HaberTürk yazarı Sevilay Yılman: Hakiki Müslüman bir dindar, İslam’da herhangi bir kutsal nesne olmadığını çok iyi bilir!

HaberTürk yazarı Sevilay Yılman:  Hakiki Müslüman bir dindar, İslam’da herhangi bir kutsal nesne olmadığını çok iyi bilir!

HaberTürk yazarı Sevilay Yılman, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir seccade üzerinde durduğu fotoğrafla ilişkin olarak kaleme aldığı yazısında, "Dünden bu yana bu simsarların büyük bir kampanyası ile karşı karşıyayız! Mal bulmuş mağrip misali… Elde ettikleri malzeme üzerinden büyük bir pazarlama çabasındalar. Devam etsinler… Etsinler ama bilsinler ki, bu yaptıklarının gerçek dindar nezdinde hiçbir karşılığı yok! Çünkü hakiki Müslüman bir dindar, İslam’da herhangi bir kutsal nesne olmadığını çok iyi bilir!" görüşünü dile getirdi.

Yılman, yazısında, şu ifadeleri kullandı:

"Baştan söyleyeyim… Din, benimle Allah arasındadır. İnançlarım sadece beni ilgilendirir. Kimseye hesap vermem, kimseyle de tartışmam! İnançlıyımdır ama dindar değilimdir. Fakat dindar olanı başımda taşırım… Buna mukabil dini istismar edenlerden de uzak dururum. Çünkü bu tipler dindar olduklarından değil, din üzerinden kah ticaret yapıp rant devşirenlerdir... Kah siyaset yapıp, güç devşirenlerdir!

Dünden bu yana bu simsarların büyük bir kampanyası ile karşı karşıyayız! Mal bulmuş mağrip misali… Elde ettikleri malzeme üzerinden büyük bir pazarlama çabasındalar. Devam etsinler… Etsinler ama bilsinler ki, bu yaptıklarının gerçek dindar nezdinde hiçbir karşılığı yok! Çünkü hakiki Müslüman bir dindar, İslam’da herhangi bir kutsal nesne olmadığını çok iyi bilir!

Seccadeye kutsalmış gibi bir anlam yüklemek ve istemeden, farkında olmadan seccade üzerinde ayakkabı ile fotoğrafı çekildi diye Kemal Kılıçdaroğlu’na saldırmak… İnançları oya çevirmek için dini siyasete alet etmekten başka bir amaç taşımaz! Fark etmediği için o seccadeye ayakkabı ile basmış olmasını milletin gözüne sokmaya çalışmak, din ticareti yaparak oy toplamak içindir. Yani din tüccarlığıdır ve hiç kusura bakılmasın ama büyük iki yüzlülüktür!

Siz, Milli Nizam Partisi kurucularından olan ve daha sonra da Milli Selamet Partisi Genel Başkan Yardımcılığı ve Genel Başkan Vekilliği yapmış ve 1975-1977 yılları arasında da Adalet Bakanlığı görevini üstlenmiş Müftüoğlu’ndan daha mı dindarsınız? Tabii ki değilsiniz… Hatta zaten siz dediğim gibi dindar falan değil, din tüccarısınız! Dini istismar edenlersiniz... O nedenle bu yaptığınız şey aslında gayet normal. Yakışanı yaptınız ve adım gibi eminim 14 Mayıs’a kadar da devam edeceksiniz! Edin bakalım…"

Yazının tamamını okumak için tıklayın