Gezi Parkı eylemlerinde en az 294 çocuk gözaltına alındı

Gezi Parkı eylemlerinde en az 294 çocuk gözaltına alındı

Hülya Karabağlı / ANKARA

Gündem Çocuk Derneği’nin, Gezi Parkı raporuna göre, 25 Haziran itibariyle en az 294 çocuk gözaltına alındı.130 gözaltı ile Adana ilk sırayı aldı. Ankara 78, İstanbul 35, İzmir 34, Mersin 15, Kayseri 2, Mersin’de 15 çocuk gözaltına alındı. SPD’ye yönelik baskınlarda gözaltına alınan 12 çocuktan 4’ü TEM’e gönderilerek ifadesi alındı.

Gündem Çocuk Derneği’nin "Gezi Parkı Olaylarında Çocukların Yaşadığı Hak İhlalleri“ başlıklı ve 28 Mayıs-25 Haziran tarihleri arasını kapsayan rapor, protestoların sık yaşandığı  Ankara, İstanbul, İzmir ve Adana ilindeki baroların ve Çağdaş Hukukçular Derneği’nin gönüllü avukatlarıyla yapılan yüz yüze ve telefon görüşmeleri sonucunda elde edilen bilgiler ve medya taraması yoluyla derlendi. 

Rapor şöyle:

Taksim Gezi Parkı’nda başlayan olaylara destek amacıyla 31 Mayıs’tan itibaren Türkiye’nin pek çok yerinde yaşanan protesto eylemlerinde kolluk kuvvetlerinin orantısız şiddet kullanımı ve keyfi uygulamaları başta olmak üzere pek çok ihlaline çocuklarda maruz kalmıştır.

 

Çocuklar biber gazı, tazyikli su, dayak, mermiyle tanıştı

 

- İstanbul Taksim’de 31 Mayıs’ta meydandan geçen yabancı uyruklu anne ile biri bebek 3 çocuğu, gazdan etkilenmiştir.   -Antalya’da 1 Haziran’da Gezi Parkı protestosunda polisin yakın mesafeden ateşlediği biber gazı kapsülünün isabet etmesi sonucu 18 yaşındaki V.O. sağ gözünü kaybetmiştir.

-İstanbul Taksim Meydanı’nda 1 Haziran’da eylem yapan gruba çelik kuvvet polisi tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etmiştir. Polisin attığı gazdan etkilenen küçük bir çocuk, babasının kucağında taksiyle hastaneye kaldırılmıştır.

-Ankara Kızılay’da 3 Haziran’da toplanan ve çoğunluğu çocuk yaştaki eylemcilere polis müdahale etmiştir. Polisin gaz bombası ve tazyikli su sıktığı grup GMK Bulvarı ve ara sokaklara dağılmıştır . Divan Oteli’nde çocuk, kadın ve engelli yerlere yığıldı.

-İstanbul Taksim’de 12 Haziran’da akşam saatlerinde Taksim Meydanı'nda toplanan ve aralarında çok sayıda çocuk, yaşlı ve engelli yurttaşın bulunduğu onbinlerce kişiye, polis, gaz ve ses bombaları ile tazyikli su sıkarak müdahale etmiştir.

-İstanbul’da 15 Haziran’da polisin yoğun müdahale ettiği yerlerden biri olan Divan Oteli’ne onlarca insan sığınmıştır. Polis binaya gelmiş ve içeriye gaz bombaları atmıştır. İçeride aralarında çocukların da olduğu çok sayıda kişi gazdan etkilenmiş ve kimileri de baygınlık geçirmiştir. Aralarında çok sayıda çocuk, kadın ve engellinin bulunduğu onlarca kişi, havalandırmanın bulunmadığı konferans salonlarında yere yığılmıştır.

-İstanbul Okmeydanı’nda 16 Haziran’da sabah saatlerinde toplanmaya başlayan gruba polis sert müdahale başlatmıştır ve 14 yaşındaki B.E. çocuk polisin attığı gaz bombasıyla başından ağır yaralanmıştır

-İstanbul Taksim’de 16 Haziran’da Taksim Dayanışması tarafından yapılan açıklamada polisin, çocuk ve yaşlıların parkta olduğu sırada plastik mermiler, gaz ve ses bombaları ile yaptığı müdahaleyi kınamıştır.

 

Çocuklar biber gazından kaçamadı

 

-İstanbul Beyoğlu'nda 16 Haziran’da nikah töreninden çıkan aralarında küçük çocukların da bulunduğu bir grup, polisin biber gazından kaçamamıştır.

-İstanbul Galata Köprüsü'nü 16 Haziran’da trafiğe kapatan göstericileri dağıtmak için polis biber gazı kullanmıştır. Biber gazından çevredeki iki küçük çocuk da etkilenmiştir.   -İstanbul’da 16 Haziran’da Cihangir çevresinde süren olaylarda, polis, çoluk çocuk demeden apartmanlara gaz bombası atmıştır.

-İstanbul’da 16 Haziran’da Taksim’de çadırların içine varana kadar gaz bombası atan polisler, direnen yurttaşlara da şiddet uygulamıştır. Polis, çadırları ve revirleri hedef alırken sıkılan gaz bombalarından çocukların da etkilendiği öğrenilmiştir.

 

Dayak ve cop

 

-Ankara’da Güven Park’ta 1 Haziran’da Kumrular Caddesi civarında gaz bombası müdahalelerinin hemen ardından aralarında çocukların da bulunduğu sivil halka copla ve kaba dayakla müdahale edilmiştir.

-İstanbul Taksim’de 9 Haziran’da polis çocuklara da kaba dayak ile müdahale etmiştir. Bir çocuk ağır yaralanmıştır.   -23 Haziran 2013 günü Dikmen’de yaşanan olaylar sırasında 12 yaşındaki A. polis tarafından gözaltına alınmıştır. Gözaltı sırasında A’ya polisler tarafından tokat atılmış ve sözel olarak şiddet uygulanmıştır. A. akşam saatlerinden sabah 11’e kadar polis karakolunda bekletilmiş sonrasında çocuk şubeye gönderilmiştir. Olayla ilgili olarak suç duyurundan bulunulacaktır.

 

17 yaşındaki Eylem’e akrebin içinde dayak  

    -Aynı gün yaşanan bir başka olayda ise 17 yaşındaki S. Eylem katılmadığı ve parkta arkadaşlarıyla oturduğu sırada polisler tarafından gözaltına alınmıştır. S. polis aracı akrebin içine sokulmuş ve akrebin şoförü dahil 4-5 polisin şiddetli kaba dayağına maruz kalmıştır. S. İle ilgili olarak adli tıp raporlarında da açıkça görünen şiddetli darp olayıyla ilgili olarak suç duyurusunda bulunulacaktır.

-Ankara, İstanbul, İzmir ve Adana’da avukatlardan alınan bilgilere göre çocuklara yönelik kaba dayak ve copla müdahale gözaltına alınma anında da gerçekleşmiştir. Bu durumların Sağlık Bakanlığı'na bağlı resmi hastanelerde raporlanmasında da çeşitli ihlaller yaşanmıştır. Bunun da temel nedenini Sağlık Bakanlığı’nın TTB tarafından koordine edilen gönüllü doktorlar üzerinden sağlık çalışanlarına yönelik tehdidi oluşturmuştur.

Bu duruma bir örnek Ankara’da yaşanmıştır:

 

16 yaşındaki çocuk kelepçelendi

 

-1997 doğumlu bir erkek çocuğu 16 Haziran’da Güvenpark civarında yaşanan olaylar sırasında gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınma sırasında kelepçelene çocuk, arkadaşlarıyla birlikte polisin servis aracına binerken tekmelenmiş ve polisin kaba dayağına maruz kalmıştır.

-Polis, çocukları Çocuk Şubeye götürmeden önce Ulus Devlet hastanesine götürmüş ve oradaki doktorlardan “sağlam” raporu almıştır.

-Çocuğun serbest bırakılmasıyla birlikte avukatın çocuğun sırtındaki izleri tespitiyle çocuk, ailesi tarafından yeniden doktora götürülmüştür. Aile çocuğunu polislerin daha önce götürdükleri Ulus devlet hastanesine götürmüştür. Daha önce muayeneyi yapan olduğu anlaşılan doktora, aile durumu anlatmış ve yeniden bir rapor düzenlemesini talep etmiştir. Ancak doktor ikinci kez rapor düzenlemeyeceğini söylemiştir. Bunun üzerine çocuğun avukatı doktorla görüşerek “yaptığının görevini yerine getirmemek” olduğunu ve bunun “suç” olduğunu ifade etmişse de doktor, Sağlık Bakanlığı’nın tavrından söz ederek rapor vermemiştir.

-Aile daha sonra başka bir hastaneye giderek çocuğun polisin kaba dayağından kaynaklı durumuna ilişkin darp raporu almıştır. Aile olayla ilgili suç duyurunda bulunmuştur.

-Çocuk gözaltılarıyla ilgilenen İstanbul Barosu avukatları 1 Haziran günü İstanbul’da gerçekleşen olaylarda gözaltına alınan 16 yaşındaki erkek çocukta polis tarafından yediği kabak dayak sonucundan gözünde ve kafasında şişlik tespit etmiştir.

 

17 yaşındaki E.B’nin sırtına mermi isabet etti

 

-İstanbul Taksim’de 1 Haziran günü İstiklal Caddesi üzerindeki Galatasaray Lisesi’nin bahçesine gelen bir mermi lise öğrencisi 17 yaşındaki E.B.’nin sırtına isabet etmiştir. Olay günü hazırlanan polis tutanaklarında E.B.’nin vücuduna isabet ettiğini belirttiği mermi çekirdeğinin balistik inceleme yapılmak üzere ilgili birime gönderildiği belirtilmiştir. Kısa süre sonra ailenin polis mermisi olduğu için Savcılığa suç duyurusunda bulunduğu öğrenilmiştir.

  15 Haziran’daki olaylarda 14 çocuk kayboldu

 

-Çocukların müdahalelerde dolaylı olarak etkilendikleri durumların başında ise müdahalelerden korunmaya ve kaçmaya çalışan çocukların kaybolması bulunmaktadır. Çocukların müdahalelerde sağlık hizmetlerine müdahale edilmesinden de etkilendikleri ifade edilmektedir. 15 Haziran’daki olaylarda en az 14 çocuk kaybolmuştur

-İstanbul Taksim’de 15 Haziran’da polis müdahalesinden önce çok sayıda ailenin çocuklarıyla birlikte Taksim’de olduğu ve müdahalenin ardından birçoğunun kaybolduğu bilgisi gelmiştir. Kayıp olan ve bulunan çocuklar Divan Oteli’ne götürülmüş, kayıp çocukların aileleri çocuklarını almak üzere Divan Oteli’ne yönlendirilmiştir.

 

Gözaltılarda kayıtdışılık 

 

-Polis müdahalesi sonrasında 18 yaş altındaki bireylerin karşı karşıya kaldıkları hak ihlallerinin başında; gözaltı süreçlerinde kötü muamele, çocuklara kelepçe ve ters kelepçe takılması, gözaltıların kayıt dışı yapılması ve alıkonulma mekanlarına gaz atılması bulunmaktadır.

-Birey tanıklıklara göre yetişkinlere yönelik yapılan kayıtdışı gözaltılarına çocukların da maruz kaldığı tespit edilmiştir.

 

Nereye götürüldükleri belli değil

 

- Ankara’da 3 Haziran günü çoğunluğunu liseli öğrencilerin oluşturduğu 50 kişi polisler tarafından polis otobüsüne bindirilmiş ve otobüs içerisinde dayağa maruz kalmışlardır. Polisler otobüs içerisindekilere gaz ve tazyikli su sıkarak ve kelepçeleyerek hareket etmelerini engellemiştir. Emniyete götürüleceklerini düşünen otobüstekiler Demirtepe yakınlarında bir yere götürüldüklerini fark etmişlerdir. Bu duruma tepki gösteren bir doktora öğrencisini, polis Demiretepe’de serbest bırakmıştır. Ancak diğer çocukların nereye götürüldüğüyle ilgili kesin bir bilgi oluşmamıştır. Bir süre sonra bu çocukların da emniyete götürülmeden kayıtdışı şekilde alıkonarak serbest bırakıldığı tahmin edilmektedir.

-Ankara, Adana, İstanbul ve İzmir’de çocuk gözaltılarıyla ilgilenen gönüllü avukatlarla yapılan görüşmelerde çocukların tamamına yakınında kelepçe kullanımı söz konusu olmuştur. Ancak Ankara’da özel olarak en az 5 çocukta ters kelepçe kullanımı tespit edilmiştir.

 

Adalet Bakanlığı kimlik tespiti istedi

 

-Adalet Bakanlığı tarafından gözaltına alınan çocukların kayıtların toplanması talimatı verilmiştir. Talimat kapsamında Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 07.06.2013/2409/36004 tarih ve sayılı yazısı ile tüm savcılıklardan, 18 yaş altındakiler de dahil olmak üzere Gezi Parkı eylemlerine katılıp gözaltına alınanların T.C. kimlik numaralarını istenmiştir. -Sağlık Bakanlığı tarafından eylemlere katılıp sağlık hizmetlerine başvuran çocuklar dahil herkesin kayıt altına alındığı bildirilmektedir. Eyleme katılanların sağlık kayıtlarının toplanması nedeniyle ailelerin ve çocukların sağlık kuruluşlarına götürülemediğine dair bildirimler gelmiştir.

 

İzinsiz okula gelmeyen öğretmen ve öğrencilerin isimleri

 

-Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eyleme katılan okulların (lise), öğretmenlerin ve öğrencilerin isimlerinin toplanması talimatı verilmiştir. Zonguldak’ta 3 Haziran günü bir araya gelen liseliler, olayları protesto etmek üzere toplandılar. Zonguldak İl Milli Eğitim Müdürlüğü bu olay üzerine okullara yazı göndererek 3 ve 4 Haziran tarihlerinde izinsiz okula gelmeyen öğretmen ve öğrencilerin isimlerinin talep etmiştir.

 

Medyada şuursuzca çocuklar hedef gösterildi 

 

Ayrıca yazılı ve görsel medyada çocukların kişisel bilgilerinin paylaşımı, etiketlenmeleri ve damgalanmaları ve de çocukların hedef gösterilmesi şuursuzca devam etmiştir. Çocukların etiketlenmesinin yaygınlaştırmamak için bu konuda ayrıca örnek verilmeyecektir.

0-18 yaş arasında her yaştan çocuk, gezi parkı eylemleriyle özellikle fiziksel ve psikolojik şiddete bolca tanıklık etmiş ve şiddet deneyimi yaşamıştır. Tanık oldukları, deneyimledikleri ve izledikleri kadarıyla demokratik yollarla taleplerin iletilmeye çalışılmasına şiddet yoluyla cevap verildiğini öğrenmişlerdir.

 

Korku, huzursuzluk, gerginlik

 

Eylemlere doğrudan veya dolaylı olarak katılan çocukların günlük yaşam akışı bozulmuştur. Üniversite sınavları zamanında yaşananların çocukları nasıl etkilenmiş olduğu belirsizdir. Şiddet deneyimi veya şiddete tanıklık sonucu çocuklarda korku, huzursuzluk, gerginlik ve belirsizlik oluşması ve bazılarının uykusuzluk, endişe ve korku hali vb. travma sonrası bozuklukların yerleşmesi olasıdır.