Geçtiğimiz günlerde Kafkasya’da Gürcistan ile Rusya arasında yaşanan çatışma tüm sıcaklığı ile dünya siyasetine damgasını vurdu. Son olarak Rusya’nın Gürcistan’a ait olan G. Osetya ve Abhazya özerk bölgelerini ilhak etmesiyle bölgede yaşanan siyasi gerilim çok farklı bir boyutta ulaştı. Her sıcak çatışma bölgesinde olduğu gibi, Gürcistan’da yaşanan çatışma, sivil kayıplar ve zorunlu göçler gibi farklı insani trajedileri ve öyküleri beraberinde getirdi. Bölgede yaşanan bu tarz bir insani trajedi Birlemiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği görevlileri tarafından gözlemlendi. BMMYK gözlemcisi Melita H. Sunjic, Batı Gürcistan’da bulunan Anaklia köyünde Abhazya’dan kaçan 59 Gürcü aileye yardımda bulunan görevlilerden birisi. Sunjic’in aktardığına göre, dünyanın diğer çatışma bölgelerinde görünen insani bir durumu şimdi Anaklia bölgesinde Gürcü mülteciler yaşıyor. Savaş yüzünden evlerini terk eden Gürcüler, fındık toplama zamanının geldiği şu günlerde,çok tehlikeli olduğu halde, kendileri için ekonomik olarak çok önemli bu ürünleri toplamak üzere günübirlik olarak Abhazya’daki köylerine dönüyorlar. Fındıklarını topladıktan sonra akşama doğru tekrar mülteci oldukları Anaklia köyüne dönüyorlar. Kısacası, her çatışma bölgesinde yaşayan siviller gibi, fındık mültecisi Gürcüler ‘ölüm korkusu’ ve ‘geçim derdi’ arasında gidip geliyorlar.