Almanya'nın Kuzey Ren Vestfalya (KRV) eyaleti Uyum Bakanı Armin Laschet, "Alman vatandaşlığına geçen göçmenlerin, Alman tarihinin karanlık yanlarının sorumluluğunu da üstlenmeleri gerektiğini" savundu. Kuzey Ren Vestfalya (KRV) eyaleti Uyum Bakanı Armin Laschet, Frankfurter Allgemeine Zeitung adlı gazete için yazdığı makalede, "Almanya sadece Beethoven ve Beckenbauer, sadece Goethe ve Gottschalk değil. Alman tarihi aynı zamanda Auschwitz ve Majdanek demek" dedi. Bugünkü gençliğin, göçmenler gibi kişisel olarak bu olaylarda suçu bulunmadığına dikkati çeken Laschet, "Ancak hepimiz, burada doğanlar ve göç edenler Almanız. Hepimiz için Yahudi Soykırımı'nı hatırlamak öncü kültürümüzün bir parçası ve ülke ne şekilde değişirse değişsin bu her zaman böyle kalmalı" ifadesini kullandı. Kimlik belirleyici karanlık dönem Alman tarihinin en karanlık dönemi olan 9 Kasım 1938'de Yahudilere başlatılan saldırıların 70. yılında kurbanları andıklarını, gelecek yıl da İkinci Dünya Savaşının başlamasının 70. yılının dolacağını hatırlatan Laschet, "bu gibi tarihi olayların sadece Almanya tarihinin seyrini değil, toplumun ve bireylerin kimliğini de belirlediğini" yazdı. "Değerlerin muhafaza edilmesi ve sorumlulukların yerine getirilebilmesi için bu tür olayların her zaman hatırlanması gerektiğini" ifade eden Laschet, "bunu sonradan doğanların ve göç edenlerin de yerine getirmesi gerektiğini, bu konuda sorumluluk taşımanın her türlü Yahudi düşmanlığına karşı çıkmak, İsrail devletinin varlık hakkına sahip çıkmak anlamına geleceğini" kaydetti. "Bundan dolayı genç ve gelecek kuşakların İsrail ve Yahudi halkına karşı sorumluluğunu yerine getirmesi, İsrail ile daha fazla değişim programları yapılması gerektiğini" belirten Laschet, "Almanya'da doğan bir Türk kökenli gencin, katledilen Yahudileri anma yeri olan Yad Vaşem'i ziyaretinin hislerini harekete geçireceğini ve ailesinin göçmen olarak geldiği Almanya'nın bu konuda neden sorumluluk taşıdığını hissedeceğini" ifade etti. İslamiyet’in Alman tarihindeki rolü İlk Almanya İçişleri Bakanı olarak Wolfgang Schaeuble'nin, İslamiyet'in bu toplumun bir parçası olduğunu söylediğini hatırlatan Laschet, "bu gerçeğin kabul edilmesi, toplumun bir parçası olarak İslamiyet'in de Almanya'nın tarihinde taşıyıcı rol oynaması gerektiğini" belirtti. Laschet, "bunun için Almanya Müslümanlar Koordinasyon Kurulunun, KRV eyaleti Başbakanı Jürgen Rüttgers'in girişimiyle hazırlanan ve Yahudi soykırımının kınandığı bir bildirgeye kiliseler, Yahudi cemaatleri ve çeşitli sendikalarla birlikte 9 kasım 2008 tarihinde imza atmış olmasının cesaret verici olduğunu" kaydetti. (Deutsche Welle)