T24 -
Tuzla'daki tersanelerde ve maden ocaklarında yaşanan iş kazaları ve ölümlerin ardından harekete geçen Çalışma Bakanlığı, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasa Tasarısı taslağını tamamladı. Taslak bugün (14 Temmuz 2010) Üçlü Danışma Kurulu'nda masaya yatırılırken, yasa taslağının en çarpıcı düzenlemelerinden biri işçinin işyerinde hayati tehlike olması halinde "çalışmama hakkı" olurken, işçi bu hakkını kullanarak işyerinin terk edebilecek. Taslağa göre ayırca, işçi güvenlik konusunda işverene öneri götürebilecek. Taslakta, işveren için de önemli görevler düzenlendi. Risklerin azaltılması, işçilerin daha iyi eğitilmesi işverenin yükümlülükleri arasında.İşyerinde güvenliği sağlayamayan işverene de ağır yaptırımlar geliyor. Çalışma Bakanı Ömer Dinçer, Üçlü Danışma Kurulu toplantısının ardından, taslağın ana hatlarıyla tüm taraflarca kabul gördüğünü söyledi. Ancak yine de bir toplantı daha yapılacak.Dinçer, basın mensuplarının soruları üzerine, gündeme alınan çalışmanın tasarı taslağı şeklinde olduğunu ve bu konuda ilk görüşlerin ifade edildiğini söyledi."Uzlaşma sağlanamadı demek doğru olmaz" diyen Dinçer, temel prensip olarak kanunun ana hatlarıyla herkes tarafından kabul edildiğini ifade etti.Dinçer, taslağın konunun diğer paydaşlarıyla da paylaşılacağını ve bir toplantı daha yapılacağını bildirdi.Bakan Dinçer, "Bu açıdan bakıldığında mutabakat sağlanamadı diye bir değerlendirme yapmak doğru olmaz. Aslında şu anda elimizdeki taslak üzerinde yüzde 99 oranında itiraz yok. Özellikle işçi sendikalarımız sadece bir maddeyle ilgili değerlendirmede bulundular. Onun dışındaki maddeleri kabul etmişler gibi görünüyorlar, ama ayrıntısıyla ve diğer sendikaların görüşleri de bize gelecek onları bir daha gözden geçireceğiz" diye konuştu.Ömer Dinçer, insan hayatını tehlikeye atacak herhangi bir durum ortaya çıkması halinde işçilere, "Burada benim hayatımı tehlikeye atan bir durum var. Ben bu işi yapmam" deme hakkının sağlanmasının öngörüldüğünü söyledi. Dinçer, tehlikenin geçmesi halinde bu hakkın kullanılmaz hale geleceğini, tedbirlerin alınmasına rağmen buna uymayan işçiler varsa bu konuda da bazı yaptırımlar getirmeyi düşündüklerini bildirdi.Türkiye: Ölümlü iş kazalarında 3'üncüBakan Dinçer düzenlediği basın toplantısında şu bilgileri de kamuoyuyla paylaştı:- ILO'nun 2003-2008 yılları arasında iş kazası oranlarına göre Türkiye, Hindistan ve Rusya'dan sonra ölümlü iş kazalarında üçüncü sırada.- İngiltere'de oran yüzde 1'in altında. Almanya'da yüzde 2.5, Fransa'da yüzde 3.5, İspanya'da yüzde 4 civarında iken, Türkiye'deki oran ise yüzde 9.5-10 arasında.- Türkiye'de yaklaşık 1 milyon 220 bin iş yeri ve yaklaşık 9 milyon işçi bulunuyor. İş yerlerinin yüzde 99.7'si KOBİ niteliği taşıyor. İşçilerin yüzde 83.8'i KOBİ'lerde çalışıyor. İş kazalarının yaklaşık yüzde 81'i de KOBİ'lerde meydana geliyor.- Türkiye'de 2008'de 72 bin 963 iş kazası meydana geldi, 539 meslek hastalığı ile karşılaşıldı; 866 kişi bu nedenlerle yaşamını kaybetti.- İş kazaları daha çok maden, metal, makine, mobilya, tekstil, nakliyat ve inşaat sektörlerinde yaşandı. Ölüm oranlarına bakıldığında ise sıralama maden, inşaat, nakliyat, metal, mobilya olarak gerçekleşti.- İş kazalarının ülkeye getirdiği maliyet, 2008 yılında yaklaşık 4 milyar 875 milyon lira. İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tedbirler alınsaydı bu maliyetlerin yaklaşık yüzde 98'ine katlanmak zorunda kalınmayacaktı.- Bursa'daki maden ocağı kazasından sonra bugüne kadar 30'dan fazla maden ocağı kapatıldı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 150'den fazla maden ocağının ruhsatını iptal etti.