'Hâkim ve savcıların tutuklanması ile haklı iken haksız duruma düşüldü'

Hâkim ve savcıların kullandığı adalet.org adresindeki sitede Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve 62 tutuklu polis hakkında tahliye kararı veren hâkimler Mustafa Başer ve Metin Özçelik'in tutuklanması ve MİT TIR'ları savcıları Aziz Takçı ve Özcan Şişman hakkındaki tutuklama kararıyla ilgili tartışma açıldı.

Söz konusu kararlara ilişkin olarak görüşlerini beyan eden savcı ve hâkimlerden bazıları "Bugünkü hâkim ve savcıların tutuklanması ile birlikte belki haklı iken haksız duruma düşüldü" yorumunda bulundu. 

"Kendi kalesine atılan gol" başlığı altında açılan tartışmada dile getirilen bazı görüşler şöyle:

Görevini yapan hakim ve savcıların tutuklanması, ister siyasi iradeyi destekleyenler, ister siyasî iradeyi desteklemeyenler açısından ürkütücü bir hal olmaya başladı.

Hakim ve savcıyı,bu duruma düşüren anlayış, meseleleri, işin içinden çıkılmaz hale getirmiştir.

Eğer bir suç varsa zaten soruşturma sonucunda suç ortaya çıkacaktır bu yapılmayıp korku amaçlı, hakim ve savcı tutuklandığında,bu işte keyfilik çok net ortaya çıkacaktır.

Bugünkü hakim ve savcıların tutuklanması ile birlikte belki haklı iken haksız duruma düşüldü...

İşin doğru şekilde gittiğine inananlar bile bu işte başka bir iş var diyeceklerdir.

Mevcut durumda,olaylarla ilgisi olmayan hakim ve savcılar kaygı içindeler, hukukilikten uzak kapışmada, önüne gelen dosyada, ne karar verseler, başlarına iş geleceğini düşünmekteler.

Güçlü olunsa da adil olmak tüm yöneticilerde olması gereken vasiftir.

Döneme göre düşman belirleyip, buğday gibi değirmende dövmeyi, kul kabul etsede, Allah kabul etmeyecektir.

A. Başar E.

Bu ülkede yargının iradesi yoktur.Bu ülkede her dönem gücün hakim ve savcılarını bulabilmek mümkündür.Dün ve bu günün güçlüsü elindeki kılıcı istediğine vermektedir.Dün hapishanenin kapıları,bu gün içeri atılanların kararları-anahtarlarıyla kapatılırdı.Bu gün ise o anahtar başkasına ve hatta dün  o hapishaneye atılanların eline intikam için verilmiştir.Yarın o anahtarın kime verileceği mechuldur.Ama bu gün içeri atılanlarla barışılarak,kusura bakmayın hadi gelin ,sizi içeri atanları beraber içeri atalım diyen ve tekerrür eden günleri de görebiliriz.

Bu günün güçlü iradesi istemeseydi bunlar olurmuydu.Yargı tek başına bu işlere girişebilirmiydi diye düşünmek yeterli olacaktır..

Elkan A.

"Paralel hakim savcılar hükümeti seçim öncesi zor durumda bırakmak için kendilerini tutuklattılar"... Diye yorumlar ve yandaş gazetelerde benzer haberler gelir ise şaşırmam...

R. Yetkin O.

Bir de "görevini yapan hakimler" demeseniz...

Evren Ö.

Sayın meslektaşım,bu konuda belki haklı olabilirsiniz,bunu zaman gösterecek ancak bana göre görevleri doğrultusunda hareket etmislerdir. Aynı düşüncede olmamanıza saygı duyuyorum.

Bülent b.

bu kararlara imza atan meslektaslarimi inanin cok tanimak istiyorum.bir gun umarim kismet olur. hangi kanun metnini uyguladiklarini kendilerine sormak isterim. cehaletimi bagislarlar umarim...

Yalçın K.

Yahu tırlarda insani yardım malzemesi yok muydu? Bu ne iştir anlamadım!!!

H. D

he ya ! bebek bezi taşıyan TIR'ları kontrol ederek hükümete darbe yapılacaktı demek ..biz bunu niye düşünmedik ki..