Gökçek 'sempozyum' suçu işliyor

Gökçek 'sempozyum' suçu işliyor
CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Karayalçın, başkentte billboardlardaki "Yerel Yönetim Sempozyumu" afişlerinin belediyenin faaliyetleriyle ilgili olduğunu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in "Belediye kaynaklarını 'sempozyum' adı altında kendi seçim propagandası için kullanarak suç işlediğini" öne sürdü. Karayalçın, yaptığı yazılı açıklamada, kentin çeşitli noktalarındaki billboardlarda yer alan "Yerel Yönetim Sempozyumu" afişlerinde, "sempozyum duyurusundan çok belediyenin faaliyetlerinin yer aldığını, afişlerdeki bilgilerin büyük bölümünün de yanlış olduğunu" savundu. Açıklamasında, "Büyükşehir Belediyesinin kaynaklarını kente yapılacak yatırımlar yerine 'sempozyum' adı altında kendi seçim propagandası için kullanıldığını ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in suç işlediğini" iddia eden Karayalçın, şunları kaydetti: "Söz konusu olan Ankara'ya hizmet olunca parasızlık ve borçları öne süren Gökçek, iş kendi reklamlarına gelince milyarlarca lirayı Ankara halkının gözünün içine baka baka harcayabilmektedir. Belediye reklam panolarına asılan Yerel Yönetim Sempozyumu afişleri bir sempozyumdan ziyade Melih Gökçek'in reklamının yapıldığını açıkça göstermektedir. Melih Gökçek'i belediyenin zaten kıt olan kaynaklarını seçim propagandasında kullandığı için kınıyoruz. Yüksek Seçim Kurulu'nu, Ankara savcılarını ve ilgili bütün kurumları derhal bu hukuk dışı yöntemi durdurmaya çağırıyoruz. Hiç kimse Ankaralının parasını Ankara'ya hizmet dışında kullanamaz." Ödeyemez havlu atarsınızCumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Karayalçın, Ankara Büyükşehir Belediyesinin borçları ve metro kredisine ilişkin olarak, "Ödeme sorunu çıktığında yeniden yapılandırma olabilir ama asla kabul edilemeyecek olan 'Ben bunu ödemiyorum' demektir. 'Ben bunu ödemiyorum' derseniz siz bir çizik yersiniz, 15 yılda da metro yapamazsınız. Yani İstanbul Belediyesi gider Hazine garantisi olmaksızın metro kredisi alır, siz de metro yapamazsınız. Sonra 'Metroyu Ulaştırma Bakanlığı yapmalıdır' demek zorunda kalırsınız, havlu atarsınız" dedi. İstanbul'da ekonomi gazetecileriyle ile bir araya gelen Karayalçın, Ankara'da izleyecekleri iktisadi ve toplumsal siyasete ilişkin bilgi vererek, kentte seçimden sonra "İktisadi ve Toplumsal Konsey" adını verecekleri bir örgütlenmeye gideceklerini söyledi. Ankara Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde çalışacak, yılda iki kez toplantıya çağrılacak konseyin, sanayi ve ticaret odası, ticaret borsası, esnaf odaları, sendikalar, meslek odaları ve üniversitelerden gelecek üyelerden oluşacağını anlatan Karayalçın, konseyin, Ankara'daki projelerin uygulanmasını kolaylaştıracak bir biçimde çalışacağını, belediyenin elindeki olanakların bir araç olarak kullanmasının, teşvik paketi olarak değerlendirilmesinin öngörüldüğünü söyledi. Ankara'nın büyük sanayi potansiyeli bulunduğuna işaret eden Karayalçın, mekan olarak ise sanayinin sağlıklı örgütlendiğini söylemenin olanaklı olmadığını dile getirdi. Mamak’a üniversite Mamak'ta bir üniversite kurulması konusunda belediyenin teşvikte bulunmasını gerekli gördüğünü ifade eden Karayalçın, kurulacak bu üniversitenin Ankara'nın fiziki dengeleri için de önem taşıdığının altını çizdi. Konseyin çalışmasıyla bağlantılı olarak Ankara İktisat Enstitüsü'nü de kurmak istediklerini belirten Karayalçın, bu enstitünün Ankara'nın iktisadi verilerinin toparlanması gibi hizmetlerinin yanı sıra dış pazar araştırmaları için de görev yapmasını planladıklarını söyledi. Ankara'da Büyükşehir'in 100 kilometrelik bir çapa oturduğunu, balıkçılık hariç her türlü tarımsal etkinliğin gerçekleştirilebildiğini anlatan Karayalçın, "Kırsal Yerleşmeler Gelişme Merkezi" adını verdikleri bir kurum oluşturmayı gerekli gördüklerini bildirdi. Ankara için öngördükleri sosyal projelere de değinen Karayalçın, bu projelerinin en önemlilerinin "Hemşehrilik Geliri" ve "Kent İşçiliği" projeleri olduğunu söyledi. Hemşehrilik Geliri Projesi'ni sosyal devlet anlayışının gereği olarak hazırladıklarını ayda 600 TL'lik yaşam düzeyini Ankaralılara taahhüt ettiklerini hatırlattı. Kent İşçiliği Projesi'yle 25 bin kişiye iş imkanı yaratılmasının öngörüldüğünü belirten Karayalçın, iki projenin toplam büyüklüğünün 500 milyon TL dolayında olduğunu, bu projelerinin belediye bütçesinden, mühendislik projelerinin ise kredilerle karşılanmasının planlandığını söyledi. Ankara Büyükşehir Belediyesinin bütçesinin 5,5 milyar TL büyüklüğe sahip olduğunu, bütçenin yüzde 10'luk bölümüyle sosyal projelerin uygulanmasının hedeflendiğini belirten Murat Karayalçın, projelerin çarpan etkisi de yarattığına işaret ederek, "530 milyon TL, çarpan etkisiyle 2,6 milyar TL gelir yaratacaktır" dedi. Karayalçın, Türkiye'de proje duyarlığının, merkezi yönetimden yerel yönetime kaymakta olduğunu gözlemlediklerini söyledi. "Ankara Hakemliği" uygulamasını da getireceklerini ifade eden Karayalçın, Başkanlar Kurulu adını verdikleri bir yönetim kurulu oluşturacaklarını kaydetti. Siyaset saydamlaştırılmalı Murat Karayalçın, rantların önüne geçilmesi için imar siyasetinin saydamlaştırılması gerektiği görüşünü dile getirerek, Ankaralıların yaşadığı sokakta boş arsasında ne yapılacağını internetten izleyebileceğini anlattı. Karayalçın, "Bu müthiş bir meydan okuma. Belediyenin tüm harcamaları 15 gün arayla belediye internet sitesinden yayınlanacak. Kendimin, eşimin, oğlumun ve gelinimin, belediyedeki üst düzey yöneticilerin mal varlıklarını internet sitesine koyacağımızı söylüyorum. Bu da bireysel bir meydan okuma..." dedi. Proje Demokrasisi adını verdikleri projelerine de değinen Karayalçın, "Projenin toplusal hinterlandında bulunan insanları karar sürecine katmak gerekir" dedi. Belediye şirketlerinin denetlenmesini de sağlayacaklarını anlatan Karayalçın, denetim sonuçlarının belediye başkanına gösterilmeden halka sunulacağını, böylece istifa etmek zorunda kalan genel müdürlerden kurtulacaklarını söyledi. Borç ve krediler Metro kredilerinin kolay bulanabileceğini düşündüğünü dile getiren Karayalçın, "Daha önce bu kredileri bulmuş biriyim. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hazine garantisi olmaksızın bu krediyi alabiliyorsa bu, güven veren yönetimin projesinin kredi bulabileceği anlamına gelmektedir" dedi. Karayalçın, piyasalardaki sıkışıklığın hatırlatılarak kredinin nasıl temin edileceğine ilişkin bir soru üzerine, şunları kaydetti: "Doğrusu bizim metro için almış olduğumuz kredinin Melih Gökçek yönetimi tarafından geri ödenmemesi nedeniyle sorumlu tutulmamız ne ölçüde hakkaniyet kurallarına sığar bilmiyorum. Yani 1 milyar dolarlık kredi bulmuşuz, ben ayrılırken metroda yüzde 80 oranında gerçekleşme vardı. Ama Sayın Melih Gökçek "kredi benim kredim değil" diyerek bunu ödemedi. Yönetim sürekliliği anlayışına değinmek isterim. Bu, Türkiye Başbakanının 'Atatürk Barajının kredisini rahmetli Özal almıştı, ben bunu ödemem' demesi gibi bir şey. Böyle bir şey olur mu? Kızılırmak suyunun Ankara'ya taşınması için 1 milyar dolarlık bir harcama yapıldığı tahmin ediliyor, 700 milyon dolar kredi kullanmış Melih Gökçek yönetimi. Şimdi ben geldiğimde 'Arkadaşlar kusura bakmayın, bunu Melih Gökçek almıştı bunu o ödesin" diyebilir miyim?" Karayalçın, bugün Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin 4,5 milyar TL borcu olduğunu bildiklerini ifade etti. Ödeme sorunu çıktığında yeniden yapılandırma olabileceğine işaret eden Murat Karayalçın, "Ama asla kabul edilemeyecek olan, 'ben bunu ödemiyorum' demektir. 'Ben bunu ödemiyorum' derseniz siz bir çizik yersiniz, 15 yılda da metro yapamazsınız. Yani İstanbul Belediyesi gider Hazine garantisi olmaksızın metro kredisi alır, siz de metro yapamazsınız. Sonra 'Metroyu Ulaştırma Bakanlığı yapmalıdır' demek zorunda kalırsınız havlu atarsınız" diye konuştu. Şahin’e yanıt seçimde verilecek Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in açıklamalarına da değinen Şahin, bu açıklamaları kabul etmenin mümkün olmadığını, "20 yıl önce de söylendi. Tutmadı, ters tepti... Aynı yanıtın bu seçimde de verileceğini düşünüyorum" dedi. Metro yapımlarının merkezi yönetime alınmasının dile getirildiğini, kendisinin buna karşı olduğunu belirten Karayalçın, "Hükümet, AK Parti metrosu yapılır, diğerleri yapılmaz mı?' diyecek. Ben bu konuda sorun yaşamayacağıma inanıyorum. 89 seçiminde böyle denmişti. Ben o dönemde 2,5 milyar dolarlık proje paketi uygulamadım. ANAP vardı, uyguladım. Projenin kendisi iyiyse o proje uygulanır, durmaz durdurulmaz. Ben böyle bir kaygıyı taşımıyorum" diyekonuştu. Projelerin denetlenmesini son derece önemsediğini ve yaşamsal bulduğunun altını çizen Karayalçın,"Hatta bu projelerin hazırlanmasında da ciddi bir denetim olmalı" dedi. Geri dönüş değil Murat Karayalçın, bir gazetecinin kendisinin 20 yıl önce belediye başkanlığı yaptığını, sonrasında başbakan yardımcılığı gibi görevlerde bulunduğunu hatırlatarak, "Herkes giderken siz geri dönüyorsunuz. Bu bir soru işareti yaratmıyor mu?" şeklindeki sorusuna, "Siyasetçi, önündeki siyasi durum neyi gerektiriyorsa ona göre davranması gerekir. Bu dünyanın genelinde yaşanmıştır. Ben bunu geri dönüş veya olumsuzluk olarak nitelemiyorum. Bu görevin bakanlıktan bana göre geri kalır yanı yoktu" yanıtını verdi. Daha önce belediye başkanlığı yaptığı dönemde fukaralık, işsizlik olduğunu ancak 2000'li yıllarda yoksulluğun ayrı bir sosyal gerçeklik olarak ortaya çıktığını anlatan Karayalçın, sosyal projelerinin, "sadaka kültüründen" ne gibi farklılıkları olduğunun sorulması üzerine de "Yoksulluğun ortadan kaldırılmasında istihdam yaratılmasını önemli araç olarak görüyorum. Eğer ben belediye bütçesinden belli bir miktar ayırarak bahsettiğimiz istihdamı yaratabiliyorsam, helal olsun diyorum" dedi. Ankara belediyesi kapalı kutu Belediye bütçesinden ayrılması planlanan yüzde 10'luk bölümünün makul olduğunu ifade eden Karayalçın, şu an Ankara Büyükşehir Belediyesinin "kapalı kutu" olduğunu, önlerine ne çıkacağınını bilmediklerini belirterek, her durumda bütçenini yüzde 10'unu bu projelere ayırmanın her koşulda gerçekleştirilebileceğini söyledi. Karayalçın, "Biz daha fazla kaynak yaratabilirsek daha fazla kişiye iş verme olanaklarını da ifade edebiliriz" dedi. Sosyal konutlara ilişkin ise Murat Karayalçın, konut konusunda kooperatiflerin etkili olacağını düşündüğünü belirterek, "Bence Türkiye'de konut yapımında gücü, niyeti ve birikimi olan hiçbir sektör diğerini dışlamamalıdır. Ben kooperatifler deneyimini daha çok önemsiyorum. Batıkent'te başarılı sonuçlarını gördüm" dedi. Ankara'da yapılan seçim anketlerinin hatırlatılması üzerine Karayalçın, "Ben bu sonuçları doğru bulmuyorum, kazanacağıma inanıyorum. Kritik bir seçim. Önemli bir seçim. hiçbir şey çantada keklik değil" dedi. Murat Karayalçın, "Ankara'da daha önce başkanlık yapmış olmanızın algısı nasıl?" şeklindeki bir soruyu da, "20 yıl önce belediye başkanı seçilmiştim. Genç Ankaralılar için onun çok fazla bir değeri olmayabilir ama o dönemde belediye çalışmalarını değerlendirebilecek yaşta olan Ankaralılar için önemli olduğunu görüyorum" şeklinde yanıtladı.