Ege Denizi'nde 24 Mayıs'ta meydana gelen ve Türkiye'nin batısındaki pek çok yerleşim biriminde hissedilen depremle ilgili bir grup bilim insanı, Gökçeada'da jeolojik araştırma yaptı. İstanbul Üniversitesi'nden Prof. Dr. Hüseyin Öztürk'ün yürüttüğü çalışmalar sonrası, adanın zeminin sağlam olduğu sonucuna ulaşıldı. Prof. Öztürk, gazetecilere yaptığı açıklamada, depremin, Kuzey Anadolu Fayının en batısındaki parçasının kırılmasıyla oluştuğunu söyledi.
Anadolu Ajansı’nda yer alan habere göre fayın, Erzincan'dan başlayıp Amasya, Kastamonu, Bolu, Adapazarı güzergahından Marmara Denizi'ne, buradan Saros Körfezi'ne ve Gökçeada ile Semadirek Adası arasından Yunanistan'ın Korinz Körfezi'ne uzandığını belirten Öztürk, "Bu ana hat, tek-düz hat olmayıp farklı uzunluktaki fay parçalarından oluşur ve hat boyunca Anadolu yılda yaklaşık 2 santimetre batıya kayar" dedi.
Öztürk, söz konusu depremi üreten ve Gökçeada ile Semadirek arasından geçen hattın uzun tek kat mı yoksa parçalı mı olduğunun tam bilinemediğini anlattı.
Adanın büyük bir depremi atlattığını vurgulayan Öztürk, şunları kaydetti:
"Son kırılma sonrası, gözlenen artçıların yerleri ve dizilimleri, tüm Gökçeada cephesinin kırıldığını, kırılmanın 60 kilometreden daha az olmadığını göstermekte. Bu bağlamda 'Gökçeada, büyük bir depremi atlatmıştır' diyebiliriz. Adanın son depremden az etkilenmesinin 3 ana nedeni olabilir.
Birincisi, hareket eden fay hattının Gökçeada'nın uzağından, 25 kilometre kuzeyinden geçmesidir. İkincisi, adanın temelinde sağlam kayaların bulunmasıdır. Ada, yer derinliklerine volkan çivileriyle sabitlenmiş dirençli bir jeolojik ortamdan oluşmaktadır. Üçüncüsü ise adada yüksek binalar olmamasıdır."
Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin ise Öztürk ve ekibine, ada halkı ile ziyaretçileri aydınlattığı için teşekkür ederek, "Sayın Öztürk ve ekibinin yapmış olduğu bu çalışmalar neticesinde adamızın sağlam bir zemine sahip olduğu bilimsel olarak kayıt altına alınmıştır. Tüm misafirlerimizi gönül rahatlığıyla adamızda ağırlamaktan onur duyacağız" diye konuştu.