Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu’nun 18 Aralık 2002’de evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu katledilmesine ilişkin soruşturmada ilk kez bir operasyon gerçekleştirildi. Savcılığın talimatıyla harekete geçen polisin, geçen çarşamba günü 6 şüpheliyi gözaltına aldığı öğrenildi. Gözaltına alınan şüphelilerin bir kısmının, CIA ajanı olduğu iddia edilen ve “terör örgütü üyeliği ve casusluk” suçlarından hüküm giyen eski MİT’çi Enver Altaylı ile irtibatlı olduğu öğrenildi. Altaylı’nın, Hablemitoğlu’nu Köstebek isimli kitabının yayınlanmasını önlemek amacıyla Fethullah Gülen’in sağ kolu olarak bilinen Mustafa Özcan ile görüştürmeye çalıştığı iddia edilmişti.
Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu’nun suikast sonucu öldürülmesine ilişkin soruşturmada önemli bir gelişme yaşandı. Suikastın en önemli faillerinden olan eski Özel Harekatçı Gökhan Nuri Bozkır’ın MİT tarafından gerçekleştirilen özel bir operasyonla Ukrayna’da yakalanarak Türkiye’ye getirilmesinin ardından savcılık ilk kez operasyon düğmesine bastı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla, bir kısmı eski MİT Mensubu Enver Altaylı ile irtibatlı olduğu öğrenilen 6 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin emniyetteki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi.
15 Temmuz sonrası yeniden ele alınan suikasta ilişkin soruşturmada, dönemin Ankara Terör Suçlarından Sorumlu Başsavcıvekili Necip Cem İşçimen, Hablemitoğlu’nun eşi Şengül Hablemitoğlu’nun yanı sıra eski Sağlık Bakanı Halil Şıvgın, eski AKP Milletvekili Ramazan Toprak ve Enver Altaylı’nın da ifadelerine başvurmuştu. Şengül Hablemitoğlu ifadesinde, Şıvgın’ın eşini Fethullah Gülen’in sağ kolu Mustafa Özcan ile görüştürmek istediğini söylemişti. Şıvgın da bu iddiayı reddederek, Altaylı’nın Köstebek kitabı çalışmalarından Mustafa Özcan’a bahsettiğini ve yayınlanmasını engellemek için Hablemitoğlu’nu Özcan ile görüştürmek için kendisinden aracı olmasını istediğini iddia etmişti.
İfadesine başvurulan Altaylı ise, Şıvgın’ın, Necip Hablemitoğlu ile birlikte Mustafa Özcan’ı görmek istediklerini söyleyip, kendisinden aracı olmasını istediğini öne sürmüştü. Altaylı, “Ben, Özcan’ı tanıdığımı ancak cep telefonu numarasının bende olmadığını, yardımcı olamayacağımı söyledim. Şıvgın’a Özcan’ın çalıştığı holdingin adını verdim, santralden ulaşabileceğini söyledim. Daha sonra Özcan ve Şıvgın ile ayrı ayrı görüştüğümde, Hablemitoğlu, Özcan ve Şıvgın’ın görüşmeyi Şıvgın’ın bürosunda yaptıklarını öğrendim” demişti.
Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi, eski MİT Mensubu Mehmet Barıner'i, ABD'deki Halkbank davasında manipülatif tanık yapılması amacıyla yurtdışına çıkarmaya çalıştığı iddiasıyla yargılanan Altaylı'yı FETÖ'ye üye olduğu ve casusluk suçlarını işlediği gerekçesiyle 23 yıl 4 ay hapse mahkum etmişti.