Geleneksel Eğitim Teknolojileri Zirvesi'nde teknoloji ve eğitim dünyası buluştu

Geleneksel Eğitim Teknolojileri Zirvesi'nde teknoloji ve eğitim dünyası buluştu

Gökçe KARAKÖSE, Özgür KUMANOVALI/İSTANBUL, (DHA)- Microsoft Türkiye Eğitim Teknolojileri Zirvesi’nin dördüncüsü bugün Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un katılımıyla gerçekleşti. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, veriye dayalı yönetim meselesinin hassas bir konu olduğunu vurgulayarak, “Bütün kararlarımızı veriye dayalı almazsak uzun soluklu hikaye yazmamız mümkün olmayacaktır” dedi. Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu ise, “Teknoloji okuryazarlığını el birliğiyle artırmalıyız” diye konuştu.

Bu yıl dördüncüsü düzenlenen Microsoft Türkiye Eğitim Teknolojileri Zirvesi’nde Endüstri 4.0 ışığında istihdam, eğitimde yapay zeka uygulamaları, gençlere güncel yetenek kazandıracak çözümler ve mesleki iş gücüne teknolojinin katkıları gibi birçok konu uzmanlarca ele alındı. Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu, eğitimde dijital dönüşümün gerekliliğine vurgu yaptı.

“TEKNOLOJİ KOLAY KONTROL EDİLECEK BİR ŞEY DEĞİL”

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, zirvede yaptığı konuşmada teknolojiyi insanların isterse iyi, isterse kötü kullanabileceğine değindi. Teknolojinin kolay kontrol edilemeyeceğini söyleyen Selçuk, “Artık gençler genç, yaşlılar da yaşlı gibi durmuyor. İlginç bir dönemden geçiyoruz. Kuşak değişimleri konusunda eskiden bir manipülasyon yoktu. İlginç küresel ve siyasal dinamik var. Teknolojinin doğa insan ve kültür üzerindeki etkilerini gözden geçirerek kontrol ediliyor olması çok önemli. Teknolojinin haz ve arzu merkezli etkisi var. Bundan kaynaklanan bir istek var ve istek nedeniyle teknolojiden zarar görme olanağımız çok yüksek. Faydalanabilmemiz de çok yüksek. Kolay kontrol edilebilecek bir şey değil. Çocukların hizasının bozulması, insanların hizasının bozulması anlamına geliyor” dedi.

“KARARLARIMIZI VERİYE DAYALI ALMAZSAK UZUN SOLUKLU HİKAYELER YAZAMAYIZ”

Vizyon 2023 dökümasyonunda insanlık ve Türkiye için yol haritası çizmeyi hedeflediklerini ifade eden Bakan Selçuk, “Biz öncelikle eğitimden söz ediyorsak, felsefeden de söz etmek zorundayız. Zemin yoksa üzerine şekil yapmanın bir anlamı yoktur. Felsefe kurmazsak ortak dil inşa etmiş olmayız. 2023 vizyonuyla toplumun ortak paydası üzerinde mutabakat inşa etmek istediğimizi vurgulamakta fayda var. Sistem bütünü olarak bakmak istiyoruz. Eğitimin de alt bileşenleri vardır. Veriye dayalı yönetim meselesi de çok hassas bir konu. Bütün kararlarımızı veriye dayalı almazsak uzun soluklu hikâye yazmamız mümkün olmayacaktır. Teknolojinin evrensel boyutu oldukça önemli. Eğitim bir kurumsa muhakkak surette evrensel olana talip olmalı ve bir fotoğraf çıkarmalı. Biz sadece evrensel ya da yerel bakarak yaşayan bir sistem kurmakta zorlanabiliriz. İkisini birlikte dillendirmeyi çok önemsiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığında birçok faaliyetimiz var. Bu ülke için ortak bir hedefimiz hayalimiz var. Bütün çabalarınızı bu ortak amaca yöneltirsek kaynak israfımız çok fazla olmayacak. Microsoft gibi bir şirketin birikimini, eğitimine destek veren birçok şirket gibi, çok değerli görüyorum. Bu desteklerden ötürü Microsoft’a teşekkürlerimi sunuyorum. Umuyorum ki bugün ulaşılacak sonuçlar mutlaka kendine uygulama zemini bulur” diye konuştu.

“GENÇLERİ TEKNOLOJİYLE GELİŞTİRMEYİ HEDEFLİYORUZ”

Zirvenin açılış konuşmasını yapan Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu; hedeflerinin eğitimde gençleri teknolojiyle geliştirmek olduğunu söyledi. Kansu, “Eğitim boşlukları doldurup, ezbere öğrenmek değil, her bir öğrencinin içindeki kıvılcımı yakmaktır. Ezber becerisini test eden sınavlar ve eğitim sistemi devam ediyor. Ülkemizde bunun değişimini de görüyoruz ancak en büyük yanılgımız ezber becerisinin bizi ileriye taşıyacağıdır. Dünya ekonomisine yön veren şirketlerin çıktığı ülkeler dijital becerilere sahip bireylerin yetiştiği ülkeler oluyor. Güncel öğrenme modellerini eğitim sisteminde yaygınlaştırmalı ve teknoloji okuryazarlığını el birliğiyle artırmalıyız. Yeni mesleklerin tamamı teknoloji ile yakından ilişkili. Teknolojiye dayalı meslekler iş gücünün yüzde 50’sini oluşturuyor. 25 yılda 60 bin çocuğa kodlama ve dijital okuryazarlık eğitimi verirken 280 bin eğitimciye de eğitim verdik. 40’tan fazla ilde eğitimler düzenledik. Yakın zamanda da dezavantajlı 25 gencimize de kodlama eğitimi verdik. El birliğiyle gençlerimizin geleceğe umutla bakabilmesi için teknolojinin daha fazla kullanılmasını istiyoruz”

“YENİ İŞ OLANAKLARI DİJİTAL YETENEKLERE SAHİP OLANLAR İÇİN KOLAYLAŞACAK”

Dijital dönüşümün dünyanın her noktasında hem kamu, hem iş alanında hızlı bir değişim içerisinde olduğunu vurgulayan Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu, “Gençlerimizin de bu dijital dönüşüme hazırlıklı olması  gerekiyor. Yeni iş olanakları, yeni pozisyonlar hep dijital yeteneklere sahip olan insanlar için kolay olacak. Açık pozisyonların yüzde 50’sine yakını dijital yetenekleri olanları arayan pozisyonlar. Bunun 10 yıl içerisinde yüzde 77’ye çıkması bekleniyor. Gençlerimizin bu konuda okuryazarlığı oldukça önem arz ediyor. Biz de Microsoft olarak elimizden geldiğince katkı sağlamaya çalışıyoruz” diye konuştu.

Eğitime katkı için Microsoft olarak çok çeşitli ürünler kullandıklarını ifade eden Kansu, “Bunlardan en önemlisi Office ürün ailemiz. Bunlar öğrencilerimizin çok daha kolay çalışmasını sağlayan ve eğitimde öğrenmelerini hızlandıran araçlar. Minecraft gibi oyun ortamında daha küçük yaştaki çocukların yaratıcılıklarını geliştirmelerini sağlayan ürünlerimiz de var. Bulut teknolojilerinin dünyada hızlı bir şekilde büyümesi ve artmasıyla yapay zeka da çok yaygınlaştı. En önemli kullanım alanlarından bir tanesi her öğrencinin kendisine uygun eğitim kaynaklarını sunabilmesidir” dedi.

“2030 YILINDA GENÇLERİN YÜZDE 65’İ İSMİ BİLİNMEYEN MESLEKLERİ YAPIYOR OLACAK”

Yeni mesleklerin hızlı bir şekilde ortaya çıktığının altını çizen Kansu, yaptıkları araştırma sonucunu açıkladı. Kansu, “2030 yılına gelindiğinde bugün öğrenci olan gençlerin yüzde 65’i ismi şu an bilinmeyen işlerde çalışacaklar” dedi.

Öğrencileri yeni dünyaya hazırlamamız gerekiyor diyen Kansu, sözlerine şöyle devam etti:

“Bir başka araştırmada ise, çıkan sonuçlarda pozisyonların yüzde 50’si için işverenler aradıkları dijital yeteneklere sahip elemanları bulamıyorlar. Bu oran Türkiye’de daha da yüksek ve yüzde 66 oranında. Bu yüzden dijital teknolojilerin ne olduğunu bilen, onları kullanabilen, değer katabilen kişilere ilerde ihtiyacımız olacak. Bu yüzden teknolojinin eğitimde çok önemi var. Gelecek nesilleri geleceğin mesleklerine hazırlamalıyız. Bu meslekler arasında veri analisti, yapay zeka uzmanı, bulut bilişim analisti ve siber güvenlik uzmanı gibi iş kolları bulunuyor.”

“SİGORTACILIK MESLEĞİNİ YÜZDE 99 ROBOTLAR YAPACAK”

Zirvede, Microsoft ve Gelecek Vizyonu başlıklı sunum gerçekleştiren Microsoft Türkiye Kamu Sektörü ve Yatırımlarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Dr. Erdem Erkul ise, “Robotların artık gelecek olarak adlandırılmaması gerekiyor. Çünkü artık robotlar bizimle beraber yaşamaya başladılar. Gelecekte otonom olması beklenen meslekler var. Ustalık gerektiren meslekler yok. İlerde farklı alanlarda robotlar çok daha fazla yer edinecekler. Sigortacılık mesleğini yüzde 99 robotlar yapacaklar. Yeni dünyaya adapte olmamız gerekiyor, bunlar mesleklerimizi elimizden almayacaklar” ifadelerini kullandı.