, İnsan Hakları Derneği ve HDP Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında gazetecilerin gözaltına alınmasını protesto etti. Mezopotamya Ajansı ve Jinnews’tan 11 gazetecinin gözaltına alınması konusunda karşı İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi’nde bir araya gelen gazeteciler, “Özgür basın susturulamaz” dedi.

“Gizli saklı haberler yapmıyoruz”

MA’dan Özgür Paksoy, “Ankara Emniyeti’nin hukuksuz açıklamalarında da arkadaşlarımızın yaptığı haberlerden dolayı gözaltına alındığı ortada. Biz bu hakikati topluma ulaştırmaya devam edeceğiz. Gizli saklı haber yapmıyoruz. Hepimizin kimliği de basın kartı da cebinde” dedi.

“Çağırsalardı Savcılıkta ifade verirlerdi”

Yeni Yaşam gazetesi yazarı Hüseyin Aykol da “33 yıldır özgür basın olarak gazeteler çıkartıyoruz, ajanslar kurduk, televizyonlarımız var. AKP’den önceki hükümetler de bizi çok iyi tanırlar” diye konuştu.

Diyarbakır’da gazetecilere yönelik operasyonda hâlâ ortada bir iddianame olmadığını hatırlatan Aykol, “Oysaki o arkadaşları çağırsalardı savcılıkta ifade verirlerdi. Bugün de aynısı oldu” dedi. Aykol, şöyle devam etti:

“Bundan 2-3 yıl önce Ankara büroda çalışanların bir kısmı ya başka şehirde gazetecilik yapmaya karar verdi ya da gazetecilik yapmaktan vazgeçti. Böyle bir listeyle arkadaşlarımızı toparladılar. Toparlamak ne kelime? Uzun namlulu silahlarla arkadaşlarımızın evleri basıldı, kapıları kırıldı. Bu kadar utanmazlık olabilir mi? Kimyasal saldırıya ilişkin haberin Ankara’dan çıktığını düşünüyorlar ve bu haberi kim yaptıysa onlara gününü gösterin diyorlar. Bir yıl önce ayrılmış arkadaşımızın, altı ay önce bebeğine bakmak için izin almış arkadaşımızın alındığı bir operasyon bu.”

“Biliyoruz, kalemimizden korkuyorlar”

Operasyonda evi basılan Jinnews muhabirlerinden Dilan Babat, evlerinden yüzden fazla kitaba el konulduğunu, polisin kendilerine hakaret ve cinsiyetçi küfürler ettiğini anlattı. Babat, polisin  gazetecilerin telefon şifrelerini istediğini, uzun namlulu silahlar doğrulttunu söyledi.

Babat, MA bürosundaki aramanın altı saat sürdüğünü, Süleymaniye’de 4 Ekim’de öldürülen Jineoloji Dergisi editörü ve gazeteci Nagihan Akarsel’in fotoğrafı ile Diyarbakır’da 16 Haziran'da tutuklanan 16 gazetecinin fotoğraflarına da el konulduğunu söyledi.

İHD’den Fatin Kanat da iktidara seslenerek, “Gazeteci, hakikatten kopmadan yazmaya devam edecektir. Sizin sansür yasalarınız, hukuksuz uygulamalarınız gazeteciliği ortadan kaldıramayacak. Beyhude bir çaba içerisindesiniz” ifadesini kullandı. 

Türkiye Gazeteciler Sendikası Ankara Şube Başkanı Sibel Hürtaş, “Gazeteci arkadaşlarımız işkence edilerek gözaltına alındı. Bu işkence görüntülerinden utanç duyuyorum. Bir polisin gazetecilerin üzerine oturduğu görüntüler bir de Ankara Emniyeti tarafından sosyal medyaya servis edildi” değerlendirmesini yaptı.

Son olarak DİSK Basın-İş Ankara Şube Başkanı Turgut Dedeoğlu, “Biz sendika olarak gözaltına alınan arkadaşlarımıza kefiliz. Haberlerinin arkasında olmaya, dayanışmaya devam edeceğiz. Sizler de bu dayanışmaya ortak olun, hep beraber özgür günlere gidelim” ifadelerini kullandı.