T24 - Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ''Şu anda tam güne karşı gazetelere ilan verenler, aslında bu işten iyi para kazananlardır. Gazetelere ilan verenler, 112 servis doktorları, hastanelerde acil servislerde nöbet tutan pratisyenler değildir'' dedi.Akdağ, bazı ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere geldiği Erzurum'da, sağlık alanındaki güncel konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Bakan Akdağ, TBMM'de Tam Gün Yasa Tasarısı'nın 8 maddesinin kabul edildiğini ve önümüzdeki hafta görüşmelerin tamamlanmasını planladıklarını belirtti. ''Tam Gün Kanunu vatandaşın hizmet almak için muayenehaneye gitmesi zaruretini tamamen ortadan kaldıracak bir kanundur'' diyen Akdağ, şöyle devam etti: ''Tam Gün Kanunu, üniversite hastanelerine gittiğimizde bizim önümüzde ancak para verirsen bir hocaya muayene olabilirsin, ancak para verirsen bir hocaya tıbbi işlem yaptırabilirsin şeklinde çıkarılan bir sistem engelinin, çarpık bir sisteminin tedavi edilmesi yasa tasarısıdır. Tam Gün Kanunu, bir özel hastaneden sigortanızla hizmet alırken, malum belli bir ilave ücret ödeyerek, bu hizmeti alabiliyorsunuz. Ama bunu by pass ederek, yandan dolanarak, vatandaşı önce muayenehaneye götürüp, sonra da bir özel hastaneye getirip, tedavi etmeyi önleyecek yasa tasarısıdır.'' Bakan Akdağ, tam gün düzenlemesinin vatandaşın işini kolaylaştırmak için yapıldığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Aslında Sağlık Bakanlığı hastanelerinde hekimlerimizin yüzde 20'sinin muayenehanesi var. Örneğin şu anda Erzurum'da 300 hekimden, 10'unun muayenehanesi var. Ama bazı şehirlerimizde bu oran biraz daha artıyor. Vatandaşa burada bu hizmeti alman için muayenehaneye gelmen lazım, ya da para vermen lazım denmesine razı olamayız. Yani bugüne kadar zaten bu hususta ciddi bir mücadele yürüttük. Bunu taçlandırıyoruz artık. Tarihe gömüyoruz artık bu işi.'' Muayenehaneciliğin karşısında olmadıklarını ancak devletin hastanesinde ve üniversitesinde bunun olmayacağını ifade eden Akdağ, şunları söyledi: ''Biz vatandaşımızın bu anlamda yanında olmaya devam edeceğiz. Şimdi bir meslek örgütü bu kanuna karşı olduğunu söylüyor ve eylem yapacağını söylüyor. Gerçi bir eylem falan da yapamıyorlar. Çünkü doktorlar bu işlere itibar etmiyor. Etraflarında ne kadar yandaşları varsa, toplayıp çıkıyorlar meydana. Değerli basınımıza şunu özellikle ifade ediyorum. Bu çeşit eylemlerde lütfen gidip 'siz doktor musunuz?' diye sorun. Çünkü 10 kişiden en çok ikisi belki doktor çıkacaktır. Böyle doktor eylemi olur mu? Bu eylemlere tevessül edenler, kanuna karşı çıkanlar halktan yana olmadığını, muayenehanede vatandaştan para alarak kazancını devam ettirmek isteyen muayenehaneci hekimlerden yana olduklarını açıkça ortaya koymuşlardır. Bence yol yakınken bundan vazgeçmeleri gerekir.'' Bakan Akdağ, hükümetlerine karşı ideolojik karşıtlıkların da bu tartışmalara yol açtığını savunarak, şöyle devam etti: ''Neyin karşısındalar? Doktorların halklarına bir bakalım isterseniz. Bu kanun doktorlara ve sağlık çalışanlarına ne getiriyor. Doktorların sabit aylık gelirleri artıyor. Bunun mu karşısındalar? Kanundan sonraki her çalışma yılı için doktorların emekliliklerinde alacakları para artıyor. Buna mı karşılar? Çok açık ifade ediyorum bunlar halkın derdinden haberi olmayan sırça köşk kahramanlarıdır. Ben bunları Türk halkına şikayet ediyorum. Bu kanunun halka rağmen 'halkçıyım' diyenler karşı çıkıyor. Bunu garipsiyorum. İlgili meslek örgütü tarihi bir hata yapıyor. Şu anda tam güne karşı gazetelere ilan verenler aslında bu işten iyi para kazananlardır. Gazetelere ilan verenler 112 servis doktorları hastanelerde acil servislerde nöbet tutan pratisyenler değildir. Uzman hekimlerimizin büyük kısmı bu yasayı bekliyor.''