T24 - Çağnur Öztürk
Dün "Reytingde Şike Operasyonu" başlatıldı. Yapım şirketleri reyting listelerini ele geçirip haksız kazanç elde etmekle suçlanıyor. Ve iddiada adı geçen bütün yapım şirketleri de ülkenin en başarılı olarak görülen şirketleri. Şu an için kimseyi suçlu sayılamaz neden suç ispatlanana kadar herkes masumdur. Sadece artık televizyonculuğumuz aklansın. Başından beri ‘Yanlış bir terazinin tarafı olmak istemedik’ diyen TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’i bu haklı gururlu çıkışı için tebrik ediyorum.
İlk olarak 5 Ekim’de yazdığım Reyting Verileri Ne kadar doğru başlıklı yazımdan notlar;
Televizyonculukta her şey reyting için yapılıyor ama bütün bu yapılanlar, her şey aslında koca bir yalan mı?
TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin'in 800 civarında reyting ölçmeye yarayan peoplemeter cihazın adresinin deşifre olduğu yönündeki açıklamalarının ardından, Televizyon İzleme Araştırmaları AŞ (TİAK) da söz konusu hanelerin devre dışı bırakıldığını belirtti.
TİAK Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hidayet Karaca yaptığı açıklamada, "Deşifre olduğu anlaşılan 800 hanenin en geç 1 Ekim 2011 tarihinden itibaren izleme ölçümü araştırmasını halihazırda sürdürmekte olan Nielsen Audience Measurement Piyasa Araştırma Hizmetleri (NAM) AŞ tarafından devre dışı bırakılmasına karar verilmiştir." dedi.AGB ve TİAK’ın, deneklerin her yıl yüzde 20'si, 5 yılda da tamamının değiştirilmesi görevlerini yapmadıkları da anlaşılmış. AGB bazı denekleri tam 10 yıldan beri ise hiç değiştirmemiş.
Bundan yaklaşık iki yıl önce AGB ve onu denetleyen bir üst kurul olan Televizyon İzleyicileri Araştırma Komitesi (TİAK) yöneticilerinin TRT'nin iki program yapımcılarını suçlayan açıklamaları üzerine, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin konuyu araştırıp yargıya taşımış ve AGB de, 220 deneğin reyting ölçüm cihazlarını sökmüştü.
Hatta beyaz eşya hediye ederek kendi programlarını izletmek isteyen yapımcılar da gündeme gelmişti. O dönemlerde TİAK bir skandal ortaya çıkarmıştı, yine bir yapımcı, dizisinin reytingleri yükselsin diye, reyting cihazı olan Ankara ve İzmir’deki 20 haneyi maaşa bağlamış, aileler de itiraf etmiş. Bu örnekler daha da çoğalabilir, acı ama gerçek türünden hepsi de.
….. Acil yetkililer tarafından çözümler üretilmeli!Sonrasında 30 Ekim 2011 tarihli Reytingin Anatomisi ÇIKTI başlıklı yazımdan; bu yazımda TRT Haber’de yayınlanan Büyük Takip adlı programda işlenen reyting konusunu yazmıştım.
‘’Reyting Verileri ne kadar doğru’’ başlıklı yazımda reyting sistemindeki yanlışlardan, televizyonculuğun zan altında olduğundan bahsetmiştim.
Gel zaman git zaman kimseden ne AGB’den ne TİAK’tan hiçbir açıklama yok, bu deşifre olan 800 deneğin akibeti ne oldu, değiştirildi mi, aslında deşifre olmayan ama değiştirmesi sirkülasyon olması gereken 1700 aslında deşifre 800 ile 2500 deneğin de miadı doldu, onlarla ilgili bir gelişme var mı?..
800 hanenin deşifre olması tek skandal değil, geçmiş yıllarda da bunun gibi birçok olay var, yapımcıların ellerine geçen listeler, izlenme karşılığı hediye teklifleri var. Yani, Büyük Takip programına konuşan TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’in dediği gibi, AGB Neilsen araştırma şirketinin reyting ölçümünde güvenilirliği kalmadığını görüyoruz ve ‘Şu anki durum maalesef gerçekleri yansıtmıyor’ diyor Şahin aynı zamanda.
Programın en vurucu yeri ise reklam pastasındaki 1 milyar dolarlık haksızlığın vurgulanmasıydı.
Programda Reklam Verenler Derneği üyesi Caner Turaman; Türkiye’de şirketlerin televizyon reklamı için ayırdığı bütçenin yaklaşık 3 milyar dolar olduğunu vurguluyor. Bu, 800 hanenin deşifresiyle 1 milyar dolarının haksız yere el değiştirmesi anlamına geliyor. Reklam verecekler için de en önemlisi en çok izlenen programın arasına reklamını koydurmak.
TİAK 1 Ekim 2011 itibariyle 800 haneyi iptal etti. 800 hanenin en geç 5 hafta içerisinde tamamlanacağını da belirtmişti ama henüz bilgi yok.Türkiye’de ölçümler 21 yıldır AGB Nielsen şirketi tarafından yapılmakta.
Dünyada da aynı şirket ölçüyor teknik açıdan hiçbir ülkede hiçbir sorun yok ancak diğer ülkelerde olmayanlar bizde oluyor maalesef.
Medya Uzmanı Sedat Üretmen programda her şey olabilir bir hane izlemediği halde izliyor görünebilir. Mesela buna benzer itirazlar da oldu geçmişte bir tvnin yayını 24.00’te bitiyor ama izlenme sinyali geliyor.
Gazeteci Emre Aköz; ‘’TRT’nin bu çıkışını doğru buluyorum, %100 destekliyorum birilerinin bunu yapması birilerinin bu sisteme, durun hayır demesi lazımdı’’ diyor.
Sonuç olarak;Bazı haberlerde yazılarda okuyorum deniyor ki bu dizi reytinge kurban gitti, hikayesi iyi ama işte halkımız bunu istemediğinden tutmuyor gibi gibi birçok örnek...Ben de onlara şöyle demek istiyorum şaka mı yapıyorsunuz şu anda reyting sözcüğüne hala bütün bu olanlardan sonra güvenebiliyor musunuz…Bence reyting sözcüğünü bir süre kullanmayalım (en azından ben kullanmayacağım) ve yeni sistemin hayat geçirilmesini bekleyelim.
Umarım mis gibi yeniliklerle yeni ölçüm sistemiyle televizyon dünyamız için de güzel olacak gelişmeler olur ve bütün bu olanlar temizlenip gider.
… Ülkemizde reyting sisteminin değişeceğini, TİAK’ın AGB’yle ayrılıp TNS şirketine geçeceğine de yer veriliyordu programda.
Umarım bu operasyondan sonra yenilikler gelir ve her şey yukarıda önceden yazdığım gibi olur artık.