Basın İlan Kurumu’nun reklam kesme cezası uyguladığı Evrensel gazetesi çalışanlarının sarı basın kartları iptal edildi. Evrensel gazetesinin ardından yenilenme için başvuru yapmış olan ve uzun süredir bekleyen çok sayıda gazetecinin basın kartının iptal edildiği ortaya çıktı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı iptallere ilişkin herhangi bir açıklama yapmadı. Kartı iptal edilen gazetecilerin 'Basın Kartı Destek Hattı'na da ulaşmakta zorlandıklarını ifade edildi.
Basın kartının yenilenmesi için başvuru yapmış olan ve uzun süredir bekleyen çok sayıda gazetecinin basın kartlarının iptal edildiği ortaya çıktı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı konuya ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadı.
Basın Kartları Komisyonu'nun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'na bağlanmasından sonra uzun zamandır yenileme başvurusu yapmış olan gazetecilere “bekleniyor” denilen basın kartları iptal edildi. Türkiye Gazeteciler Sendikası adına Basın Kartları Komisyonu'nda görev yapmış olan Sultan Özer, sürekli basın kartı sahibi Fevzi Argun, Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı ve Evrensel Gazetesi Haber Müdürü Yardımcısı Gökhan Durmuş, Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, T24 yazarlarından Murat Sabuncu da basın kartı iptal edilen isimler arasında.
TIKLAYIN | Evrensel çalışanlarının basın kartları iptal edildi
Gazetecilerin basın kartının iptal edilmesine tepki gösteren CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “Başvurusu bekletilen gazetecilerin ellerindeki mevcut basın kartları da gerekçesiz bir kararla iptal edildi. Gazeteciler fiilen kartsız bırakılıyor. Evrensel Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat dahil neredeyse tüm kadrosunun, Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş’un, Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral’ın basın kartlarının iptal edilmesinin gerekçesi ne?" diye sordu.
"Gazeteciler; mesleklerini yapmak, halka gerçekleri aktarmak için mecbur bırakıldıkları basın kartından fiilen mahkûm bırakıldı" diyen Çakırözer, "Turkuvaz Kart için daha ne kadar bekletileceklerini bilmeyen gazeteciler ellerindeki Sarı Basın Kartı’ndan da oldu. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı sorularına yanıt vermiyor. Yeni kart için yaptıkları başvurunun ne zaman sonuçlanacağı bilinmiyor. Bu sürede mesleklerinin gereklerini nasıl yerine getireceklerini bilmiyorlar. Meclis’e giremiyorlar. Pek çok davayı, sokaktaki etkinlikleri izleyebilmeleri basın kartı taşımalarına bağlı. Bu, basın özgürlüğüne en büyük darbe” dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na çağrı yapan Çakırözer, “Bu belirsizlik bir an önce giderilmeli. Kart iptallerinden geri adım atılmalı ya da Basın Kartı Komisyonu bir an önce toplanarak yeni basın kartı başvurularının tamamını karşılamalı. Bu belirsiz sürecin nasıl atlatılacağı ile ilgili net bir açıklama yapılmalı” dedi. Gazetecilerin zaten giderek ağırlaşan koşullarda haber yapmaya çalıştığını ifade eden Çakırözer, “Basın kartı, basın ve ifade özgürlüğünün baskı altına alınması için daha fazla araç haline getirilmemeli” ifadelerini kullandı.
Çakırözer, “Daha önce bazı gazete ve gazetecilere basın kartı verilmemesi yönünde bir liste oluşturulduğu iddia edilmişti. Bugün kartları iptal edilen yüzlerce gazeteci derhal kart sahibi olamazsa söz konusu ambargo iddiaları da doğrulanmış olacak” diye konuştu. Basın kartlarının basın meslek örgütlerinden oluşan bağımsız bir kurul tarafından verilmesi yönünde talebin yıllardır dile getirildiğini belirten Çakırözer, “Son yaşananlar gösterdi ki gazetecilerin kartlarını artık gazeteciler hazırlamalı. Kart taşımanın koşulları yine gazeteciler tarafından belirlenmeli” dedi.
Bianet'e konuşan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto "Basın kartlarının gönderilmemesiyle ilgili çok fazla kişi bize rahatsızlığını iletti. Önceden Başbakanlık'ın bünyesinde olan Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü Cumhurbaşkanlığı'na geçtikten ve İletişim Başkanlığı adını aldıktan sonra içeriden haber alma olanaklarımız da kalktı. Kendilerine göre bir komisyon kurdular ve artık hiç açıklama yapmıyorlar. Gizlilik ve kapılı kapılar ardında işlem yapıyorlar. Milletvekili arkadaşlarımızın sorunu gündeme getirmesiyle sonuç elde etmeye çalışacağız. Yurtdışında basın kartını sendikalar veriyor. Doğrusu da budur. Basın meslek örgütleri vermeli." diye konuştu.
DİSK Basın -İş'in sosyal medya hesabından, "Evrensel, Birgün ve Cumhuriyet başta olmak üzere, pek çok gazetecinin basın kartı iptal edildi. Yeniden hatırlatıyoruz: Devletin verdiği basın kartı gazeteciliğin ehliyeti değildir. Tüm basın örgütlerini bir araya gelmeye ve ortak bir basın kartı komisyonu kurmaya davet ediyoruz" paylaşımı yapıldı.
DİSK Basın- İş Ankara Temsilcisi Osman Köse iptallere ilişkin gazetecilerin 'Basın Kartı Destek Hattı'na ulaşmakta zorlandıklarını belirtti. Köse, kartı iptal bazı gazetecilerin İletişim Başkanlığı'ndan "İptal edilmedi değerlendirme sürüyor. 'İptal' görünmesinin nedeni eski ve yeni kartların birlikte yürürlükte olmasının yarattığı ikiliği önlemek" yanıtı verildiğini aktardı. Köse, "Bir yılı aşkın bir süredir değerlendirmenin yapılıyor olması özellikle gazetecileri ve kurumlarını cezalandırma yöntemi. Basın kartı yenilenmeyenler arasında az da olsa iktidara yakın kurumlar, yabancı basın adına çalışanlar da var." açıklamasını yaptı.
Çağdaş Gazeteciler Derneği de kart iptallerine tepki gösterdi. Yazılı açıklamada, “İletişim Başkanlığı yetkilileri, Anayasa ve yasalara aykırı şekilde, hiçbir gerekçe sunmaksızın çok sayıda meslektaşımızın basın kartını iptal ederek açıkça suç işlemiştir” denildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2019 yılının Haziran ayında gazetecilerin sorusu üzerine verdiği, “Size ayar vermek gerekirse zaten İletişim Başkanlığımız o işi görür” sözlerinin hatırlatıldığı açıklamada, “İletişim Başkanlığı’nı, devlet mekanizması içinde basınla ilgili üst bir kuruluş olmaktan çıkartıp, gazetecilere ‘ayar veren’ bir yapıya dönüştürdükleri itirafında bulunanlara, yasalara aykırı bu işlemlerin geri çekilmesi uyarısında bulunuyor ve ne gazeteciliğin ne gazetecilerin kimsenin keyfine göre ayar çekeceği, eğleneceği bir meslek olmadığını hatırlatıyoruz. Basın emekçilerini yönelik bu hak gaspına karşın basın kuruluşu sahibi ve yöneticilerinin sessizliklerini de not ettiğimizi bildiriyoruz” denildi.
Basın kartı bekleyen isimlerden olan T24 yazarı Tuğrul Eryılmaz, "Aylardır değerlendirmede. 45 yıldır basın kartı taşıyorum. 1976'da aldım ben basın kartını. Senelerdir de sürekli basın kartım var. Herkesin kartı geldi, benim gelmedi. Benim neyimi değerlendiriyorlar. Her şeyim meydanda. Çok ayıp" diye konuştu.
BirGün gazetesinden Hüseyin Şimşek, gazeteden 7 arkadaşının kartlarının iptal edildiğini belirterek, "Turkuaza döndüğünde başvuru yaptık Hala yanıt alamadım. Birgün''de yedi arkadaşımızın kartı iptal edildi. Ama e-devlet'ten ve İletişim Daire Başkanlığı'nın internet sitesinden baktığımızda kartlarımızın iptal edildiği yazıyor. Kartımızın iptal olması ve yeni kartların gelmemesi nedeniyle sıkıntılar yaşıyoruz. Devlet kurumlarının basın toplantılarına, resmi toplantılara alınmıyoruz. Otobüs şoförü de turkuazı soruyor" diye konuştu.