Habertürk yazarı Fatih Altaylı, hakemlerin tamamına yakınının babalarının hakem olduğunu belirterek, "Ulan hakemlik dediğin şey sperm yoluyla gelecek kuşaklara nakledilen bir şey değil ki! Öyle olsa en iyi kadın hakemle en iyi erkek hakem çiftleştirilip hakem üretimi yapılırdı şimdiye kadar" ifadelerini kullandı.
Fatih Altaylı, son dönemde hatalarıyla dikkat çeken hakemlere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Altaylı'nın 28 Aralık Çarşamba günü Habertürk gazetesinde yayımlanan "Saçlarına değil işlerine baksınlar!" başlıklı yazısı şöyle:
“Şunu biliyorum, bu hakemlerin hepsi dürüst, namuslu çocuklar. Eskinin hakemleri gibi değiller ama yetenekleri sınırlı. Yakışıklısın diye iyi hakem olmazsın. Bizim hakemlere bak hepsi artist gibi. Saçlarına başlarına gösterdikleri özeni yönettikleri maça göstermiyorlar. u hakemler gerçekten facia. Geçen yıllarda bir sezonda 3-4 hata yapılır, tüm yıl onlar konuşulurdu. Şimdi her hafta 4-5 büyük hata oluyor. Neşter nereye vurulmalı? Sizce MHK gitmeli mi? TFF bu duruma nasıl müdahale etmeli? Bugüne kadar tek bir söz söylememeleri normal mi?
Türk futboluna neşter vuracaksanız, alın elinize neşteri nereye vurursanız vurun oradan bir cerahat çıkar. Hakemler bir tarafı, organizasyonlar bir tarafı, milli takım bir tarafı. Her yer tel tel dökülüyor. Şunu biliyorum, bu hakemlerin hepsi dürüst, namuslu çocuklar. Eskinin hakemleri gibi değiller ama yetenekleri sınırlı. Hakemlikte hem bilgi olacak, hem yetenek olacak, hem de kondisyon olacak. Bunlar bir araya gelince iyi hakem çıkıyor. Bakın hakem diye iyi hakem olmazsın. Yakışıklısın diye iyi hakem olmazsın. Bizim hakemlere bak hepsi artist gibi. Saçlarına başlarına gösterdikleri özeni yönettikleri maça göstermiyorlar. Hepsi babadan hakem. Ulan hakemlik dediğin şey sperm yoluyla gelecek kuşaklara nakledilen bir şey değil ki! Öyle olsa en iyi kadın hakemle en iyi erkek hakem çiftleştirilip hakem üretimi yapılırdı şimdiye kadar.
Video hakemlik uygulamasını doğru buluyorum. Amerikan futbolunda var, basketbolda var, voleybolda var, teniste var. Tenis bir gelenek sporu değil mi? Onlar çağa uyduysa, futbol niye uymasın? Bence olmalı. Takımlara her devre için 3-4 itiraz hakkı tanınmalı. Haklı itirazlarda hak baki olmalı. Haksız itirazlarda hak azalmalı. Teniste olduğu gibi. Tabii bazı sıkıntılar olacaktır ama futbolcular da alışır buna zamanla.
Hamit, bütün eksiklerine rağmen, Galatasaray’ın geriye değil, ileriye doğru oynamasını sağladı. Selçuk, Türkiye’nin en iyi ileriye doğru oynayan adamıyken, bir süredir takıma pranga oldu. Ya Sneijder’la uyum sorunları var ya da yanlış oynatılıyor. Selçuk’u hatırlayın, tek pasla hücumu organize eden muazzam bir yetenekken, şimdi al geri-ver geri, al yana-ver yana bir adam oldu. G.Saray hızlı oynarsa Türkiye’de yenemeyeceği takım yok."