Mustafa TURAPOĞLU/ANKARA, (DHA) - BAŞBAKAN Yardımcısı Bekir Bozdağ, ABD\'de görülen Hakan Atilla davasında çıkan kararla ilgili \"Bu dava, hukuki değildir; siyasidir. Kumpas davalarla kimse Türkiye\'yi dize getiremez ve Türkiye\'ye rota tayin edemez\" dedi.Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden açıklamalarda bulundu. ABD\'nin New York kentinde görülen ceza duruşmasında, Halk Bankası eski Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla\'ya 32 ay hapis cezası verilmesini eleştirdi. Kurgu bir yargılama sonucu New York Güney Mahkemesi\'nin Atilla hakkında 32 ay hapis cezası verdiğini belirten Bozdağ, mahkemenin hukuku çiğnediğini, adil yargılama yapmadığını ve önceden belirlenmiş kararı ilan için sadece zorunlu usulü tamamladığını kaydetti.Ortada işlenmiş bir suç olmadığını belirten Bozdağ, \"Suç işlemiş bir kişi yok, hukuka uygun delil hiç yok, adil bir yargılama yok, bağımsız bir mahkeme yok, tarafsız bir hakim ve savcı yok. Ama ortada CIA, FBI, FETÖ, ABD yargısı eliyle senaryolaştırılmış ve sahnelenmiş bir oyun var. Bu dava hukuki değildir, siyasidir. Bu dava; ABD beslemesi, halen dahi ABD’nin himaye ettiği ve ABD’nin piyonu FETÖ’nün,17/25 Aralık 2013 sürecinde Türkiye’de başarıya ulaştıramadığı kumpasın/yargı darbesinin, ABD yargısı, CIA, FETÖ ve FBI işbirliği ile ABD’de sürdürülmesidir. Bu dava, Türkiye’de ve ABD’de FETÖ, CIA, FBI ve ABD yargısı arasındaki işbirliğinin de somut ispatıdır. Şöyle ki soruşturmayı başlatan savcı FETÖ gözdesi. Davanın hakimi,17/25 Aralık sürecine destek için Mayıs 2014’te FETÖ’cülerin Türkiye’de ağırladığı ve konuşturduğu kişi\" dedi.Delillerin, hukuka aykırı elde edilmiş, üretilmiş, sahte ya da çalıntı olduğunu kaydeden Bozdağ, şöyle devam etti: \"Çalıntı delilleri çalan da FETÖ’cü firari alçak hainlerden biri. Delilleri çalan FETÖ’cü haini/alçağı Türkiye’den ABD’ye götüren CIA+FBI. FETÖ’cü tanığa 50.000 ABD doları verip, günlerce mahkemede nasıl davranacağını ve nasıl ifade vereceğini öğreten FBI. En önemli tanık FBI’ın para ile satın aldığı ve ifadesini öğrettiği FETÖ’cü alçak/hain komiser yardımcısı. Davanın hakimi, jüriye hukuka aykırı delilleri görmezden gelmemeleri için baskı yapmış, taraflılığını yargılama süresince gizlememiş birisi. En önemli delili ise baskı, tehdit ve vaatle sanıkken tanık haline getirilen ve kurtulmak için yalan söylediğini kabul eden kişi. Raportör bilirkişisi kabul edileni FETÖ’cü hain alçak ve namussuzlardan firari bir bankacı. Resmi bilirkişisi, FETÖ’nün finansmanına katkı verdiği bir STK. Jürisi özel seçilmiş; karara katılamayacağı değerlendirilen jüri üyelerinin ayrılışı sağlanmış.\" Böyle bir davadan objektif ve adil bir karar beklemediklerini belirten Başbakan Yardımcısı Bozdağ, şunları kaydetti:\"Mahkemenin kararı, yargılama başlamadan belli idi. Soruşturma ve yargılama süreci, önceden belirlenmiş kararın usule uygun ilanı için tamamlanması zorunlu şekli bir usulden ibarettir. Türkiye, tam egemen ve tam bağımsız bir ülkedir. Başka bir ülke, Türkiye’yi ve Türkiye’nin kurumlarını yargılayamaz ve Türkiye’ye ceza kesemez. Türkiye, FETÖ dahil hiçbir terör örgütüne boyun eğmediği gibi terör örgütlerinin yularını elinde tutan güçlere de boyun eğmemiştir. Bundan sonra da boyun eğmeyecektir. Kumpas davalarla kimse Türkiye’yi dize getiremez ve Türkiye’ye rota tayin edemez.\"