Güneydoğu krizden çıkmanın formülünü buldu

Güneydoğu krizden çıkmanın formülünü buldu
Güneydoğu Anadolu Bölgesin'deki önemli ticaret ve sanayi merkezleri, Orta Doğu ülkeleri başta olmak üzere Kuzey Afrika ve Asya ile yıllardır geliştirdikleri iyi ekonomik ilişkiler sayesinde krizi daha az hasarla atlatıyor. Gaziantep, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Kilis'teki işadamları, komşu ve çevre ülkelerle kurdukları ticaret, yatırım ve ortaklık, turizm ilişkilerinin meyvelerini bugün topluyor. Güneydoğulu işadamları, ihracat artışını sürdürüyor. Türkiye'nin 2008 yılı ekim ayı ihracatında yüzde 1,87 ve kasım ayı ihracatında yüzde 22,03 düşüşe karşın, Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birliklerinin (GAİB) ihracatı ekim ayında yüzde 30,17 ve kasım ayında yüzde 17,17 arttı. Türkiye'nin Ocak-Kasım 2008 döneminde ise ihracatı yüzde 24,85 artarken, GAİB'in ihracatı yüzde 39,42 arttı. Fırtınada sağlam liman Komşu ve çevre ülkeler, dünyanın kriz yaşadığı bu fırtınalı dönemde en sağlam limanlardan birisi oldu. GAİB verilerine göre, bu yıl 11 ayında Suriye'ye ihracat yüzde 114 artışla 141 milyon dolara, İran'a ihracat yüzde 86 artışla 40 milyon dolara, Irak'a ihracat yüzde 83 artışla 1 milyar 52 milyon dolara, Gürcistan'a ihracat yüzde 67 artışla 10,5 milyon dolara yükseldi. Çevre ülkelerden Pakistan'a yüzde 238, Mogolistan'a yüzde 210, Somali'ye yüzde 204, Tunus'a yüzde 178, Mısır'a yüzde 137, Türkmenistan'a yüzde 100, Umman'a yüzde 98, Cibuti'ye yüzde 80, Cezayir'e yüzde 73, Ukrayna'ya yüzde 59, Beyaz Rusya'ya yüzde 47 ihracat artışı dikkati çekiyor. Öncüpınar Sınır Kapısı hareketli Bölge ihracatındaki ve ticaretindeki gelişmeyi, Suriye'ye komşu olan Kilis'te bulunan Öncüpınar Sınır Kapısı'nda yaşanan hareketlilik de teyit ediyor. Öncüpınar Sınır Kapısı'ndan, 2008 yılının ilk on ayında giriş yapan araç sayısı yüzde 13 artarak 63 bin 657 ve çıkış yapan araç sayısı yüzde 17 artarak 64 bin 100 oldu. Giren yolcu sayısı yüzde 21 artışla 353 bin 773'e ve çıkan yolcu sayısı yüzde 23 artışla 354 bin 13 kişiye ulaştı. Körfez ve Afrika’dan sermaye akıyor Kapalı ekonomilerinden dolayı krizden etkilenmeyen Orta Doğu pazarında önemli bir sermaye birikimi var. Kilisli, Gaziantepli ve Adıyamanlı iş adamlarının özellikle Suriye ve Irak'ta güneş enerjisi, inşaat, döşemelik kumaş ve mobilya, gıda sektörlerinde yatırımlarının yanı sıra müteahhitlik işleri bulunuyor. Hazine Müsteşarlığı verilerine göre, Türkiye'de Ocak-Eylül 2008 döneminde kurulan 2,731 adet uluslararası şirketin 437'sini yakın ve Orta Doğu ülkeleri oluşturuyor. Körfez, yakın ve Orta Doğu ülkeleri ile Afrika'dan doğrudan yatırım girişlerinin arttığı da dikkati çekiyor. Türkiye'ye uluslararası doğrudan yatırım girişlerine bakıldığında, Afrika'dan Ocak-Eylül 2007'de 5 milyon dolar olan yatırım girişi Ocak-Eylül 2008'de 82 milyon dolara, aynı dönemde Körfez'den girişler 278 milyon dolardan 1 milyar 668 milyon dolara, yakın ve Orta Doğu ülkelerinden girişler 207 milyon dolardan 215 milyon dolara yükseldi. ‘Büyük şans’ Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve Türk-Irak İş Konseyi Fahri Başkanı Mehmet Aslan, Gaziantep'in komşu ülkelerle ticaret potansiyelinin bu krizde bir avantaj sağladığını vurguladı. Aslan, şunları kaydetti: ''Ama şu anda piyasada kredi, nakit kullanımında yaşanan sıkıntılar bu ticareti olumsuz etkiliyor. Körfez ve Orta Doğu ülkeleriyle çalışan firmaların ihracat yapabilmeleri için finans kaynaklarını kolay kullanmaları önemli. Komşu ülkelerle ticarette, ihracatta dövizde taban fiyat uygulanmalı. Merkez Bankası, reeskont kredilerini devreye sokmalı. Bunlar halledilirse, dünyanın yaşadığı krizde komşu ve çevre ülkelere ihracat Türkiye için büyük şans.'' ‘Avrupa pazarındaki kaybımızı telafi ederiz’ Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Balduk da ihracatlarını ağırlıklı olarak AB ülkelerine yaptıklarını, ama küresel krizin yeni pazarlar aramak zorunda bıraktığını söyledi. Balduk, ''Küresel krizden etkilenmeyen kapalı ekonomilere yöneliş içinde olmalıyız. Böylece Avrupa pazarındaki kaybımızı telafi ederiz. Biz, arkadaşlarımızı özellikle komşu ülkelere, Orta Doğu ve Kuzey Afrika pazarlarına teşvik ediyoruz. Komşu ülkelere ihracatımızda ciddi artışlar var'' diye konuştu. Balduk, ihracatçılara yönelik Eximbank ve KOSGEB kredilerinin artırılmasını istedi. ‘300 milyar dolarlık pasta’ Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Ersoy da geçen yıla göre ihracatlarının arttığını, 2008 yılının 11 ayında 300 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiklerini ve bunun 100 milyon dolarını Orta Doğu ülkelerine yaptıklarını belirtti. Ersoy, şunları söyledi: ''Orta Doğu'da 300 milyar dolarlık pasta var, hepsi tüketen toplum. Güneydoğu'daki sanayiciler bu fırsatı değerlendirmeli. Irak, İran ve Suriye'nin Batı'ya açılan tek penceresi Türkiye. Hem bölge ticaretinde hem turizmde bu avantaj kullanılmalı. Dış Ticaret Müsteşarlığı, sınır ticareti düzenlemelerini gözden geçirmeli, navlunları hemen ödemeli.'' Suriye'de güneş enerjisi ve müteahhitlik sektöründe faaliyet gösteren Adıyamanlılar olduğunu bildiren Ersoy, ortak yatırımların artırılabileceğini vurguladı. Suriye’den yatırım daveti Kilis Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Özçiloğlu da Suriye ile ticaret, kültürel ve sosyal ilişkilerin çok geliştiğini belirtti. ''Krizden fazla etkilenmedik'' diyen Özçiloğlu, Kilisli işadamlarının Suriye'de son zamanlarda döşemelik kumaş ve seccade, mobilya sektöründe yatırım yaptığını ifade ederek ''Suriye'den yatırım davetleri var. Kilisli işadamları tekstil, oto yan sanayinde yatırım düşünüyor'' dedi. Özçiloğlu, sınırda oturan Türk ve Suriyeli vatandaşlar için vizenin kaldırılmasını istedi. Aygöl: Ekonomik krize rağmen Suriye ile ticari ilişkiler giderek arttı Dünya genelinde yaşanan küresel mali krizin, Türkiye ile Suriye arasındaki sınır ticaretini etkilemedi. Suriye ile en uzun kara sınırına sahip illerin başında gelen Şanlıurfa'da, Akçakale ve Ceylanpınar ilçelerindeki sınır kapılarından Suriye'ye geçiş yapılıyor. İki ülke yöneticilerinin girişimiyle Ceylanpınar ilçesinde 1999 yılında, Akçakale ilçesindeki sınır kapısında ise 2005 yılından itibaren dini bayramlarda akrabaların birbirlerinin evine 48 saatliğine konuk olmasına imkan sağlayan uygulamanın hayata geçirilmesiyle ekonomik ilişkiler de canlanmaya başladı. Akçakale Sınır Kapısının geçen yıl gümrük kapısı statüsüne alınmasıyla Suriye'den çay, şeker ve bazı gıda ürünleri getiren esnaf, ucuz olduğu için bu ürünleri pazarlayarak, daha çok kar elde ediyor. Türkiye'den, Suriye'ye ise ağırlıklı olarak çimento ve elektronik malzeme ihraç ediliyor. Turizm potansiyeli de arttı Son dönemde iki ülkeden çok sayıda kişinin tur şirketlerinin düzenlediği organizasyonlara katılması Türkiye ile Suriye arasındaki turizm potansiyelinin artmasını sağladı. Suriye'den gelen turistler, Şanlıurfa'da Hz. İbrahim'in doğduğu Dergah bölgesi ve tarihi Balıklıgöl ile Hz. Eyyüp'ün çile çektiği mağara ile Gaziantep'teki tarihi ve turistik mekanlarda zaman geçirmeyi tercih ederken, Türkiye'den, bu ülkeye giden ziyaretçiler, başkent Şam yakınlarındaki Seyyide Zeynep Türbesi ile tarihi mekanları gezerek, hediyelik eşya satın alıyor. Bu tarz ziyaretler esnasında yapılan alışverişler, az da olsa esnafın yüzünü güldürüyor. 'Krize rağmen ilişkiler iyi’ Akçakale Kaymakamı Şefik Aygöl, dünya genelinde hissedilen ekonomik krize rağmen Suriye ile ticari ilişkilerin giderek arttığını söyledi. Geçen yıl faaliyete başlayan sınır kapısından günde ortalama 20 aracın geçiş yaptığını, bu yıl sayının 6 kat artarak, 120'ye yükseldiğini ifade eden Aygöl, ''Gümrük kapımızın son 1 yılda tam kapasiteyle faaliyete başlamasıyla Şanlıurfa'daki çimento fabrikasından, Suriye'ye her ay düzenli olarak çimento ihraç edilmeye başlandı'' dedi. Bunun yanı sıra günde 100-120 kişinin Suriye'ye pasaportla geçiş yaptığını, 76 ticari taksinin de iki ülke arasında karşılıklı yolcu taşımacılığı yaptığını ifade eden Aygöl, şunları söyledi: ''Dünya genelinde hissedilen ekonomik krize rağmen Suriye ile ticari ilişkiler giderek arttı. Dini bayramlarda yaklaşık 5 bin kişinin karşılıklı olarak gidip gelmesi ve alışveriş yapması bile esnafı az da olsa rahatlatıyor. Önümüzdeki aylarda bu ülkeyle ticaret hacminin daha da gelişeceğini tahmin ediyoruz.'' Akçakale'de elektrik malzemeleri bayiliği yapan Ömer Kirpi, geçen yıldan bu yana Suriye ile ticari ilişkilerin sevindirici düzeyde olduğunu söyledi. Suriye'de irtibatlı olduğu bazı esnafa başta elektrikli soba olmak üzere çeşitli malzemeler gönderdiklerini belirten Kirpi, ''Bu satışlardan iyi kar elde ediyoruz. Gümrük kapısı olmasa aç kalırdık'' dedi.