(Görüntülü Haber) Köydeki evi müze gibi

Serkan BİNGÖL/KARLIOVA(Bingöl), (DHA)- BİNGÖL\'ün Karlıova İlçesi\'ne bağlı 20 haneli Çiftlik Köyü\'nde oturan 81 yaşındaki Mehmet Hayrettin Balkaya, 1975 yılından bu yana topladığı eski eser ve paraları müzeye dönüştürdüğü evinde sergiliyor. Kış aylarında İstanbul\'da, yaz aylarında ise, Çiftlik Köyü\'ndeki evinde oturan Balkaya, köydeki evini tarihi eserlerle donatarak, müze görünümü verdi. Çevre köylerden gelenlerin de ziyaret ettiği evde, çok sayıda ülkenin parası, tariihi tüfek ve tabancalar ile birçok tarihi eser sergileniyor. Atatürk\'ü çok sevdiğini, onun döneminde yaşamayı çok istediğini belirten Balkaya, \"Keşke Atatürk\'ü bir kez olsun görseydim. Hayattaki tek pişmanlığım okul okumamaktır\" dedi. Yaz aylarında ise memleketi olan Bingöl\'ün Karlıova İlçesi\'nde bulunan Çiftlik Köyü\'nde yaşayan 9 çocuk babası, Mehmet Bayrettin Balkaya, köyde bulunan evini tarihi eşyalarla donatarak, müzeye çevirdi. Oturduğu evinde tarihi eşyalar, çok sayıda ülkeye ait paralar, eski tüfek ve tabancaları sergileyen Balkaya, birçok tarihi eşyayı özel bölümlerde sergiliyor. Tarihi eşyaları sergilemek için evinde özel camekanlı bölmeler yaptıran Balkaya, tarihi değerdeki bir çok eşyasına yapılan şikayetler üzerine devletin el koyduğunu söyledi.Bütün eşyaları eskicilerden para ile satın alan Mehmet Hayrettin Balkaya, bazı tarihi eşyaların kendisine atalarından kaldığını söyledi. Köyde bulunan evinde eşiyle beraber zaman geçiren Balkaya, zamanının çoğunu evinde bulunan tarihi eşyaların bakımını yapmakla geçiriyor. Her gün defalarca tarihi eşyalara bakıp bakıp geçmişi gözlerinin önünde canlandırdığını belirten Balkaya, insanların geçmişlerine merak sarması gerektiğini ifade etti.\"KEŞKE ATATÜRK\'Ü GÖRSEYDİM\"Çocuk yaşlarda tarihi eşyalara merak saydığını ifade eden Balkaya, şunları anlattı:\"Çocukluğumda yaşıtlarımın yanına gidip oyun oynamazdım. Nerede bir ihtiyar bulsam, yanına gider bana tarihten bahsetmelerini isterdim. 1975 yılından beri nerede eski bir eşya bulsam, satın alırdım. Bazen cebimdeki son paramla, bazen çocuklarımın rızkını bile tarihi eşyalara verirdim. O derece tarihe merakım var. Ama Allah eşim ve çocuklarımdan razı olsun. Hiçbir zaman bu düşkünlüğümden dolayı beni desteklediler. Sigara içmedim, tarihi eşya satın aldım. Yemek yemedim bu parayla tarihi eşya satın aldım. Tarihe ve tarihte yaşayanlara merakım hiç bitmedi. Atatürk\'ü çok severim. Keşke o dönemde yaşayıp onu bir kere bile görebilseydim. Hayatımdaki tek pişmanlığım, okul okumamam oldu. Keşke okuyup, biraz daha tarih ile ilgili bilgi sahibi olsaydım. Ama okumanın yaşı yoktur diyerek, bu yaşımda Osmanlıca ve Farsça\'yı öğrenmeye çalışıyorum. Bu konularla ilgili çok eski kitaplarım var. İşin özü; okumanın bile tarihçesini seviyorum.\"