"Gençlerin yalnızca yüzde 20,8’i eğitimin iş bulmada avantaj sağladığını düşünüyor”
CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, "CHP İstanbul Gençlik Kolları’nın son araştırmasına göre gençlerin yalnızca yüzde 20,8’i eğitimin iş bulmada avantaj sağladığını düşünüyor” açıklamasını yaptı. Gökçen, “TikTok’ta çakarlı lüks aracıyla hava atanlar ve parasızlıktan okulu bırakmak zorunda kalanlar arasındaki uçurum, Türkiye’nin özeti. Kaybolan yıllarımızın sorumlusu, tüm yetkileri elinde toplamak için her şeyi yapan Recep Tayyip Erdoğan’dır” dedi.
Gökçen, gençlerin eğitim, istihdam ve liyakat sorunlarını, yaptığı yazılı açıklama ile değerlendirdi.
"Gençlerin yalnızca yüzde 20,8'si eğitimin iş bulmada avantaj sağladığını düşünüyor"
Gökçen, Türkiye’deki gençlerin bir yandan eğitim almaya çalışırken diğer yandan çalışmak zorunda kaldığını belirterek; “Gençler, bugün iyi bir eğitim sonucunda iyi bir iş sahibi olabileceklerine inanmıyor” dedi.
“Geçmişte Cumhuriyet projesiyle okuyan yoksul çocukların hem kendilerine hem de topluma faydalı olduklarını gözlemledik” diyen Gökçen, “Ancak bugün eğitim sisteminin ve sosyal politikaların 180 derece değişmesiyle bu durum tam tersine döndü. CHP İstanbul Gençlik Kolları’nın son araştırmasına göre gençlerin yalnızca yüzde 20,8’i eğitimin iş bulmada avantaj sağladığını düşünüyor” değerlendirmesini yaptı.
"Gençler, yüksek mertebede bir tanıdık olunca iş bulunabileceğine inanıyor"
Gökçe Gökçen, kamuda iş bulabilmek için yeteneğin önemli olduğunu düşünen gençlerin oranının yalnızca yüzde 21.5 olduğunu, gençlerin yüzde 78.5’nin “yüksek mertebede bir tanıdık olunca” iş bulunabileceğine inandığını aktardı.
Gökçen’in açıklaması şöyle:
“Tüm bunlara karşılık, sorunun bu kadar hızla büyümesinin bir sorumlusu var. Gençlere istihdam sağlayabilecek, eğitim sistemini bilimsel ve uluslararası standartlara kavuşturabilecek, medyayı ele geçirmek isteyen şirketlere değil, öğrencilere destek olabilecek bütçe ve yetki siyasette var; bu ülkeyi yönetenlerde var.
Bugün gençlerin insanca yaşayabilecekleri ve yaşamayı tercih edebilecekleri bir düzeni kurabilmek mümkün. Üniversitelerde bilimsel, idari ve mali özerkliği sağlayabiliriz. Eğitim sistemini eğitimin paydaşlarıyla gözden geçirebiliriz. Kaynaklarımızı halk için, gençler için kullanabiliriz. Vizyonlu ve düşük bütçeli projelerle bile, ama iyi bir planlamayla istihdamı artırabiliriz. Zengin bir ülkeyiz, ama bu zenginliğimizi ve potansiyelimizi nereye kullanacağımız bir siyasi tercih meselesi. Bu tercihten kaçınanlar, gençliğimizi çalanlar ve ‘Bu ülkenin gençliğinin neşesi nerede’ diye sordurarak eski videoları izletenler, bir milli maçta bile birlikteliğimizi özletenler kimler biliyoruz.
Kaybolan yıllarımızın sorumlusu, tüm yetkileri elinde toplamak için her şeyi yapan ve böylece sorumluluktan kaçabileceği yanılgısını taşıyan Recep Tayyip Erdoğan’dır.”