Gülen cemaatine 'gizli dinleme' soruşturması mı geliyor?

Gülen cemaatine 'gizli dinleme' soruşturması mı geliyor?

Hükümet ile Fethullah Gülen cemaati arasında dershane tartışmasının ardından yolsuzluk operasyonuyla doruğa çıkan tartışma sürerken "cemaate yakın devletteki kadrolara operasyon hazırlığı yapıldığı" haberleri kulislerde yaygın olarak konuşulmaya başlandı. Ankara kulislerinde 2012 yılı Aralık ayında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çalışma ofisinde bulunan ortam dinleme cihazları (böcek) ile ilgili olarak Başbakanlık Teftiş Kurulu'nca yürütülen ön incelemenin tamamlandığı konuşuluyor.

Kulislerde konuşulan iddiaya göre, Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunda, Erdoğan'ın odasında bulunan böceklerin o dönemde Başbakan'ın koruma polisleri tarafından konulmuş olabileceği yönünde kanaatler de yer alıyor. Başbakan'ın ofisinde bulunan böceklerle ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın önümüzdeki hafta operasyon düğmesine basabileceği, bu kapsamda, cemaatle ilişkilendirilen bazı polislerin ifadesine başvurulacağı öne sürülüyor.

Son operasyonda da dinlendi mi?

 

Erdoğan'ın telefonlarının, 17 Aralık'ta gözaltı dalgası başlayan rüşvet ve yolsuzluk operasyonu kapsamında dinlendiği iddiası da gündeme gelmişti. Yeni Şafak gazetesi, iddiaları, birinci sayfasından, kesin bir ifadeyle "Erdoğan'ın telefonları da dinlendi" başlığıyla verdi.

Gözaltı dalgasının başlamasından yaklaşık 36 saat sonra hükümet adına açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Erdoğan'ın telefonları da dinlendi mi" sorusu üzerine, iddia ve haberleri yalanlayan bir cevap vermemiş, "Başbakan'ın konutu ve ofisinde daha önce böcek bulunduğunu" hatırlatarak "bu konuda açıklamayı Başbakan'ın kendisinin yapacağını" söylemişti.

Gülen cemaati bünyesindeki yayınlardan Today's Zaman Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş de, cemaate karşı operasyon yapılacağı tahminini dile getirmişti.

Doğan Akın'ın yazısı: 18 maddede hükümet ne mesaj verdi; cemaate 'örgüt operasyonu' yolda mı?

 

Gülen: İnsafsız iftira

 

Fethullah Gülen, Erdoğan'ın ofisinde bulunan böceklerin cemaat tarafından konduğu iddiasını, 27 Aralık 2012'de Sözcü gazetesine gönderdiği açıklamada yalanlamıştı.

Gülen'in, avukatı Orhan Erdemli aracılığıyla yaptığı açıklamada şu ifadeler yer almıştı:

“26 Aralık 2012 tarihli Sözcü gazetesi, 'Cemaat mi dinledi?' manşetiyle ve manşetin altına Muhterem Fethullah Gülen’in sözde karikatürü konularak yayınlanmıştır. Bu sunuluş biçimi ve haber içeriğinde kullanılan ifadelerle; toplum yanlış yönlendirilerek, müvekkilimizin Muhterem Başbakanımızı dinlettiği yönünde kamuoyu algısı oluşturulmaya çalışılmıştır. Masum insanlara karşı iftira niteliğindeki bu tür yayınlar, hiçbir demokratik, hukuk devletinde basın özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilemez. Bu iddiaların, kaoslardan beslenen bazı odaklar tarafından hazırlandığı ve belli stratejiler çerçevesinde kullanıldığı sağduyulu kamuoyunun malumudur. Her aklı selim insan tarafından kabul edileceği üzere; ülkemiz üzerinde kara bulutlar gibi dolaşan bu mihraklar, uzun yıllardır devletimiz ile milletimizi karşı karşıya getirmek, birbirinden koparmak için onlarca-yüzlerce senaryo hazırlamışlardır. Bu yetmemiş, insanlarımızı da birbirine düşürüp, kardeşi kardeşe kırdırma planları yapmışlardır. Bu şer projeler hiç ara vermemiş, ülkemizin manevi dinamikleri aleyhinde linç kampanyaları yürütmüşlerdir. Memur, esnaf, işadamı, sanatçı… Kamusal ve özel her alanda devletine ve milletine en iyi şekilde hizmet etmeye çalışan manevi değerlere sahip vatandaşlarımızı kara propagandaların hedeflerine koymuşlardır. Şimdi de 'parti ile cemaat arasında savaş' projesini sahneye koyarak, Başbakanımızı dinleten kişinin Fethullah Gülen olduğu yönünde insafsızca iftirada bulunmuşlardır. Amaçları ise devlet-millet olarak birliğimizi, dirliğimizi, gücümüzü zaafa uğratmaktır. Ama devletimiz de çok güçlüdür, milletimiz de. İnanıyoruz ki; aziz milletimiz, amacı belli olan bu iddialara hiçbir şekilde itibar etmeyecek, devlet organları da en kısa sürede failleri tespit edecektir. Müvekkilimiz de bir an önce olayların vuzuha kavuşturulmasını arzulamaktadır. Bu olay vesilesiyle kamuoyuna şu hususları tekraren arz etmek isteriz: Muhterem Fethullah Gülen kişisel meselelerle değil; ulvi değerlerle, yüce mefkûrelerle meşguldür. Onun bütün hayatı ve eserleri incelendiğinde hep müspet hareket görülür; hiçbir zaman menfiliğe rastlanmaz. Bütün uğraşı Allah (c.c.) rızasına ulaşma yolunda; ilim, iman, irfan ve marifetle, milletimizin öz değerlerine bağlı, insanlığa yararlı nesiller yetiştirilmesi olmuştur. Her zaman birlik ve beraberliğe, diyaloğa, toplumsal barışa, yaşama değil yaşatma idealine önem vermiştir. Ömrü boyunca sevgi demiş, saygı demiş, kardeşlik demiş; insanların ihtilaf, kin ve nefret gibi duygu ve hareketlerden sakınmalarını istemiştir. Bunun içindir ki eserlerinde; insanların hatalarını arama, gizli hallerini araştırma, dili gıybetle, iftirayla kirletme gibi bütün menfiliklerin çirkin günahlar olduğunu, insanların bu tür kötülüklerden sakınması gerektiğini vurgulamıştır. Kendisi de ne geçmişte ne de şimdi; hiçbir zaman insanların açıklarını aramamıştır. Sayın Fethullah Gülen, inançlarına ve yasalara aykırı meşruiyet dışına çıkan hiçbir hareketi icra etmeyeceği gibi, desteklemesi, yanında yer alması, onaylaması da mümkün değildir. Müvekkilimizin fikri, zikri, üslubu, hareket tarzı arz ettiğimiz üzere hep müspet hareket esasına dayanmaktadır. Kamuoyuna saygılarımızla arz ederiz."