Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi’nde tam 3 ay gerçek doktor gibi muayene yapan, reçete yazan, vizitelere katılan bir kişi yakalandı. Sahte doktor, ekim ayında TUS sonuçları yayınlandıktan sonra sırra kadem bastı.
Türkiye’nin en büyük hastanelerinden İstanbul Göztepe eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne geçen ağustosta bir doktorun tavsiyesi ile başvuran Ali Haktan Yılman, pratisyen hekim olduğunu ve ekimdeki Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda (TUS) hastanenin “acil” bölümünü tercih edeceğini söyledi. Bu süreçte acil serviste gözlemlerde bulunmak istediğini belirten Yılman’a izin verildi, ama muayene yaptırılmadı. Ancak hekimlerle arkadaşlığını ilerleten Yılman, kısa süre sonra “normal” mesaiye başladı.
Habertürk'ten Güngör Karakuş'un haberine göre, Göztepe Acil Servis’te hasta kabul bölümü olan “yeşil alan”da çalışan Yılman muayene ile hekimlerin kaşelerini kullanarak yatış ve taburcu işlemleri yaptı. Reçete de yazan Yılman hastaların diğer servislere sevkini gerçekleştirdi. Hastanede kadrolu doktor gibi çalışmaya başlayan Yılman, asistan hekimler ile birlikte nöbete de kaldı, uzman doktorlar eşliğinde vizitelere de girdi. Kısa sürede gerçek doktorlar ile samimiyetini ilerleten Yılman, bazılarının evine misafir oldu, birlikte tatile gitti. Yılman, doktorlar ve hastalar ile çektirdiği resimleri Facebook adresinden de paylaştı. Bu fotoğrafların altlarına yazdığı mesajlarla da kadrolu doktor imajını pekiştirdi.
Sahte doktorun oyunu TUS sınavının yapıldığı ekim ayında ortaya çıktı. Sınav sonucunda Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Uzmanlığı Bölümü’nü kazanan üç ismin arasında Ali Haktan Yılman’ın adının yer almaması doktorları şüphelendirdi. Yılman, doktorların “Kazanan isimler arasında sen yoksun. Ne oldu?” sorusuna “Haydarpaşa Numune Hastanesi’ni kazandım” yanıtını verdi. Ancak ikna olmayan “mesai arkadaşları” yaptıkları araştırma sonunda Yılman’ın yalan söylediğini anlayınca hemen sosyal medya adreslerinden Yılman ile fotoğraflarını silerken, sahte doktor da ortadan kayboldu. Yılman’ın sağlık Bakanlığı Personel Takip Sistemi’nde ve Türk Tabipler Birliği listesinde de ismi yer almıyor.
Asistan doktorlar arasında panik yaşanırken, hastane yönetimi çalışanlara “Bu konuyu daha fazla uzatmayın. Bu kişi pratisyen hekimmiş” uyarısında bulundu. Yılman’ın birçok klinik ve özel hastanede de nöbet tuttuğu belirlendi.
Yılman 2008’de Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı Bölümü’nü kazandı ancak, kayıt yaptırdığı halde devam etmedi. 2010 ve 2011’de iki ayrı tıbbi atık merkezinde çalıştı.
Bir hastane personeli Yılman’la ilgili yaşadığı olayı şöyle anlattı:
“Asistan ve bazı uzman hekimlerin de bilgisi dahilinde kaşelerini kullanıyordu. Bazı tedavi yöntemlerinden şüpheleniyorduk. Hamile bir hasta geldi. Şikâyetlerini dinledikten sonra hamile olmasına rağmen yapılmaması gereken iğneleri yaptırdı. Hamile bir hastaya bu iğneyi yaptırması bizi şaşırtmıştı.”
Doktor, pilot ve savcı kılığında dolandırıcılık yapan Frank Abagnale Jr., 60’lı yıllarda ABD’nin en ünlü dolandırıcısı olarak kayda geçti. Pilot olarak defalarca yaptığı bir uçuş sonrası kimliği açığa çıkmış, New Orleans polisinden son anda kurtulmuştu. Georgia’da doktor olduğunu söyleyen Abagnale, doktor olan komşusunun teklifi üzerine çalıştığı hastanede “hatırı için” görev almıştı. Herhangi bir tıbbi müdahalede bulunmuyor, acil müdahaleleri diğer hemşire ve doktorlara devrediyordu. Abagnale, hastanede yaklaşık 11 ay çalıştı ve yeni doktor gelmesinin ardından kalpazanlık ve dolandırıcılığa devam etti. 26 ülkede 2.5 milyon dolar elde eden ve 8 farklı sahte kimlikle piyasaya sahte çek süren Abagnale, yıllar süren kovalamacanın ardından yakalandı ancak FBI ile çalışmayı kabul edince cezası kaldırıldı. Abagnale’in hikâyesi 2002’de Steven Spielberg’in “Sıkıysa Yakala” filmiyle beyazperdeye taşındı.