Harun GÖKÇEOĞLU/YOZGAT, (DHA)- BAŞBAKAN Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye’nin bütün illerinde, en az 1 kadın il müftü yardımcısı atanma kararı alındığını anlatırken, \"Şu anda bazı büyük şehirlerde var. Ama biz bunu bütün illerde en az 1 olmak kaydıyla yapacağız. Bazı yerler, birden daha fazla olacak. Kadınların, Diyanet İşleri Başkanlığı ve diğer alanlarda, daha fazla istihdam edilmesinin önünü açan adımları da attık\" dedi.Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, memleketi Yozgat’ta, partisinin Yerköy İlçesi Kadın kolları 5\'inci olağan kongresine katıldı. Bozdağ, burada yaptığı konuşmada, kadınlara yönelik Anayasa değişiklikleri, kadın istihdamı ve ABD’de görülen Reza Zarrab davası konularına değindi. Bozdağ, kadınların desteğinin önemli olduğunu belirterek, şöyle dedi:\"Kadınlarımıza hep inandık. Onlardan aldığımız dua ve destekle bu günlere geldik. Ve yine kadınlarımıza inanıyor, onlardan alacağımız, dua ve desteklerle yolumuza güçlü bir şekilde devam edeceğimize yürekten inanıyorum. Türkiye’nin siyasetinde de kadınları en güçlü noktaya bu hareket taşımıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olduğu 94 seçimlerinde, İstanbul’da ki zaferin altında, kadınların alın teri ve mührü vardır.2001’de kurulan Ak Parti’nin 2002’de elde ettiği seçim zaferinin altında da kadınların imzası vardır. Değerli dostlarım, Türk Ceza Kanununda kadınların aleyhine onlarca düzenleme vardı. Sadece aleyhe düzenleme değil. Diğer bazı kanunlarda da, kadınlarımızı küçülten hafife alan pek çok düzenleme vardı. Kelimeler, kavramlar, nitelendirmeler v.s. bunların tamamını, kanunlarımızdan temizledik.\"KADIN MÜFTÜ YARDIMCILARI GÖREV YAPACAKBütün illerde, kadın il müftü yardımcısının olacağını söyleyen Başbakan Yardımcısı Bozdağ, \"Bugün Türkiye’de, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda ilk defa kadın profesör, Prof.Dr. Huriye Martı, başkan yardımcısı olarak atandı. Bizim tarihimizde yoktu. Türkiye’nin bütün illerinde, en az 1 tane kadın il müftü yardımcısı atanma kararı alındı. Şu anda bazı büyük şehirlerde var ama biz bunu bütün illerde en az bir olmak kaydıyla yapacağız. Bazı yerler, birden daha fazla olacak. Kadınların, Diyanet İşleri Başkanlığı ve diğer alanlarda, daha fazla istihdam edilmesinin önünü açan adımları da attık. Kadın istihdamını Ak Parti iktidarları yüzde 34.5’e çıkarmıştır. Bu büyük bir rakamdır. Bizden önceki rakamlarla mukayese edildiğinde bu değişimin ne kadar önemli olduğunu herkes görecektir. Kadın istihdamını daha da artırmak bizim en önemli vazifelerimizdendir. Bunun üzerinde de dirayetle durmaya devam edeceğiz. AK Parti iktidarları kadınları toplumun en güçlü aktörleri haline getirme konusundaki kararlılığından asla vazgeçmeyecektir.\"\'SENARİSTİNİN FETÖ OLDUĞU TİYATRO\'Halkbank eski Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın İran’a Amerikan ambargosunu delme iddiasıyla New York’ta yargılandığı davanın senaristinin FETÖ olduğunu öne süren Bozdağ, şöyle konuştu:\"Bu olay; FBI ile CIA ve Richard Berman denen yargıcın ortaklığıyla 17-25 Aralıkta FETÖ’cü teröristlerin Türkiye’de yapamadığını Amerika’da yaparken suçüstü yakalanmalarıdır. Burada çok net söylüyoruz. Hakim FETÖ’cülerin ağırladığı biri, savcı FETÖ’cülerin cesaretlendirdiği ve 17-25 Aralık’ı destekleyen biri. En önemli tanık dedikleri kişi FETÖ’cü firari komiser yardımcısı 17 Aralık soruşturmasının da polisler amiri. Raportör dediği kişi yine Türkiye’den firari FETÖ\'cü bankacı olan biri. Amerika’da tuttukları resmi bilirkişi bir STK. O, STK’da FETÖ’nün finanse ettiği STK. Bilirkişi özel seçilmiş. Dedikleri gibi karar vermeyecekleri çatır çatır değiştirdiler. Hakim, savcının herkesin yönlendirmesi, telkin ve baskısı da çok açık net bir şekilde gözüküyor. Bütün bunlar, şunu gösteriyor; Ortada bir tiyatro var. Senaristinin FETÖ, CIA, FBI olduğu bir tiyatro var. Bu tiyatronun içerisinde rol alan aktörler. Mahkemenin hakimi de FETÖ’cülerle işbirliği içerisinde. Figüranlar ise, FETÖ’nün firari teröristleri, el birliği ile bu tiyatroyu orada oynuyor ve oynatıyorlar. Buradan adalet beklemeyiz. Bizim açımızdan bu yargılamanın hukuki bir kıymeti yoktur. Bu yargılamada hukuk, mahkeme ve muhakeme önceden belli olan sonucun ilan etmek için zorunlu olarak yerine getirilen bir usul işleminden başka bir şey değildir. Kullanılan bir kılıç haline getirilmiştir. Bizim açımızdan bunun bir kıymeti olmadığını buradan bir kez daha ifade etmek isteriz. Türkiye’nin ekonomisine zarar vermek, ticari ilişkilerine darbe vurmak ve Türkiye\'ye başka yönlerden bedel ödetmek hesabı yapanlar şunu çok iyi bilsinler; Bu millete çok bedel ödetmek istediniz. Ama rabbim hep bu milleti ve devleti himaye etti. Bu millette devletinin ve o devletin liderinin arkasında dağlar gibi durdu. Allah’ın izni ile bundan sonrada bu millete diz çöktüremeyeceksiniz. Bu devleti istediğiniz istikametti sevk ve idare edemeyeceksiniz, ettiremeyeceksiniz. Milletimizde devletimizde, bağımsızlığına, egemenliğine kendi milletinin ve devletinin yararına, çıkarına sonuna kadar sahip çıkamaya devam edecektir.\"FOTOĞRAFLI