Gezi Direnişi sırasında polis tarafından öldürülen 15 yaşındaki Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan, “Bize ‘Emri ben verdim’ diyen ve onun yanındakilerle birlikte, bu olaydan kim sorumluysa ceza alana kadar mücadele edeceğim. Onları yargılayacağım” dedi.
Gülsüm Elvan, 2014 yılında Başbakan olan Tayyip Erdoğan’ın Antep’de yaptığı bir konuşmada kendisini “yuhalattığını" hatırlatarak, “‘Emri ben verdim’ diyen, beni meydanlarda ‘yuhalatanların’ asla peşini bırakmayacağım. Bu yaşananların sorumlusu sadece bir kişi değil” şeklinde konuştu. Elvan"Bizim çocuklarımız ne yaptı onlara?" diye sordu.
İstanbul’da 16 Haziran 2013’te Gezi Parkı protestoları sırasında polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesi sonucu ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede 269 gün yaşam mücadelesi verdikten sonra hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın bugün ölüm yıldönümü. 11 Mart 2014’te 15 yaşında yaşamını yitiren Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan, oğlunun vefatından beri yaşadıklarını ve katillerin cezalandırılması için verdikleri mücadeleyi anlattı.
Mezopotamya Ajansı’na konuşan Gülsüm Elvan, Gezi Parkı protestolarında yoğun bir saldırı olduğunu hatırlatarak, oğlunun katledildiği günün kendileri için “kara” bir gün olduğunu söyledi. Anne Elvan, “Oğlum çok duyarlı bir çocuktu. Bazı çocuklar annelerini yorar ama o iyi huyluydu. Onun o güzel halleri gözümün önüne geliyor. İyi ki de O'nu doğurdum diyorum” dedi. Oğlunun ölümünden sonra onu sık sık rüyasında gördüğünü anlatan anne Elvan, “Bana sürekli yılmamamı söylüyordu. Acılara rağmen bağrıma taş bastım ve daha çok mücadele ettim” diye belirtti.
Anne Elvan, oğlunun katillerinin ceza alana kadar mücadelesini sürdüreceğini belirterek, “Bize ‘Emri ben verdim’ diyen ve onun yanındakilerle birlikte, bu olaydan kim sorumluysa ceza alana kadar mücadele edeceğim. Onları yargılayacağım” şeklinde konuştu. Gülsüm Elvan, 2014 yılında Başbakan olan Tayyip Erdoğan’ın Antep’de yaptığı bir konuşmada kendisini “yuhalattığını" hatırlatarak, “‘Emri ben verdim’ diyen, beni meydanlarda ‘yuhalatanların’ asla peşini bırakmayacağım. Bu yaşananların sorumlusu sadece bir kişi değil” ifadelerini kullandı.
Oğlunun ölümünde kimsenin suçunu kabul etmediğini söyleyen Elvan, “Sürekli üstümüze geliyorlar. Sürekli bizi suçluyorlar. Önümüze yem olarak bir kişiyi attılar. Ona da ceza vermediler, ödül verdiler. Müebbetten iyi hal indirimiyle 16 yıl ceza verdiler. İstinaf Mahkemesi’ne gitti, beraat edebilir, ceza da verebilirler. Eğer ceza verilmezse üst mahkemelere başvuru yapacağım. Hiçbir şekilde davanın peşini bırakmayacağım. Sonuna kadar takip edeceğim” diye vurguladı.
Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurduğunu ve bir cevap alamadıklarını söyleyen Elvan, Gezi Parkı eylemlerinde vali ve emniyet müdürü hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Elvan, iç hukuk yollarını tükettikten sonra sonuç alınamadığı durumda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuracaklarını ifade etti.
Berkin’i her kesimden insanın sahiplendiğini söyleyen Elvan, “Berkin bu toplumun çocuğu oldu. Eminim her sene olduğu gibi bu sene de herkes yanımda olacak” dedi. Her zaman mücadele edeceğini ve mücadeleyle daha güçlü olunabileceğine vurgu yapan Elvan, “Eğer bu katiller yargılanmış olsaydı, kadınlar, çocuklar tecavüze, tacize uğrayıp öldürülmezdi. Biz bunlar için de mücadele ediyoruz. Mücadele ederek var olacağız. Hep birlikte güçlü olacağız. İnanıyorum ki birlikte olursak bu devran dönecektir” diye ifade etti.
Oğlunun vurulduğu yerden her geçtiğinde acı duyduğunu ifade eden Elvan, “Orada ben de vuruluyorum” dedi. Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Ahmet Atakan ve katledilen birçok çocuğun isimlerini sıralayan anne Elvan, “Bizim çocuklarımız onlara ne yaptı?” diye sordu.
Elvan, yıllardır Berkin’in acısı ve onu katledenlere duyduğu öfkeyle yaşadığını dile getirerek, şunları söyledi:
“Onun, sadece bedeni yok yanımda. Ruhu benim içimde. O acıyı her gün yaşıyorum. ‘Neden?’ diyorum. Ne yaptı benim çocuğum? Bizim çocuklarımız ne yaptı onlara? Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Ahmet Atakan ve daha birçok kişinin anmalarına belki gidemiyoruz ama kalben hep yan yanayız. Sürekli o acıları yaşıyoruz. Berkin’i unutturmayacağız. Ve yaşadığım sürece onun anmasını yapacağım. Berkin’in sevdiği yemekleri yapacağım. Oğlum varmış gibi davranacağım.”