HaberTürk yazarı Par: Türkiye’nin yeni yüzyılını konuştuğumuz şu günlerde Lozan Barış Anlaşması'nın hangi şartlar ve ortamda imzalandığını öğrenmek son derece anlamlı

HaberTürk yazarı Par: Türkiye’nin yeni yüzyılını konuştuğumuz şu günlerde Lozan Barış Anlaşması'nın hangi şartlar ve ortamda imzalandığını öğrenmek son derece anlamlı

HaberTürk yazarı Kübra Par, her Cumhuriyet Bayramı'nda Pembe Köşk’te buluşan İnönü ailesini ziyaret ettiğini köşesinden duyurdu. Par, "Cumhuriyetimizin 99. yıl dönümünü ve Türkiye’nin yeni yüzyılını konuştuğumuz şu günlerde ülkemizin kuruluş senedi sayılan Lozan Barış Anlaşması'nın hangi şartlar ve ortamda imzalandığını öğrenmek son derece anlamlı." yorumunu yaptı. 

Par yazısında, "İşte Pembe Köşk’teki sergi bize bu imkânı tanıyor. Çok önemli dokümanlar ilk kez gün yüzüne çıkıyor. Birinci tur görüşmelerde Türk heyetinin kabul etmediği ilk taslağın orijinal kopyası, sonradan üzerinde mutabakata varılan anlaşmanın tek kopyası, İsmet Paşa anlaşmayı imzalarken çekilen fotoğraf karesi, Hasan Saka’nın Lozan’da kullandığı deri çantası ve kartviziti, Türk delegasyonuna ait fotoğraflar, o günkü gazetelerde çıkan karikatürler, Lozan’da verilen yemeklerin orijinal menü kartları, Mevhibe Hanım’ın Lozan’da kullandığı eşyalar, oradan annesine ve kayınvalidesine yazdığı mektupların orijinalleri… Hepsini ve daha fazlasını sergide görmek mümkün. İsmet Paşa 1923 yılının eylül ayında bir bağ evi olarak alıyor bu evi. 1924’te tadilat başlıyor. 1925’te yerleşilen köşkte İsmet Paşa 1973’yılında vefat edene kadar yaşıyor. Girişteki odada bir zamanlar yaverler ve kalem muhas müdürünün çalıştığı Şam işi kakma sedefli çalışma masası ve katlanabilir oyun masası duruyor. Oradan Mevhibe Hanım’ın her ayın birinci ve üçüncü çarşambası kabul günü düzenlediği odaya geçiliyor. "Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun eşi Leman Karaosmanoğlu o ziyaretlerin en popüler figürlerinden biriydi" diye anlatıyor Özden Hanım." ifadesini kullandı. 

Par şunları kaydetti:

"Sağ tarafa daha sonradan bir balo salonu ve bilardo masasının bulunduğu ek bölüm inşa edilmiş. 22 Şubat 1927’de Ankara’nın ilk balosu bu salonda verilmiş. Büyük yemek odasında ise yüzyıl başına ait bir plakçalar ve radyo, küçük bir oturma grubu ve el yapımı porselenlerle dolu vitrinler yer alıyor."