Gülen: Hiçbir şey için pişman değilim

Gülen: Hiçbir şey için pişman değilim

Fethullah Gülen ABD'de yayımlanan Politico dergisinin sorularını yanıtladı. Nahal Toosi'nin sorularını yazılı olarak yanıtlayan Gülen söyleşisinin başlığı, “Hiçbirşey için pişman değilim."

Türkiye'de 30 yıl vaaz verdiğini, konuşmalarını, makalelerini içeren 70'den fazla kitabın yayınlandığını söyleyen Gülen, görüşlerini kabul etmeyenler gibi paylaşan insanların olmasının da doğal olduğunu belirtti. Gülen, "Benim öğretim daima hukuk çerçevesinde, etik olarak hareket etmektir" dedi ve kendi çalışmalarını takip edenlerin üstlerinin verdiği emirlere itaat etmemesi, yasa dışı davranması halinde kendisine de ihanet etmiş olacaklarını, dolayısıyla bu kişiler hakkında soruşturma açılmasını desteklediğini belirtti.

'Erdoğan'la yakın olmadık'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'la iddia edildiği gibi geçmişte yakın olmadıklarını söyleyen Gülen, iki ya da üç kez görüştüklerini, bu görüşmelerin de her seferinde seçimler öncesinde gerçekleştiğini belirtti. Gülen, "Partisi seçimlere girdiğinde ben buradaydım oy kullanmam söz konusu değil. Fakat Hizmet'e sempati duyanlar kendisinin partisini oylarıyla ve medya aracılığıyla desteklediler" dedi.

Gülen AKP'yi demokratik reformları hayata geçireceği, insan haklarını güçlendireceği, Türkiye'nin AB üyeliğinde ilerleme sağlayacağı, kamuda yolsuzluğu sona erdireceği ve siyasi kimliklere göre yapılan ayrımcılığı sona erdireceği gibi vaatlerde bulunduğu için desteklediklerini savundu. Gülen söyleşide AKP'nin sivil anayasa sözü verdiğini söyleyerek, bunun önce başkanlık sistemi şartına bağlandığını, ardından ise unutulduğunu kaydetti.

Gülen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la yollarının başkanlık rejimine karşı çıkışta bulunduğu için ayrıldığını savundu. Başkanlık konusunda ABD ya da Fransa örneklerini veren Gülen bu ülkelerde başkanı denetleyen bir mekanizmanın bulunduğunu söyledi ve 'Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önerisinin padişah/sultanlık rejimine yakın' olduğunu savundu. Gülen, böyle bir başkanlık sistemini vicdanı rahat olmayacağı için destek vermediğini ifade etti. Fethullah Gülen, "Şayet bu taleplere biat etseydik, şu an Türk hükümetiyle aramız iyi olurdu. Ancak reddettik" dedi. Gülen bunun sonucu olarak da baskıya maruz kaldıklarını, gazaba uğradıklarını söyledi.

Gülen cemaatinin Türkiye'de kamu kurumlarında kadrolaştığı yönündeki bir soru üzerine, devlet kurumlarında çalışmanın bütün Türk vatandaşları için anayasal bir hak olduğunu belirtti. Gülen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gülen cemaatini bütün kurumlardan silme konusunda kararlı göründüğünü kaydetti ve bu durumu 'cadı avı'na benzetti. Gülen dünya genelinde siyasi liderlerin bunu durdurmak için harekete geçmemesi halinde, Türkiye'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı durduracak bir iç dinamik olmadığını kaydetti. Gülen "Hizmet'e destek verenlerin şimdiye kadar barışçıl protestolarla kendilerini savunduğunu" belirterek, bu insanların kendilerini savunma haklarının elinden alındığını, avukatların gözaltına alınarak tutuklandığını söyledi. Gülen cemaate destek verenlerin, baskılar nedeniyle ülkeyi terk edip yurtdışında iş aramaya yöneldiğini söyledi.

'ABD iade ederse biletimi alır giderim'

Fethullah Gülen Türkiye'nin iade edilmesi için başlattığı çalışmalara da değindi. "ABD'nin sizi Türkiye'ye iade etmesi halinde ne yaparsınız?" şeklindeki soru üzerine ABD'nin hukukun üstünlüğünü koruma ve özgürlüklere saygı konusunda bir geçmişi olduğunu hatırlattı. Gülen kendisi hakkında düşük de olsa siyasi gerekçelerle sınır dışı kararı verilmesi halinde zorla gönderilmesine gerek duyulmayacağını belirtti ve "Gözümü kırpmadan biletimi alır, kendi isteğimle giderim" diye konuştu.

Gülen, "Cumhurbaşkanı Erdoğan ya da Başkan Obama ile görüşme olanağınız olsa, onlara ne söylemek isterdiniz?" şeklindeki soru üzerine 'Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisiyle konuşmaya tenezzül edeceğini sanmadığını' söyledi. Gülen geçmişte Erdoğan'a Kürt vatandaşların sorunları ya da hükümetin ayrımcılık uygulamaları konusunda mektuplar yazdığını ancak yazdığı bu mektupların dikkate alınmadığını söyledi. Gülen Obama'ya ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın izlediği politikaların ABD ve NATO'nun değerlerine aykırı olduğunu, Türkiye-ABD ilişkilerinin her iki ülke için de önemli olduğunu söylemek istediğini belirtti.