Rotterdam İslam Üniversitesi (IUR) Rektörü Prof. Ahmet Akgündüz'ün, Gezi Parkı protestolarıyla ilgili Hollanda basınına yaptığı açıklamalar ülkenin parlamentosunun gündemine taşındı.
BBC Türkçe'den Yusuf Özkan'ın haberine göre, Akgündüz'ün Hollanda'nın saygın gazetelerinden NRC'de Alevilikle ilgili görüşlerinin de yer aldığı haber üzerine, parlamentodaki siyasi partiler harekete geçti.
İktidar ortakları Liberal Sağ Parti (VVD) ile İşçi Partisi (PvdA), Hıristiyan Demokrat Parti (CDA) ve Özgürlük Partisi (PVV) konuyla ilgili birer soru önergesi verdiler.
Önergelerde, Akgündüz'ün, Gezi protestolarına katılanlara ilişkin "Cami düşmanı mimarlar, komünist sendika liderleri, Müslümanları katleden Esed’ciler, Alevilikten nasibi olmayan ve o adı kullanan dinsizler. Yani kısaca Avrupaî hayat yaşayan ailelerin çocukları" tanımlamasına dikkat çekildi.
Başbakan Yardımcısı Lodewijk Ascher'in yanıtlaması istenen soru önergelerinde, Prof. Akgündüz'ün, recm yani taşlayarak öldürmeyi, "İslam'ın içinde geçerli bir ceza" olarak açıkladığı ve "bir erkek karısını dövebilir" dediği de dile getirildi.
Rotterdam İslam Üniversitesi ise Rektör Akgündüz'ün, "düşünce özgürlüğüne dayanarak İslami birikimi ve akademik konular hakında kendi görüşlerini dile getirdiği" vurgulandı.
Üniversite'ye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Nisan ayındaki ziyareti sırasında imamların bu ülkede yetiştirilmesi amacıyla IUR'ye denklik verilmişti. Üniversiteyi ziyaret edeceği açıklanmasına rağmen, Erdoğan'ın ziyareti de, son dakikada iptal edilmişti.
Önerge sahibi milletvekilleri, imam yetiştirilmesi amacıyla denklik verilen üniversitenin rektörünün, "Batı ve Hollanda değerlerine karşı" görüşlerinin kabul edilemez olduğunu vurgularken, Akgündüz'ün açıklamalarıyla, Batı karşıtı düşmanca görüşler sergilediği ve uyuma karşı çıktığını savunuyor.
Irkçı lider Geert Wilders başında olduğu PVV ise, IUR'nin derhal kapatılmasını istedi.
CDA'nın önergesinde, "Bu çok endişe verici bir durum. Uyum yerine ayrışmayı esas alan bir eğitim şekli bizim eğitim sistemimize uymaz" denirken, PvdA Milletvekili Keklik Yücel, "Bu açıklamalar bir rektöre yakışmıyor. Bu söylemler, Müslüman gençlerin uyumdan uzaklaşmasına neden olur. Bu görüşler doğrultusunda, Batı karşıtı imamlar yetiştirilir" diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Lodewijk Ascher de, Akgündüz'ün basına yansıyan görüşleriyle ilgili açıklama istedi. "Bu görüşlerin yenilir yutulur olmadığını" söyleyen Ascher "IUR, Batı karşıtı söylemlerine açıklık getirmeli. Bunları açıklayamazlarsa, ciddi problem yaşayacaklar" dedi. IUR'de şu anda 90 öğrencinin imamlık eğitimi aldığı belirtiliyor.
Rotterdam İslam Üniversitesi ise yaptığı yazılı açıklamada, Rektör Akgündüz'ün, "düşünce özgürlüğüne dayanarak İslami birikimi ve akademik konular hakkında kendi görüşlerini dile getirdiği" vurgulandı.
Akgündüz'ün Osmanlı hukuku ve tarihi konusunda uzman olduğu belirtilen açıklamada, "Gezi olaylarını bu doğrultuda yorumladığı" ve "hiçbir kesime ve inanca sırtını dönmediği, hakaret etmediği, nefret söyleminde bulunmadığı" savunuldu.
Açıklamada, Akgündüz'e atfen yayımlanan, "Alevilerin kestiği yenmez, Aleviyle evlenilmez" sözlerine ilişkin olarak da şöyle dendi:
"Allah'ın varlığını kabul etmeyen, Kur'an'a inanmayan kimse, Sünni ya da Alevi olsun, Müslüman kabul edilemez. Bununla evlenilmez, kestiği yenmez. Allah'a, Kur'an'a ve Peygamber'imize inanan kimsenin kestiği yenir, evlenilir..."
Açıklamada, "Bir akademisyen sosyal bir tartışmada kendisini baskı altında hissetmemelidir. Bu en doğal hakkıdır. IUR Rektörünün söylemlerinin arkasındayız" denildi.
Prof. Akgündüz, Hollanda'da siyasi tartışmaya yol açan makalesini, Gezi protestoları sırasında, kendi adını taşıyan internet sitesinde yayımlamıştı.
Gezi protestoları ile 31 Mart ayaklanmasını karşılaştıran Akgündüz, "Gezi Parkı Olayları, ikinci bir 31 Mart Olayıdır" diyor.
Gezi'yi "dinsizlerin" örgütlediğini savunan Akgündüz, "Orada hedef Sultan Abdülhamid Han’ı iktidardan indirmek ve Osmanlı Devletini dağıtmak idi ve irticacılar çıkardı diye, Birinci Halk Partisi olan İttihad ve Terakki tarafından gerekçelendi. Bu ise, dinsizler, PKK’lılar, sarhoşlar, faizciler ve CHP zihniyeti tarafından tertipleniyor. Yani, dinsiz bir 31 Mart Olayıdır" görüşünü savunuyor.
Prof. Akgündüz, "Gezi Parkında kimlerin hükümete karşı olduğunu" da, şu satırlarla açıklıyor:
"Cami düşmanı mimarlar, komünist sendika liderleri, Müslümanları katleden Esed’ciler, Alevilikten nasibi olmayan ve o adı kullanan dinsziler. Yani kısaca Avrupaî hayat yaşayan ailelerin çocukları, Ermeniler gibi Türk ve Müslüman olmayan aile çocukları olması dikkat çekmektedir.
"Avrupalılar ve buna ilaveten Amerika ve İsrail. Avrupa şu anda belki Gezideki serseriler muvaffak olur diye bayram yapıyorlar.
"PKK’yı bitirerek Kanal İstanbul, 3. Köprü, 3. Havaalanı, IMF borçlarının kapatılması ve Türkiye’nin uçuşa geçmesini istemeyenler. Abdülhamid ile ne kadar benzerlik arzediyor.
"One Minute" hadisesi yani yine Filistin Meselesi ve Türkiye’nin dünyada lider duruma gelmeye başlaması ve kısaca İttihad-ı İslam belirtilerinin görülmesinden rahatsız olanlar.
"Kısaca dinini ve vatanını sevenler, bu hükümeti seviyor; ama bu iki değere düşman olanlar sevmiyorlar."